Müsteşar Dinçer: Bazı rektörler bilimsel araştırma yerine mali kaynaklara öncelik veriyor

Haber Giriş : 30 Mayıs 2004 00:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakanlık Müsteşarı Prof. Dr. Ömer Dinçer, bazı rektörlerin bilimsel araştırma yerine mali kaynaklara öncelik verdiğini söyledi. Dinçer, ?Üniversitelere istedikleri parayı verirseniz rektörlerimiz iyi birer müteahhit olur. İyi birer rektör veya iyi birer akademik çalışma yaptırıcısı olmazlar.? dedi.

Fatih Üniversitesi'nin düzenlediği 1. Uluslararası Üniversite Kongresi'ne katılan Dinçer, ilginç değerlendirmelerde bulundu. Üniversitelerle ilgili reformların reorganizasyon değil ?gerçek anlamda bir zihniyet değişimi' olduğunu vurguladı. Reform çalışmalarının üç aşamadan meydana geldiğini anlatan Dinçer, bunları ?yönetimde zihniyet değişikliği, stratejik tespitler ve kaynaklar arayışı' olarak sıraladı. Üniversitelerdeki sorunların ?mali kaynak, öğretim elemanı yetersizliği, öğretim-araştırma denkliği ve altyapı' şeklinde ele alındığını belirten Ömer Dinçer, şöyle konuştu:

?Bilgi üretme potansiyeli yoksa, rekabet etme performansı yoksa, patent sayıları artmıyorsa, bilimsel makale sayılarını artırma yoksa kapalı sistem vardır. Dünyayı ve üniversiteleri böyle algılıyorsak; üniversitelere istedikleri parayı verirseniz rektörlerimiz iyi birer müteahhit olur. İyi birer rektör veya iyi birer akademik çalışma yaptırıcısı olmazlar. Nitekim Başbakanlık düzeyinde sorunlarını anlatmak üzere gelen rektörlerin önemli bir kısmının talebi yapacakları inşaatların maliyetleriyle ilgiliydi.?

Üniversitelerde özgürlük ve özerkliğin göz ardı edildiğini ifade eden Başbakanlık Müsteşarı, bilim adamlarının düşüncelerini rahatlıkla açıklayabilmesi gerektiğinin altını çizdi. Ünlü şarkiyatçı Edvard Said, İsrail tanklarına taş attığı için Yahudi akademisyenler tarafından üniversiteden atılmak istendiğinde rektörün ?Benim üniversitemde hiç kimse düşüncelerini açıkladığı için uzaklaştırılamaz.? diyerek karşı çıktığını dile getiren Dinçer, ?8 sene önce ben bir konuşma yaptım, bütün üniversite senatoları kınama açıklaması yaptı. Halbuki ben sadece düşüncemi söylemiştim.? değerlendirmesinde bulundu.

Üniversitelerin kendi kaynaklarını oluşturabilmesi gerektiğine işaret eden Ömer Dinçer, hesap verebilir, denetlenebilir, saydam bir sistem kurulmasının önemini vurguladı. Bürokraside mali kaynaklarla ilgili sorunlar bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Dinçer, Dünya Bankası kredisiyle tam donanımlı yüzlerce laboratuvar kurulduğunu; ancak buralarda çalışacak teknisyenler yetiştirilmediğini kaydetti. Dinçer, Türkiye'de yeterince bilimsel araştırma yapılmamasını da eleştirdi.

zaman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber