Çubukçu: Çocuklara hediye vermeyin
Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, yuva ziyareti yapan herkesin çocuklara hediye verme alışkanlığından vazgeçilmesi gerektiğini belirterek, "Çocuklar ziyarete gelen herkese hikayelerini anlatmasın, çünkü kurumlara hayır için değil merak ettikleri için gelenler var" diyerek il sağlık müdürlerini uyardı.
Yıllarca 'şiddet yuvası' olarak bilinen kurumları 'sevgi yuvasına' dönüştürmek için mücadele verdiklerini anlatan Çubukçu, 'evlat edinme', 'koruyucu aile' ve 'çocuğun kendi ailesinin yanında bakımı' oranlarının artırılmasını hedeflediklerini kaydetti.
Bakan Çubukçu, İçkale Otel'de düzenlenen, 'İl Sağlık Müdürleri Toplantısı'na katıldı. Toplantının açış konuşmasını yapan Çubukçu, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nda (SHÇEK) asıl sorunun zihniyet dönüşümü olduğunu vurguladı. Öncelikli hedeflerinin çocuklarının ailelerinin yanında kalmalarını sağlamak olduğunu ifade eden Çubukçu, ancak yetiştirme yurtlarında kalan çocukların bir çoğunun bazı nedenlerle bunu kabul etmediğine dikkati çekti.
Kurum bakımının yanısıra, koruyucu aile ve aile yanında bakım hizmetlerinin ön plana çıkardıklarını anlatan Çubukçu, il sağlık müdürlerine 'Bu konularda azami gayreti gösterin" talimatını verdi.
"Hiç bir kurumda ekonomik nedenlerle ailesinden ayrılmış çocuk olmamalıdır" diyen Çubukçu, Türkiye'de bine yakın olan koruyucu aile sayısının çok az olduğunu, Avrupa'da ise 0-6 yaş grubu çocukların mutlaka koruyucu ailelerin yanına yerleştirildiğini hatırlattı. Koruyucu aile konusunda toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Çubukçu, 2007 yılı içerisinde 3 bin çocuğu koruyucu ailelere vermeyi planladıklarını bildirdi.
Bayramlarda ve özel günlerde yuvaları ziyaret edenlerin çocuklara giysi ve yiyecek yardımı yapmayı alışkanlık haline getirdiğinin altını çizen Çubukçu, şunları söyledi:
"Bu çocukların ne giyime ne de gıdaya ihtiyacı yok. Çünkü bütün ihtiyaçları devlet tarafından karşılanıyor. Onların tek ihtiyacı başlarının okşanması, gönüllü ailelerin bulunmasıdır. Bu kurumları sadece bayramlarda deri bağışı yapılan kurumlar olmaktan çıkarmalıyız. Bu kurumların sadece sevgiyi ve ilgiye ihtiyacı var. Ben bu kurumlara gittiğimde özellikle toplu olarak hediye dağıtmıyorum. Çünkü çocuklar her gittiğinizde elinize bakıyor, 'ne getirdi' diye. Çocuklar ile ziyarete gelenler arasındaki en önemli temas hediye paylaşımı, bu çok yanlış. Her gelenin çocuklara hediye vermesini engelleyin. Onlara hikayelerini anlatmasınlar. Hayır için değil merak ettikleri için gelenler var. Ben bir olaya tanık oldum, bir hanımefendi elbise aldığı çocuğu dışarı çıkarıp boy boy resimler çekildi. belki yaptığı iyiliği dostlarına anlatmak için resim çekildi. Bir de olaya o çocuğun gözüyle bakmayı deneyelim. Bizim çocuklarımız kolay teşhir edilebilen çocuklar olmamalıdır. Öğretmenlerin kötü muamelesi sonucu soluğu duyarlı bir veli gibi okulda alın. Ayrıca bu kurumlar herkesin istediği zaman girip çıkabildiği kurumlar olmamalıdır. Çocuklar buraların kendilerine ait yaşam alanları olduğuna inanmalıdırlar."
Bakan Çubukçu, 2002 yılında 517 olan gönüllü sayısının bu yıl bin 450'ye yükseldiğini belirterek, il müdürlerine, "Gönüllülere bürokratik engeller çıkarmayın" uyarısında bulundu. Basında kayıp-kaçak çocuklar ile ilgili haberlerin yer aldığını hatırlatan Çubukçu, genellikle bir suça karışmış bu çocukların tedbir amaçlı kurumlara alındığını, daha sonra ise çocukların kaçarak ailelerinin yanına gittiğini vurguladı.
"İster suçlu olsun, ister suça sürüklensinler, isterse de istismar edilsinler, bunlar biçim çocuklarımızıdır" ifadesini kullanan Çubukçu, "Kurumları cezaevine çevirmeyin, çünkü bu kurumlar çocukların evidir. Şiddet kesinlikle olmayacak. Yıllarca şiddet yuvası olarak anılan bu kurumları sevgi yuvası haline dönüştürelim" diye konuştu.