Sağlık Bakanı Akdağ, sağlık sistemi ve sağlık personeli hakkında önemli açıklamalar yaptı.

Haber Giriş : 03 Şubat 2004 10:37, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sağlık Bakanı Akdağ, sağlık sistemi ve sağlık personeli hakkında  önemli açıklamalar yaptı.

Bebek ölümleri açısından dünyada başlarda yer alan Türkiye'deki "utanç tablosu"nun sona erdirileceğini söyleyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ, fakir ailelere para yardımı yapacaklarını açıkladı. Akdağ, "Hem anne hem bebeğini sürekli olarak devletin sağlık kontrolü altında tutacağız" dedi. Gazetemize özel açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Akdağ, hekimlere de müjde vererek, "Döner sermaye limitlerini artırdık. Çok çalışan çok kazanacak. Artık bir doktor maaşının 5 katı, diğer çalışanlar da 3 katı kadar ek ücret alacak" dedi. Sağlık Bakanı Akdağ gazetemize şu önemli açıklamalarda bulundu.

En önemli meselemiz
Şu anda Türkiye açısından en çok önemsememiz gereken şey bebek ölümlerinin fazlalığıdır. Bebek ölümleri 93-98 yılları arasında binde 40'ın üzerinde olmuş. Daha sonraki yıllarda DİE'nin yaptığı araştırmalarda binde 30'ların biraz üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Ancak bunlar projeksiyonlar, Hacettepe Üniversitesi'nin nüfus etütleri ile birlikte 5 yılda bir yaptığı periyodik çalışmalar var. Şimdi 2003 yılı sonuçlarını da birkaç ay içerisinde alacak asıl figürleri önümüze koyacağız.

Anne sütü az kullanılıyor
Bebek ölümlerinin fazla olmasının sebebi hamile kadınların çok iyi takip edilmemesi, doğumların bir kısmının sağlık kuruluşları dışında yapılması ve dünyaya gelen bebeklerin çok iyi takip edilmemesi ve anne sütünün yeterince kullanılmamasıdır. Bütün bunlar hem doğum sırasında ve doğumu takiben bebek ölümlerini artırmaktadır. Hem de çocukların beslenmeleri bozulduğu için bebek ölümleri artmaktadır.

Nakit yardım
Bu işte biz çok ciddi bir çalışma içindeyiz. Bütün hamilelerin takibini hedefliyoruz. Bir taraftan birincil basamak koruyucu sağlık hizmetlerimizi güçlendirdik. Koruyucu sağlık hizmetlerinin daha verimli biçimde topluma intikal ettirilmesi için sağlık ocağı çalışanlarına daha fazla döner sermaye katkı payları veriyoruz. Öte yandan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu, Dünya Bankası ile birlikte ortak bir proje üzerinde çalışıyor. Yüzde 6'lık en yoksul grup dilimi içinde yer alan ailelerde bebek ölümleri çok fazla. Bunlara doğrudan nakit yardımı yapacağız. Hem sağlık kuruluşuna gidip kontrol olacaklar, hem de ödül olarak para alacaklar. Yoksul grup içine giren ve doğumlarını sağlık kuruluşunda yaptıran hamilelere para yardımı yapacağız.

Hizmet daha kaliteli olacak
Kamuoyunda, sağlık hizmeti veren kurum ve kuruluşlarının ticarethaneye döndüğü gibi yanlış bir izlenim vermek isteyenler olduğunu söyleyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Geçmişte parası olan vatandaşımız, kamu kurum ve kuruluşlarından sağlık hizmeti alamayınca bu hizmeti dışardan almaya yöneliyordu. Parası olmayanlar da hastane kuyruklarında çile doldurmak zorundaydı. Şimdi biz hekime, sağlık memuruna, veznedara hastanede çalışan kim varsa hepsine daha çok çalışın, daha çok iş üretin, vatandaşı geri çevirmeyin. Vatandaşı memnun edin. Böylece sizin döner sermayelerinize gelen fatura karşılıkları artsın. Çünkü bizim hastanelerimizin gelirlerinin yüzde 90'nından daha fazlası kamudan gelen faturalardan oluşmaktadır. Bu paraların vatandaşın cebinden çıktığını düşünmek yanlış olur. Artık saat 3'te bugün polikliniğimiz bitti yarın gelin demelerini istemiyoruz. Sağlık çalışanlarının. Hastalara, 'buyurun size 5'e kadar, 6'ya kadar, 8'e kadar bakalım' demelerini istiyoruz.

Çok çalışan kazanacak
Bütün bunlardan daha önemli gördüğüm bir husus, objektif performansa dayalı döner sermaye uygulamalarını başlattık. Artık bir sağlık çalışanı daha çok ürettikçe döner sermayeden daha çok kazanabiliyor. Döner sermayenin üst limitleri çok düşüktü. Bu üst limitleri çok büyük ölçüde artırdık. Mesela hekimler için üst limit çıplak maaşın bir katıydı. Muayenehanesi olan olmayan uzman pratisyen ayrımları olmak kaydıyla şu anda çıplak maaşın 3 ila 7 katına çıkardık. Diğer sağlık çalışanlarımız için de çıplak maaşlarının 2 katına çıkardık. Daha önce kendi çıplak maaşlarının 0.8'i idi. Şu anda bütün sağlık çalışanlarımız tarafından büyük bir heyecanla beklenen bu uygulamaya bütçe talimatıyla birlikte bu ay içerisinde başlayabileceğimizi ümit ediyorum. Böylece bütün sağlık çalışanlarımız maaşlarının üzerine çok ciddi döner sermaye katkı payları alabilecekler. 240 bin çalışanımız var. İş ürettikçe döner sermayeden daha fazla alabilme imkanına sahip olacaklar.

Personel dağılımı çok dengesiz
Avrupa standartları ile kıyasladığımızda hekim sayısı kadar mesela hemşire sayısında biz çok aşağıdayız. Ciddi hekim dağılımı dengesizliği var. İşte sözleşmeli ile bunun dışında da yeni hazırladığımız tayin ve nakil yönetmeliklerimiz ile bir de döner sermaye yönergelerimiz ile bu işi bir dengeye getirmeye çalışıyoruz. Hangi ilde hekim yoğunluğu hangi branşta en fazla ise en üstteki birimlerden başlamak sureti ile en az olan yerlere aktarıyoruz. Bir taraftan da geçici görevlendirme yaparak bu geçiş dönemini böylece uygun bir şekilde geçirmeye çalışıyoruz. Geçtiğimiz yıl ancak biz 15 bin sözleşmeli aldık. Biz şimdi sözleşmeli statülerimizle, yani o eleman kanununda zorluk çekilen bölgelerde özellikle 150 bin kişiye kadar da ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. Ama bunun ne kadarını 2004 yılı içerisinde istihdam ederiz kesin olarak bilemiyorum. Ama en az 7 bin civarında personel almamız gerekiyor.

Evimizi unuttuk
Yoğun çalışma temposuna alıştığını söyleyen Bakan Akdağ, "Sabahları 09.00, bazen eve çok geç gitmişsem 10.00 gibi Bakanlığa geliyorum. Bakanlıktan ayrılışımız da gece yarısından önce olmuyor. Ne kadar çalışıyoruz ne kadar evimizde kalıyoruz siz hesabını yapın!? Uzunca bir süre Pazar günleri dahil olmak üzere bu yoğun çalışmaya devam ettim. Ancak şimdi Pazar günleri yakın çalışma ekibimizi dinlendirme açısından biraz daha serbestim. Ama onun dışında bu yoğun çalışmamız devam ediyor. İşte eve gittiğimiz zaman ailemize ayırabildiğimiz yegane zamandır. Ama onlar da çok güzel zamandır. Bu arada hasta muayene etmeyi çok özledim. Özellikle de çocukları çok özledim. Belli aralarla mesela haftada bir saat, yarım saat bir klinikte hastanemizdeki arkadaşlarla beraber ben de bir hasta muayene edebilir miyim filan diye hep planlıyorum ama bugüne kadar başaramadım" şeklinde konuştu.

Türkiye

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber