Seçim değil; zoraki biat töreni yapılıyor

Suriye'de iç savaşın ardından ikinci cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Suriyeli muhalif liderler, rejimin kontrolü altında gerçekleştirilen seçimleri "Beşar, babası Hafız Esad'ın başlattığı biat geleneğini seçim adı altında sürdürüyor" diye yorumladı

Kaynak : Türkiye
Haber Giriş : 27 Mayıs 2021 07:30, Son Güncelleme : 27 Mayıs 2021 07:09
Seçim değil; zoraki biat töreni yapılıyor

2011 yılında iç savaş olarak başlayan ve bir süre sonra küresel aktörlerin dahil olduğu çok uluslu mücadele sahasına dönüşen Suriye'de çatışma döneminin ikinci cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. ABD ile birlikte dört AB ülkesinin "Tanımıyoruz" dediği seçimlere Beşar Esad ile birlikte Mahmud Muri ve Abdullah Sellum Abdullah aday olarak katıldı. Türkiye gazetesine konuşan, muhalefet kanadının en büyük çatı yapılanması Suriye Muhalif Devrimci Güçler ve Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Nasır Hariri "Yaşanan olay seçim değil; kanlı ve zoraki biattir" diye değerlendirmesini yaptı. Gazetemizin görüştüğü muhalefet cephesinin bir diğer önemli ismi olan Geçici Hükümet Başbakanı Abdurrahman Mustafa ise "Esad bu korsan seçimle bir yandan kaos ve krizi derinleştirirken diğer yandan ülkeyi böldüğünü resmen ilan etti" dedi.

KANLI VE GAYRİMEŞRU OYUN

Yaşanan süreci kanlı bir oyun olarak nitelendiren SMDK Başkanı Hariri "Suriye'de 50 yıl önce baba Hafız Esad'ın başlattığı bu kirli süreç, 2000 yılından bu yana oğul Esad tarafından sürdürülüyor. Halkın tamamına yakını ayaklandığı halde o bildiğini okumaya ve kalabalıkların reyini yok saymaya devam ediyor. Suriye'nin şu anki nüfusu 23 milyon civarında. Bu sayının sadece 8, 8-5 milyonu rejim bölgesinde kaldı. Esad ve destekçileri neye göre seçim yapıyor? Kim neye göre ve kaç kişi oy kullanıyor kimse bilmiyor. Hiçbir konuda hiçbir kriter, standart yok. Beşar, tamamen piyon ve araçlarında dahi kendi resmini taşıyan sözde rakiplerle yarışıyor. Özet olarak hiçbir meşruiyeti olmayan kanlı bir oyun sahneleniyor" dedi.

SESSİZLİKTEN GÜÇ ALIYOR

Suriye Geçici Hükümet Başbakanı Abdurrahman Mustafa ise, "Esad'ın bu korsan seçim girişiminde yegane meşruiyet kaynağı İran ve Rusya'nın verdiği destek. Döktüğü onca kana rağmen uluslararası toplumun sessizliği de ona güç veriyor. Esad bu hamlesi ile BM nezdinde devam eden müzakere süreci ve Suriye'nin meşru, sivil bir anayasaya kavuşması adına yürütülen çalışmaları baltalıyor. Çünkü çalışma ve müzakere programına göre Suriye'nin bütününü kuşatacak bir anayasanın hemen ardından ve ardından atılacak adım meşru bir seçimin yapılması olacak. Bu yol haritasının varlığına rağmen yapılan seçim sadece kaos halinin devamı olarak değerlendirilebilir'' şeklinde görüş belirtti.

HIRSI İÇİN SURİYE'Yİ BÖLÜYOR

Esad karşıtı muhalif cephenin her ne olursa olsun bir ve bütün Suriye'den yana olduğunun altını çizen Abdurrahman Mustafa "Seçimlerde PKK terör örgütü, işgal bölgelerinde sandık kurulmasına ve oy verilmesine izin vermedi. İdlib başta olmak üzere Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatı bölgelerinde de seçim yok. Buna bir de Suveyda bölgesinin boykotunu kattığımızda ortaya gerçek manada korkunç bir tablo çıkıyor. Esad, bu seçim ısrarı ile dikta yönetiminin devamını sağlama adına alenen Suriye'yi bölüyor. Bunu görmemiz gerekir" diye konuştu.

BABASININ GELENEĞİNİ SÜRDÜRÜYOR

Beşar ve Esma Esad çifti, oylarını Şam'ın banliyölerinden Doğu Guta'da kullandı. Guta, 21 Ağustos 2013 yılında Suriye'de ilk kimyasal silahın kullanıldığı bölge olma özelliği taşıyor. SMDK Başkanı Nasır Hariri'ye göre bu durum tüm insanlığa ve uluslararası hukuka karşı bir meydan okuma. Hariri ayrıca "Hiçbir meşru lider ve ülke, medeni halk, bu kanlı eli tutmaya cesaret edemez. Esad'ın şu an bağımsız uluslararası mahkemelerde hesap vermesi gereken suçu işlediği yerde oy kullanması aslında Suriye dosyası ile ilgili çok şey anlatıyor. Gözardı edilen ve cezasız bırakılan suçlar aslında bütün insanlığa bedel ödetiyor. Şu an bu gerçeğin en açık şeklini Suriye'de görüyoruz" ifadelerini kullandı. SMDK Başkanı'nın dikkat çektiği bir diğer husus ise Esad'ın, babası Hafız Esad'ın başlattığı biat geleneğini seçim adı altında sürdürmesi. Ancak 2011'de başlayan ayaklanma ve ardından yaşanan ağır ve kanlı katliamlar bu biati çok daha kanlı hale getirdi. Esad dışında sahaya sürüldüğünü söyleyen Hariri, iki adayın da Baas Partisi tarafından belirlendiğini belirtti.

YILMAZ BİLGEN

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber