Süleyman Yeter'in katil zanlısı 14 yıl sahte kimlik ve pasaportla dolaşmış

Sendikacı Süleyman Yeter’in 1999’da işkence ile öldürülmesiyle ilgili davanın görülmesine devam edildi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 08 Ekim 2013 16:32, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Süleyman Yeter'in katil zanlısı 14 yıl sahte kimlik ve pasaportla dolaşmış

Süleyman Yeter'in öldürülmesiyle ilgili yargılanan eski komiser yardımcısı Ahmet Okuducu'nun kaçtığı 14 yıl boyunca sahte kimlik ve pasaportla dolaştığı belirtildi.

Limter-İş Sendikası Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter'in 7 Mart 1999 tarihinde gözaltında işkenceyle öldürülmesine ilişkin yürütülen davaya bugün devam edildi. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada maktul Süleyman Yeter'in ağabeyi Mustafa Yeter, aileyi temsilen 20'den fazla avukat, tutuklu sanık Ahmet Okuducu ve avukatları hazır bulundu.

Duruşmada söz alan Yeter ailesi avukatlarından Keleş Öztürk, Süleyman Yeter'in 1999'da, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terör Şubesi polislerince 'Sömürüsüz Bir Dünya İçin Dayanışma Gazetesi' bürosundan gözaltına alındığını ve işkence edilerek öldürüldüğünü belirtti. Yeter'in yoğun işkence yapılarak öldürüldüğünün adli tıp raporuyla kesinleştiğini söyleyen Öztürk, Yeter'in vücudunda darpları gösteren 26 yara veya ekimoz bulunduğunu vurguladı.

Süleyman Yeter olayıyla ilgili Türkiye'nin AİHM'de mahküm olduğunu söyleyen Öztürk, "Türkiye'yi işkence yaptırdığı ve etkili bir soruşturma yapmadığı için sözleşmenin 3. maddesini ihlalden mahküm etmiş, bu kararlar kesinleşmiştir. Böylece o tarihteki TİM-3 görevlilerinin işkenceyi sistematik bir yöntem olarak uyguladıkları yargı kararlarıyla da belirlenmiştir. Sanık Ahmet Okuducu'nun Yeter'in gözaltına katılmadığı yönündeki beyanları da doğru değildir. O dönem görevli polis Okuducu'un operasyona katıldığına dair imzalarının bulunmaktadır. Yargı organlarının mevcut hukuk kurallarını bile uygulamaması nedeni ile bu sorumlu kişi İstanbul Emniyet Müdür yardımcısı sıfatı ile olayımızdaki işkencenin merkezi olan TEM şubesinin amiri durumuna terfi ettirilmiştir. İstanbul Emniyetinin 2. sıradaki yetkilisidir. Sanık Ahmet Okuducu, kendisinin Süleyman Yeter'i sorgulamakla görevlendirildiğini söylediğine ve Sedat Selim Ay da o tarihte TİM 3 ün amiri olduğuna göre sorumluluğu kesinleşmiştir" dedi.

SAHTE KİMLİKLE DOLAŞMIŞ

Sanığın 14 yıl boyunca duruşmalara katılmadığını ve bu süre içerisinde sahte kimlik ve pasaport düzenlediğini belirten Öztürk "Yakalama kararlarına rağmen, sanığın arandığına dair hiçbir tutanak gönderilmemiştir. Daha sonra sanığın nüfusa kayıtlı olduğu Nallıhan'da hiç aranmadığı, orada arama kaydının bile olmadığı ortaya çıkmıştır. Suç duyurumuz üzerine yapılan araştırma sonucunda ise, sanığı yakalamakla görevli İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde uçak mürettebatı için kurulu özel bir birimde sahte isimle pasaport verilmiştir. İsmini kullandığı İskender Arıcı onun yakalanması beklenen memleketindeki muhtardır. Bu muhtar dosyanıza sanığın orda olmadığına dair çeşitli tutanakları da gönderen kişidir" dedi.

Müşteki avukat Keleş Öztürk'ten sonra söz alan tutuklu sanık avukatı Ali Çetin esas hakkında savunma yapmak için Adli Tıp raporu beklediklerini bundan dolayı süre talep etti. Görüşü sorulan duruşma savcısı ise, sanık avukatının süre talebinin reddedilmesini ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Mahkeme heyeti, savunma yapması için sanık avukatlarına süre verilmesine, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber