Yargı KHK ile geri iade edilenlere geçmişe dönük mali hakları faiziyle birlikte ödenmelidir dedi

"Davacının görevine iade edilmesi nedeniyle görevden çıkarıldığı tarihten göreve başladığı tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakların (bordro düzenlenerek maaşların) ödendiği, ancak anaparaya bağlı ve bu paranın geç veyahut zamanında ödenmemesinden kaynaklanan yasal faizin ödenmediği görüldüğünden, davacıya her ay için ödenmesi gereken maaş ve alacaklar üzerinden yasal faizin hesaplanması suretiyle ödenmesi gerekirken, yasal faizin ödenmemesine yönelik dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır."

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 20 Temmuz 2020 14:30, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Yargı KHK ile geri iade edilenlere geçmişe dönük mali hakları faiziyle birlikte ödenmelidir dedi

KHK ile ihraç edilen Bir öğretmen, OHAL işlemleri İnceleme Komisyonu kararı ile görevine iade edilmesi üzerine açıkta kaldığı ve ihraç edildiği sürelere tekabül eden hafta içi ek ders ücreti, öğretim yılına hazırlık ödeneği ve tarafına ödenen geçmiş dönemlere ait maaşların yasal faizinin ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin; haksız ve hukuka aykırı olduğu, mülkiyet hakkının ihlal edildiği ileri sürülerek dava açılmıştır.

Van 1. İdare mahkemesi, 2019/3207 Esas No, 2020/244 Karar No ve 09.03.2020 tarihli kararında; "Davacının görevine iade edilmesi nedeniyle görevden çıkarıldığı tarihten göreve başladığı tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakların (bordro düzenlenerek maaşların) ödendiği, ancak anaparaya bağlı ve bu paranın geç veyahut zamanında ödenmemesinden kaynaklanan yasal faizin ödenmediği görüldüğünden, davacıya her ay için ödenmesi gereken maaş ve alacaklar üzerinden yasal faizin hesaplanması suretiyle ödenmesi gerekirken, yasal faizin ödenmemesine yönelik dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır." tespitinde bulunmuştur.

Ayrıca; Anayasa Mahkemesinin 2015/4812 başvuru numaralı ve 07.02.2019 tarihli kararına atıfta bulunarak, Anayasa Mahkemesinin kararında geçen "Başvurucunun maaşından kesintilerin yapıldığı tarihlerden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen süredeki enflasyon oranları dikkate alındığında mülkiyet hakkı kapsamında değerlendirilen söz konusu alacakların enflasyon oranları karşısında önemli ölçüde değer kaybına uğratılarak ödendiği anlaşılmaktadır. Buna karşın başvurucuya herhangi bir faiz ödemesi ise yapılmamış, faiz ödenmesi yönündeki başvurucunun talebi de idari ve yargısal makamlarca reddedilmiştir. Söz konusu değer kaybının oranı gözetildiğinde müdahaleyle başvurucuya şahsi olarak aşırt ve olağan dışı bir külfet yüklendiği, bu sebeple söz konusu müdahalenin kamunun varan ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasında kurulması gereken adıl dengeyi başvurucu aleyhine bozduğu kanaatine varılmıştır." değerlendirmelerine yer verilerek. Anayasanın 35'nci maddesinde, herkesin, mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğu, bu hakların, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabileceği, mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum yararına aykırı olamayacağı hükme bağlandığı. 125'nci maddesinin son fıkrasında "idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." hükmü yer aldığından güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine yönelik karar verildiği görülmekte olduğundan dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir.

Ahmet KANDEMİR

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber