Bakan Çiçek'ten veda mesajı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 04 Mayıs 2007 17:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Kıymetli Çalışma Arkadaşlarım, Değerli Yargı Mensupları,

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce genel seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi nedeniyle, 58. ve 59. Cumhuriyet Hükümetlerinde Adalet Bakanı olarak 19 Kasım 2002 tarihinden beri büyük bir şevkle ve onur duyarak sürdürdüğüm görevimden, Anayasa'nın 114. maddesi gereğince ayrılıyorum.

Anayasamızda ifadesini bulan, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devletini gerçekleştirmenin en önemli unsurlarından birisi, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olması; bir diğeri de yargı faaliyetinin etkin, verimli, hızlı ve tarafsız bir şekilde yerine getirilmesidir. Hiç kuskusuz bu kadar önemli görevleri yerine getiren yargının her yönden desteklenmesi ve ihtiyaçlarının karşılanması da Adalet Bakanlığının en temel görevidir.

Parlamenter demokrasilerin üç temel erkinden biri olan ve yıllardan beri ihmal edilen yargı erkinin hak ettiği konuma getirilebilmesi için Bakanlığım döneminde önemli atılımlar gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda; adliye hizmet binalarımız ve cezaevlerimiz önemine uygun fizikî ortamlara kavuşturulmuş, yargı mensuplarının özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda önemli adımlar atılmış, yetersiz hale gelen yasalarımızın günün ihtiyaçlarına ve çağdaş demokrasilerin gereklerine uygun bir şekle getirilmesi için yoğun çalışmalar yürütülmüş ve bu dönem yargı reformunun başarıyla gerçekleştirildiği bir dönem olmuştur.

Bakanlığım döneminde yargı alanında yapılan bu çalışmaları özetlemek gerekirse;

Türk Hukuk Sisteminde reform niteliğinde köklü değişiklikler yapılmıştır. Bu kapsamda; başta Anayasa olmak üzere temel kanunlar çağdaş bir anlayışla yenilenmiş, Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun da içerisinde yer aldığı yeni Türk Ceza Adalet Sistemi yürürlüğe konulmuştur. Avrupa Birliği'ne tam üyelik sürecinde Türk yargı sistemi; Avrupa müktesebatı, diğer uluslararası sözleşmeler ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları dikkate alınarak sürekli geliştirilmiştir. Ayrıca, Türk Ticaret Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu'nun yenilenmesi çalışmaları da sonuçlandırılma aşamasına getirilmiştir.

Ülkemizde son yıllarda giderek artan ve karmaşık hale gelen davaların çözümlenmesi, değişen mevzuata uyum sağlanması, hâkim ve Cumhuriyet savcıları ile adlî personelin meslekî bilgi ve becerilerinin geliştirilmesi amacıyla çok yoğun bir şekilde eğitim programları uygulanmıştır. Ayrıca, Türkiye Adalet Akademisi kurulup faaliyete geçirilerek yargı camiamıza kazandırılmıştır.

Hâkim ve savcıların malî hakları, kendi özel kanunları olan Hâkimler ve Savcılar Kanunu içerisinde düzenlenerek, Cumhuriyet tarihinde ilk kez Devlet memurlarından ayrı ve özel bir rejime tâbi kılınmış ve böylece Anayasada belirtilen konumlarına uygun hale getirilmiştir.

Yargının en önemli sorunlarından birisi olan hâkim, Cumhuriyet savcısı ve diğer adalet personeli kadrolarındaki eksikliğin giderilmesi ve sayılarının artırılması konusunda da ciddi mesafeler kaydedilmiştir.

Yargı faaliyetinin yerine getirildiği binaların gerek mimarî, gerekse mefruşat ve teknik donanım bakımından yeterli fizikî şartlara sahip bulunması yargının saygınlığının artırılmasında etkili bir faktördür. Yargının olması gereken saygınlığına uygun, çağın gelişmelerine ve hizmetin gereklerine göre inşa edilmeye başlanan adliye binalarının birçoğu tamamlanmış ve modern araç-gereçlerle donatılarak, ismine yakışır şekilde Adalet Sarayı hüviyetine büründürülmüştür.

Hükümlü ve tutukluların insan onuruna uygun koşullarda yaşamaları ve yararlı etkinliklere katılmalarına imkan veren ve uygar toplumlara yakışır ceza ve tutukevleri yapılmış, ayrıca Adlî Tıp Kurumu, görevlerini layıkıyla yerine getirmesi amacıyla personel, araç ve gereçle donatılmış modern bir binaya kavuşturulmuştur.

Son yıllarda bilişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişmelerin bilgi teknolojilerinin önemini ortaya koyması üzerine, Devlette elektronikleşme çalışmaları hızlanmış, "e-devlet" kavramı günlük hayatın bir parçası hâline gelmiştir. Çağımızda teknolojiden faydalanmadan adaletin süratli, etkin ve verimli bir biçimde gerçekleştirilmesi mümkün değildir. "Geciken adalet, adalet değildir" ilkesi esas alındığında, Devletin vatandaşına zamanında adalet dağıtabilmesi en önemli görevlerinden biridir. Bu amacı yerine getirmek için başlanan Ulusal Yargı Ağı Projesi'nin gerçekleştirilmesi çalışmaları sonuçlandırılma aşamasına getirilmiştir. Ayrıca, internet üzerinden mevzuata ve içtihatlara kolayca erişebilme olanağı sağlanmıştır.

Yukarıda bazılarına değindiğim, büyük bir gayret ve kararlılıkla gerçekleştirilen çalışmalar sonucu dört yıl gibi kısa bir sürede, sorunların çözümlenmesi yolunda büyük mesafeler alınmış, artık yargı sadece sorunlarıyla değil, başarı ve uluslararası standartlara uygun ve kaliteli hizmetleriyle de anılır hale gelmiştir. Bu çalışmalar, hâkim ve Cumhuriyet savcılarımız ile adalet personelimizin sürekli olarak yanımızda hissettiğimiz desteği ve başta Müsteşarım olmak üzere Bakanlığımızın bütün yönetici ve görevlilerinin yoğun emek ve mesaisi ile gerçekleştirilmiştir. Şüphesiz yapılan bu işlerin ileride de devam ettirilmesi, yargının hak ettiği yeri alması ve adalet sistemimizin kusursuz bir duruma gelmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Büyük bir heyecan ve onur duyarak yürüttüğüm Bakanlık görevim sırasında Devletin bütün kurumlarıyla birlikte çalışarak gerçekleştirdiğimiz yargı reformu çalışmalarında, desteğini esirgemeyen Adalet Bakanlığı, bağlı ve ilgili kuruluşlarının her kademesinde hizmet veren değerli mesai arkadaşlarıma, adaletin tecellisi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan güzel yurdumuzun dört bir yanında cansiperane çalışan hâkim ve Cumhuriyet savcılarımız ile adalet personelimize teşekkür ediyorum.

Sizlere bu duygu ve düşüncelerle veda ederken, hepinizi saygıyla selâmlar, bundan sonraki çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber