Konut almak için doğru zaman mı?
Mortgage sektöründe dünya genelinde 340 milyar Euro büyüklüğünde bakiyesi bulunan ING Bank, yeni projesiyle Türkiye'nin konut alma iştahını ölçecek.
ING Bank, Nielsen ve Bilgi Üniversitesi işbirliğiyle geçtiğimiz Aralık ayından beri gerçekleştirilen ING Mortgage Barometre ile "Konut almak için doğru zaman mı?" sorusuna cevap aranıyor.
Endeks hakkında bilgi veren ING Bank Konut Finansmanı Genel Müdür Yardımcısı Özgür Öztürk, tüketicilerin konut alma düşüncelerini, ekonomik beklentileriyle harmanladıklarını belirtti. Konut sektöründe arz tarafında herhangi bir veri problemi olmadığını söyleyen Öztürk, "Arz tarafında yeni başlayan inşaat ruhsatlarından bile veriler türetebiliyor. Dolayısıyla arz tarafında bir veri problemi yok. Ama konut talebini ölçme anlamında ciddi bir veri sıkıntısı var. Biz bu projeyle bu sıkıntıyı gidermeye çalışıyoruz" dedi.
Sektörün tüm oyuncularına katkı sağlamayı istediklerini belirten Öztürk, "İnşaat firmalarının proje kararlarında kullanacağı, emlak danışmanlarının müşterilerini yönlendirirken fikir alabileceği, tüketicilerin alım kararlarını verirken yararlanacağı bir veri oluşturmaya çalıştık" dedi.
MART AYINDA ENDEKS 84.2 OLDU
Barometre'nin dünyada geçerli olan bütün güven endeksleriyle aynı yöntemle hazırlandığını söyleyen Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Orhan Erdem ise, "Diğer güven endekslerinde olduğu gibi bizim çalışmamızda da 100 puan güven seviyesini göstermektedir" dedi.
Barometre'nin 4 aylık sonuçlarını değerlendiren Erdem, "Mart ayı itibariyle bizim araştırmamızda tüketici güveni 84.2 ile 100 puanın altında kalsa da burada sayılar kadar önemli olan bir şeyde konut sektörüne olan güvenin bir yükseliş trendine girmiş olmasıdır" dedi.
Son yıllarda konut kredisi gibi kurumsal yollarla ev almak isteyenlerin oranının gittikçe büyüdüğünü söyleyen Erdem, ev alanların ve almak isteyenlerin yarısının krediye başvurduğunu söyledi. Konut kredileri piyasasının 2008 yılında yaklaşık yüzde 21, 2009 yılında yaklaşık yüzde 13 büyüdüğünü ifade eden Erdem, "Türkiye'de konut kredileri piyasasının hacmi bugün itibariyle 47milyar TL'ye ulaştı. Bu oran Türkiye'de GSYH'nın yüzde 4,5'ine denk gelirken Avrupa'da ise bu oran yüzde 40-45 seviyelerinde bulunuyor" şeklinde konuştu.
"DÜŞÜK FAİZ ORTAMINDA BÜYÜK BİR DEĞİŞİM BEKLEMİYORUZ"
ING Mortgage Barometre sonuçlarını değerlendiren ING Bank Baş Ekonomisti Sengül Dağdeviren de, kredilerdeki düşük faiz ortamının konut alma iştahını artıran en önemli etken olduğunu belirtti.
Aralık ayından beri kredilerde yaşanan canlılığında bu durumu desteklediğini söyleyen Dağdeviren, "Konut faizlerinde yakın gelecekte çok büyük değişiklikler beklemiyoruz ve tek hanede kalacağını umuyoruz" dedi. Dağdeviren, ankete katılan katılımcılara göre, en uygun ortalama ev fiyatlarının 97 bin 673 lira düzeyinde, ortalama ev taksitlerinin de 990 lira olduğunu söyledi.
BAROMETRE SONUÇLARI NE DİYOR?
Aralık 2009 - Mart 2010 dönemlerini kapsayan ilk verilerine göre, halkın ev alma isteğinin ve buna bağlı olarak konut piyasasına olan güvenlerinin giderek artan bir trend göstermesi dikkat çekiyor. Anket yapılan kişilerin büyük çoğunluğu mevcut piyasa koşullarının ev alımı için uygun olduğunu düşünüyor.
Anket sonuçlarına göre Türk halkının gayrimenkule yatırım yapma eğilimi ise devam ediyor. Ayrıca konut satın alırken banka kredisi kullanmayı düşünenlerin oranında yaşanan ciddi artış önemli bir davranış değişikliği olarak yorumlanıyor. ?ING Mortgage Barometre?, mevcut dönem yaklaşımı, gelecek dönem beklentisi, ev satın alma niyeti ve zamanı sorularının beraber hareket etme etkilerinin hesaplandığı bir analiz tekniğiyle hazırlanıyor. Her ay düzenli olarak gerçekleştirilecek olan ING Mortgage Barometre araştırmasının sonuçları konut satın alma trendleri, konut kredisi kullanma eğilimi, tercih edilen yatırım araçları gibi birçok sorunun cevaplarını kapsayacak.
TÜRKİYE'NİN KRİZİ HİÇ BİTMİYOR
Nielsen Özel Araştırmalar Direktörü Bahadır Tomaç ise ankete katılanların yarısını erkek yarısını da bayanların oluşturduğunu ve ortalama yaşın 44, ortalama hane gelirinin ise 1.652 lira olduğunu söyledi.
Soruları da yanıtlayan Tomaç, Nielsen'in bir araştırmasında ?Krizden sonra ne yapacaksınız?? yönündeki soruya bütün Avrupa ülkelerinden yanıt ?yatırım? olurken Türkiye'de ?borç ödeyeceğiz? şeklinde olduğuna dikkati çekerek, ?Biz krizden çıksak da ülke olarak krizimiz hiç bitmiyor. Gerçek halk kitlelerine baktığımızda zaten krizden hiç çıkmadı ki. Dolayısıyla da yatırım yapmamanın temel sebebi iki yakanın bir araya henüz gelmemesinden kaynaklı. Borcumuzu kapatmak bizim için yatırım aslında, düze çıkmak olduğu için...? dedi.