Başıma silah da dayasalar Türkiye'ye yatırım yaparım

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 17 Mart 2007 11:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Yatırım uzmanı ve girişimci Marc Faber, kendisinin ABD yerine Türkiye'ye yatırım yapmayı tercih edeceğini belirterek, ? ?Bütün paranızı ABD veya Türkiye'ye yatırmanız gerekiyor' deseler ve başıma silah dayasalar 'Türkiye' derim'' diye konuştu. Garanti Masters Özel Bankacılık tarafından Türkiye'ye davet edilen Faber, ''Küresel Ekonomide Beklentiler ve Olası Tehditler'' konulu bir konferans verdi. Faber, konferansta yaptığı konuşmada, yatırımcıların sıra dışı fırsatları yakalaması ve kimsenin farkına varamadığı noktalara odaklanması gerektiğini vurguladı.

Dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki emlak piyasalarına değinen Faber, genç nüfusundan dolayı birçok ülkeye göre olumlu demografik gelişmenin yaşandığı Türkiye'deki emlak piyasasının son derece cazip olduğunu belirterek şöyle devam etti: ''Türkiye'deki emlak sektörüne yönelik iyimser düşünüyorum. Tüketici borçları çok düşük. Potansiyel yüksek ve emlak pazarı gelişmeye çok açık.

ABD'Yİ HAFİFE ALIN

ABD'ye yatırım yapmak yerine Türkiye'ye yatırım yapmayı tercih ederim. Ülkenizdeki gayrimenkul fiyatları da çok iyi. Size önerim; ABD'deki mali piyasaları hafife alın. Gelişmekte olan ekonomileri ciddiye alın. Orta Asya'yı, Latin Amerika'yı yakından takip edin.''

Marc Faber, günümüzde gelişmekte olan ülkelerin sanayileşmiş ülkelerden çok daha hızlı büyüdüğünü kaydederek, ''Artık üçüncü dünya, gelişmekte olan ülkeler çok güçlü bir ekonomik blok haline geliyor. Brezilya, Çin, Hindistan ve Rusya'nın döviz rezervleri, G-7'nin döviz rezervinden daha büyük'' diye konuştu. Konut sektöründe tüketimin çok olduğu ABD'de güçlü bir sermaye birikimi ve istihdam artışı olmadığı için cari açığın büyüdüğünü ifade eden Faber, ABD'de yaşanacak bir durgunluğun önemli bir ekonomik hasara yol açmayacağını savundu. Dünyanın ''global senkronize bir patlama'' halinde olduğu görüşünü aktaran Faber, ''Senkronize büyüme aslında sıra dışı bir büyüme. Çünkü sömürgecilikte bile böyle bir büyüme görülmedi. Bu arada tabii ki Asya ekonomik bloğu çok hızlı büyüyor. Esas büyüme Asya'da gerçekleşiyor'' dedi.

İstanbul'da her otelde bir Çin restoranı olacak

Asya ülkelerinin geniş rezervler sayesinde ABD'den aldıkları borçları geri ödeyebildiklerini kaydeden Faber, ''Yani asıl Asyalılar, Amerika'daki tüketimi finanse etmekte. '1997 yılındaki gibi başka tür bir Asya krizi olabilir mi?' deniyor. Şimdi Asya'nın elinde döviz rezervi var. Kriz söz konusu olmaz'' görüşünü dile getirdi.

Çin'deki gelişmeye işaret eden Faber, bu ülkede üretkenlik, verimlilik, yüksek teknoloji ve katma değerli ürünlerin üretimi konusunda ciddi iyileşmeler görüldüğünü belirterek, Çin'in ABD ile ticaret fazlasına doğru gittiğini söyledi. Faber, ''Çin'de aşırı kentleşme sonucunda emlak balonu ortaya çıktı. Bu emlak balonu bir füze gibi hızla büyüyor. Çin'de her yıl İstanbul ölçeğinde iki kent yapılıyor. Çin'de nüfusun yüzde 2'sine denk gelen nüfus yurtdışına seyahat ediyor. Bu da muazzam bir piyasa demek. Önümüzdeki 10 yılda İstanbul'un her otelinde bir Çin restoranı olacak'' şeklinde konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber