Piyasaya ciddi miktarda altın dönüşü olacak
Mortgage ile piyasaya ciddi bir altın dönüşü beklediklerini söyleyen İstanbul Altın Rafinerisi Başkanı Ömer Halaç, ?İnsanlar bileziklerini bozdurup ev alacak. Yastık altındaki altın ekonomiye girecek? dedi
Türkiye'de altın olayını en iyi bilen isimlerden biri olan İstanbul Altın Rafinerisi (İAF) Başkanı Ömer Halaç ile sektörü konuştuk. İlginç anekdotlar anlattı. Farklı bakışlar ortaya koydu. Yeni ufaklar açtı. Özellikle Mortgage konusunda söyledikleri konuttan bankacılığa son dönemlerin gözde sektörlerinin dikkate alması gereken özellikteydi...
Dilerseniz bu sözlerini aktararak başlayalım bu söyleşiye...
- Altında bir tasarruf, bir de yatırım süreci var. Altınların yüzde 90'ı tasarruftur, yatırım değil. Tasarruflar belli bir birikime dönüştüğü zaman yatırıma dönüştürürsün. Mesela ev alırsın. Mortgage ile biz piyasaya ciddi bir altın dönüşü bekliyoruz. Piyasaya çok ciddi bir altın hurda dönüşü gelecek. Bu önemli tespitten sonra devam ediyor Ömer Halaç ...
- Buradan şu sonuç çıkar. Mortgage ithalatı da aşağı çeker. İthalat yapmadan, kendi kaynaklarımızdan altın ihtiyacımızı gidermek en iyisi. Ancak insanlar yasa çıksın diye ev alımını erteledi. Şimdi bileziklerini bozdurup ev alacak. Böylece altın yastık altından ekonomiye girecek.
GELİŞMEYİ İSTEMEYEN SİYANÜRE KARŞI
İlginç açıklamalarda bulunan Halaç, şu noktaların altını çizdi: ?Türkiye'de ithal edilen en önemli ikinci kalem altın. Biz bu ham altını alıyoruz işliyoruz, bir kısmını ihraç ediyoruz, bir kısmını turistlere satıyoruz, bir kısmıyla da Türkiye'deki ihtiyacı karşılıyoruz. 1 milyar dolarlık ihracatımızın ancak 100-150 milyon doları Türkiye'ye kalıyor. Burada aslan payı işin madenciliğinde. Türkiye'de bas bas bağırıyor ?elimde dünyanın ikinci büyük altın rezervi var' diye. Türkiye'nin dışa bağımlılığı devam etsin diye birileri bu altınların çıkarılmasına engel olmaya çalışıyor. Siyanüre karşı protestolar yapılıyor. Siyanür sanayide çok kullanılan ve arıtması çok kolay bir kimyasal madde. Hiçbir altın madeninin ?siyanürü bertaraf etmeyelim, bize maliyet getiriyor' diye düşüneceğini sanmıyorum.?
KAMU OZEL GiRiŞiMiYLE ORNEK BiR MODELiZ
Altın rafinerisi faaliyetlerimiz Halaç Rafineri ile 1995'te Kapalıçarşı'da başladı. 1996'da İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) kuruldu. Altın rafinerisinin özel yatırımcıya ait olması gerektiği ama devlet tarafından da özel denetim altında bulunması gerektiğine karar verildi. Bu bağlamda İAR'nin hisseleri bazı bankalara satıldı. TEB'den de bize teklif geldi, ?Siz burayı alın' dediler. Biz de aldık. Yönetimde Hazine Müsteşarlığı ve İstanbul Altın Borsası'ndan atanan birer kişi, Vakıflar Bankası'nın bir temsilcisi, iki üye de bizim aile temsilcimiz var. Ne kadar şirketin yüzde 99'una sahip olsak da yönetimde kamu ağırlığı var. Kamusal yatırımlarda örnek olabilecek başarılı bir model.
KRAL KARUN'UN VARiSiYiZ
Ekonomi Müdürümüz Celal Toprak'a, dünyada ilk altının çıkarıldığı, ilk altın rafinerisinin kuruluduğu yerin Manisa olduğunu söyleyen Halaç, şöyle devam etti: ?Manisa'da MÖ 650'de Kral Karun'un işlettiği altın yatağı var. Hâlâ orada rafinerinin kalıntıları var. Biz de Türkiye olarak bunların varisiyiz. Kültür Bakanlığı bu konuda bir şeyler yapmalı. Örneğin, Harward Üniversite'si Kral Karun üzerine bir doktora çalışması yapmış.?
ARAP ULKELERiNE ALTIN GONDERECEGiZ
Türkiye'nin yanı sıra Dubai Altın Borsası'nda da akredite olduk. Bu ürettiğimiz altınların Dubai yolculuğu başladı anlamına geliyor. Dubai demek bölgedeki Arap Ülkeleri ve Hindistan'a altınlarımızın gideceği anlamına geliyor. Ayrıca Afrika'ya yönelikte çalışmalarımız var. Öncelikle oradaki altınları toplayıp rafineri etmek için bir girişimimiz var. İlk etapta satın alma ofisi açacağız. Sonra da tesis kurmak istiyoruz. Bunda başarılı olabilirsek orada madenciliğe yönelik de planlarımız var. Elmas işine girebiliriz.