MEB'den, 2014 yılı beklentileri..

2013 yılında özellikle Memurlar.net’te ele aldığımız yazılardan hareketle neler konuştuk, neler oldu değerlendirmeye daha doğrusu hafızalarımızı tazelemeye ve 2014 beklentilerimizi ele almaya çalışacağız.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 31 Aralık 2013 14:06, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
MEB'den, 2014 yılı beklentileri..

2013 yılında özellikle Memurlar.net'te ele aldığımız yazılardan hareketle neler konuştuk, neler oldu değerlendirmeye daha doğrusu hafızalarımızı tazelemeye ve 2014 beklentilerimizi ele almaya çalışacağız.

Ocak 2013:

Ana tartışma konusu özür grubu atamaları ile Şubat atamasının olup olmayacağı noktasında. Bakan Dinçer ısrarla "ben tüm atamaları Ağustos'ta yapacağım" diye dursun taleplerin önünü alması mümkün değil.

Derken bakan değişikliği gündeme geliyor. Biz de MEB Bakanı Değişmeli mi? http://www.memurlar.net/haber/327597/ diye konuyu değerlendirdik.

Aynı günlerde tüm liselerin dönüşmesi gündeme geldi. Böylece yerleştirme sistemi değişikliği, dershaneler konusu da gündeme geliyordu.

Derken 25 Ocak 2013'te bakan değişikliği gerçekleşti. Sayın Dinçer koltuğu Sayın Avcı'ya devretti.

Bakanlıkta bekleyen bir çok sorun vardı. Yönetici atamaları yönetmelik gereği Şubat ayında tamamlanmalıydı fakat bir türlü gerçekleştirilemiyordu.

Şubat 2013:

Bakan değişimiyle beraber olumlu bir hava oluştu. Eğitim çalışanları diyalog ortamının oluşabileceğine inanıyor, rencide edildikleri konuların kapanmasını, yeni bir sayfa açılmasını, kaos ortamının tükenmesini bekliyorlardı.

Özür grubu atamaları için düğmeye basıldı ve hemen duyuruya çıkıldı.

Zorunlu olarak alan değiştiren öğretmenler ailelerine kavuşmak uğruna tercih ettikleri alanlarda mutsuz olmuşlar ve çözüm bekliyorlardı. (bu istekleri tüm açıklamalara rağmen yıl sonuna kalacaktı)

444 nedeniyle ortaya çıkan öğretmen fazlalığını eritmek ve özür grubu yer değiştirmeleri yapabilmek için yaz döneminde memurluk dahil her yöntem denenmişti. Bu büyük bir sorundu ve çözümlenmesi gerekiyordu.

2013'ün önemli gündem maddelerinden birini de bu konu oluşturacaktı.

İllerden yönetici atama haberleri duyulmaya başlanırken 28.02.2013 tarihinde yönetmelik değişikliği yapılarak yürürlüğe girdi. Fakat uygulamaya hiç giremedi.

Böylece eğitim camiası müdürlükte mülakatla karşı karşıya getirildi.

Mart 2013:

Yönetmelik değişikliği ile koltuğa oturalı henüz bir ay olan AVCI'ya ilk tepkiler gelmeye başladı. Yönetmelik kabul edilebilir olmadığı gibi teknik olarak da atama yapılması mümkün değildi. Bunu, gerekçeleriyle "Bu yönetmeliğe göre atama yapılamaz" http://www.memurlar.net/haber/346470/ başlığıyla ele almıştık.

Haklı çıktık. Yönetmelik hiç uygulanamadan rafa kaldırıldı. Yönetici atama da rafa kalkmış oldu. Ağustos 2013'e kadar da raftan inmedi.

Bakan DİNÇER'in öğrenciye serbest kıyafet düzenlemesinin ardından serbest kıyafetten geri dönüş olsun talepleri gündeme gelmeye başladı. Bakan AVCI özel okullarda olduğu gibi devlet okulları da serbest kıyafetten vazgeçebilir dedi. Oysa ki o dönemde mevzuat buna izin vermiyordu.

Ocak ayında İzin Yönergesini yayımlayan MEB Mart ayında da Çalışanlara yönelik Ödül yönergesini yayımladı.

Nisan 2013:

MEB'de Çözüm Süreci Başlıyor http://www.memurlar.net/haber/356020/ başlığıyla yayımladığımız yazı ile 2010'da başlayan Nisan 1 şakamıza aynı yazıyla devam ettik. Maalesef bir çok konuda yerimizde saymaya devam ettiğimizi gördük.

"MEB Her geçen gün sıkışıyor" başlığıyla Nisan ayı başında MEB'i uyardık, zaman daralıyordu, sıkışma başlayacaktı. Her şey karma karışık hal almaya başlayacaktı. Özür grubu, ilk atama, yer değiştirmeler, alan değişiklikleri yönetici atamaları derken her şey birbirine girecekti. Keza maalesef haklı çıktık bakanlık kendi koyduğu takvime bile uyamamış ve alan değişikliğini Aralık 2013'te gerçekleştirebilmiştir.

Mayıs 2013:

MEB Yönetici atama taslağını yayımladı. http://www.memurlar.net/haber/368597/

Dershaneleri kapatmak gündeme yeniden geldi ve dershaneyi okula dönüştürme örnekleri görülmeye başladı. http://www.memurlar.net/haber/370547/

Bu ayda gerçekleştirilmesi gereken Öğretmenlerin yer değiştirme kılavuzlarının yayımlanması mümkün olamadı. Yani yönetmeliğe uyulamadı. Duyuruya çıkılamayacağını biz de ele almıştık. http://www.memurlar.net/haber/371904/

28 şubat 2013 yönetici atama yönetmeliği halen yürürlükteydi fakat uygulama olanağı yoktu. Yönetmeliğe göre norm fazlası atamaları yapılmalıydı. Bazı iller duyuruya çıkmaya başlamışlardı bile. Biz yapılamayacağını vurgulamıştık. http://www.memurlar.net/haber/372559/

Bakan AVCI 20 Mayıs 2013'te İlköğretimlerde tatil değildir dedi. Oysaki yönetmelik öyle demiyordu. Bakanlığı uyardık http://www.memurlar.net/haber/374073/ bakanlıktan 2.açıklama geldi ve tatil olduğu açıklandı.

444'e dayalı okul dönüşümleri başladı. İlkokul ortaokul ayrımları gündeme alındı ve bir çok tartışma ortamında gerçekleştirildi.

Bu dönüşümlerle beraber öğretmenlerin de yerleri dönüşüme göre değiştirildi. Sadece İstanbul'da 12bin değişiklik yapıldı. http://www.memurlar.net/haber/376451/

Haftalık Ders Çizelgelerinde değişiklik yapıldı. Ortaokullarda 37 olan haftalık ders saati 35'e indirildi.

Mayıs ayı sonunda beklenen gerçekleşti ve MEB Müsteşarı değişti.

Kendisine;"Daha önceki müsteşarın Zararsız olduğundan Emin'iz. Yararı da tartışılır.

Yeni müsteşarın TEKİN olup olmadığını ise zaman gösterecektir.

Yeni ve bu önemli görevde yeniden başarılar diliyoruz."

Cümleleriyle başarı diledik. Takdir sizlerin.

Haziran 2013:

Taşra Yöneticileri Yönetmeliği yayımlandı ve İlçe Müdürü ve Şube Müdürlerine Rotasyon yolu göründü. Fakat tercihler de alındıktan sonra atamalar açıklanamadı.

İllerde Norm Fazlası Öğretmen atamaları başladı.

Bakan AVCI yeni Ortaöğretime Geçiş sisteminin felsefesini açıkladı.

Temmuz 2013:

İl içi ve İl dışı atamalar için düğmeye basıldı. Yönetmelikler hiçe sayıldı. Sıra tayini yapılmadı. Tek atama yapılacağı açıklandı. MEBBİS kilitlendi atamalar gerçekleştirilemedi. Ortaokula sınıf öğretmeni, ilkokula branş öğretmeni atamaları yapıldı.

İl dışında zorunluda çakılı kalan öğretmenlere çözüm bulunamadı. Yıllardır bu illerde çalışan öğretmenlerin hayalleri başka bahara kaldı.

Liselerin dönüşmesiyle beraber SBS de başarılı olup Anadolu Liselerine yerleşemeyen öğrenciler zorunlu olarak Meslek Liselerine yada İmam Hatip Liselerine gitmekle karşı karşıya kalacakları gündeme geldi. http://www.memurlar.net/haber/389131/

Toplu Sözleşme görüşmeleri başladı. http://www.memurlar.net/haber/393298/

Ağustos 2013:

Yönetici atama yönetmeliği 04.08.2013 tarihinde yayımlandı. Mülakata dayalı atamalar için düğmeye basıldı. Yeniden atama mevzuattan çıkarıldı. Cezası olanlar yönetici olamaz denildi.

Anadolu Liselerine öğrenci yerleştirmeleri yapıldı. Yine boş kontenjanlar gündeme geldi. Onbinlerce sıra boş kaldı.

Öğrenciler zorunlu olarak meslek lisesine mi gidecekler denildiğinde Ortaöğretim Genel Müdürü alternatif olarak Özel Lise ve Açık Lise var diyerek tarihe geçti.

Öğretmenlerin ilk atama süreci başlatıldı.

Taşra yöneticilerinin rotasyonu durduruldu. Maalesef orada da kulaklarını gerçeklere tıkayanlar geri adım atmak zorunda kaldılar.

Eylül 2013:

Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği değiştirildi. Bir çok yönetmelik tek çatı altında toplandı.

Anadolu liselerindeki boş kontenjanlar gündemden hiç düşmedi.

Okul Müdürlüğü için Mülakat Sınavları gündeme gelmeye başladı. Sorulan sorulardan, başarılı olanların sendikal dağılımlarına ve oluşturulan komisyonlara kadar bir çok konu gündeme geldi.,

Mahkeme kararı gereği alan değişikliği iptal olan Zihinsel Engelliler ve Teknoloji Tasarım öğretmenleri eski alanlarına geçirilmeye başlandı.

Ekim 2013:

Yönetici atamaları devam etti. İstanbul'da Kabataş, Vefa ve İstanbul Erkek Lisesi müdürlükleri boş olduğu halde başvuruya kapatıldı. Bazı okullara bakan onayıyla atama yapıldı.

Taşra yönetmeliği yayımlandı. Şube müdürlüklerine de yazılı sınav ve ardından sözlü sınav getirildi.

http://www.memurlar.net/haber/413865/

Kasım 2013:

Liselerde sorumluluk sınavları yapıldı.

Yönetici atamada ülke genelinde birlik sağlanamadı.

Dershanelerin kaldırılması gündeme geldi.

MEB Müsteşarı dershane öğretmenlerinin Mülakatla kadroya alınmalarını gündeme taşıdı.

Yeni Ortaöğretime Geçiş Sistemine bağlı sınavlar yapıldı. Hatalı sorular tespit edildi, soruları sınavdan önce dolaşması gündeme geldi.

Aralık 2013:

Norm kadro yönetmelik taslağı yayımlandı.

Alan değişikliği başvuruları başladı. Atamalar yapıldı.

Ve bizim unuttuklarımız,...

2014'ten beklentilerimiz:

1- MEB kendi birimleri arasında uyuma dikkat etsin. Norm düzenlenmeden atama yapılamayacağı, yer değiştirmelerin yapılamayacağı, okul dönüşümü yapılacaksa tamamlanmadan yer değiştirme yapılmaması gerektiği gibi uyum sorunları çözümlenmeli,

2- MEB kısa sürede bir takvim yayımlayarak 2014'te neler yapacağını ay ay ortaya koymalı ve uymalıdır.

3- Uygulamalarda ülke genelinde birlik sağlamalıdır. Örneğin A ilinde bazı ödüller değerlendirilirken bazılarında değerlendirilmemesi, bazı illerde resen norm fazlası ataması yapılırken bazılarında yapılmaması söz konusu olmamalı uygulama birliği sağlanmalıdır.

4- Atama takvimleri dahil her şey planlı gerçekleştirilmeli öğretmenlerin ve velilerin geleceklerini görmeleri sağlanmalı.

5- Mevzuat, liselerde mevcutlar 40'ı geçemez diyorsa buna uyulmalı ya da mevzuat değiştirilmelidir.

6- Uygulama birliği için şeffaflık sağlanmalı, hukuk müşavirliği de devreye sokularak olası sorunlarla ilgili görüşler internet sitesinde yayımlanmak suretiyle tüm ülkeye duyurulmalı.

7- Uzman öğretmenlik acziyetinden kurtulmaya yönelik çalışmalar yapılmalı kısa sürede çözümlenmelidir.

8- Mülakat gibi objektif olmayan değil, kariyeri, liyakati gözeten uygulamalara imza atılmalıdır.

9- MEB Merkez teşkilatı yazılı bir birim kurarak sorunların paylaşılmasını sağlamalı, sorulan soru ile ilgili mütalaalar, elektronik ortamda internet sitesinde yayımlanmalıdır.

10-Yönetici atamada yeniden atama geri gelmeli.

11-Zorunlu hizmet bölgelerinde çakılı kalan öğretmenler için çözüm bulunmalı.

a- Bu öğretmenlere o bölgede kaldıkları dönemler için ilave puan verme,

b- Bu öğretmenlerin atamalarını ayrı takvimde yapıp diğer (batıdaki öğretmenlerle) yarıştırmama

bibi yöntemler geliştirilmeli.

12-Sağlık, Eş özrü gibi özür grubu atamalarıyla ilgili bir takvim olmamalı sürekli yapılabilmeli gerekirse öğretmenler puan üstünlüğüne göre sıraya konulmalı, ilgili il ya da ilçelerde boşalan yer olduğunda ilgili öğretmene teklif götürülerek boş kadro doldurulmalıdır.

13-Emekliliğin sadece Haziran-Temmuz aylarında yapılabilmesi uygulamasından vazgeçilmeli, bu aylar dışında da başvurular alınmalı 1-2 ay öncesinden haber vermek kaydıyla emekliliğin önü açılmalıdır. (Bu sürede özür ataması yapılabilir.)

14- Eğitim politikalarında siyaset değil bilimsel gerçekler ve gerekçeler ön plana çıkarılmalıdır. Siyasetin eğitime yön vermesi yerine siyasete eğitimin yön vermesi sağlanmalıdır. (Okul dönüşümünden, haftalık ders çizelgesi değişimine, sınıf geçmeden, devamsızlığa kadar her türlü uygulamada söz sahibi olan akıl ve bilim olmalıdır.)

15-Dershaneler konusunda öğretmen istihdamından, yapılacak dönüşümlerdeki eğitim ortamlarının artı ve eksilerine kadar her konuda adımlar atılırken yukarıda bahsettiğimiz akıl ve bilim eksenli yaklaşılmalı (dershaneye var özel okula yok mu?, devlette ücretliye yok dershaneye var, dershaneye teşvik, özel okula yok,... gibi tereddütlere ve vicdani muhasebelere yol açılmamalıdır.)

16- Atanamayan öğretmen sorunu için kısa, orta ve uzun vadeli programlar hazırlanmalı ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır.

17-Öğretmenlerin çalışma ortam ve saatleriyle ilgili düzenlemeler yapılmalıdır. (Öğretmen 08.00-17.00 çalışabilir fakat bunun için öğretmene kreş olanağı, rahat çalışabileceği zümre odaları, okullarda spor ve sosyal etkinlik ortamları sağlanmalı, bu süre içerisinde okulda kalacak öğretmene ek ders ücretlerinin maksimum düzeyde ödenmesi gibi düzenlemeler yapılmalıdır.)

18-Öğretmenler arasında var olan sınıf öğretmeni 18 saat maaş karşılığı, branş öğretmeni 15 saat maaş karşılığı çalışma gibi yanlış uygulamalara son verilmelidir.

19-Öğretmenlerin yüksek lisans ve doktora yapmaları teşvik edilmeli, bırakın engellemeyi aksine vakıf ya da devlet üniversitelerinde yapacakları akademik çalışmalar için maddi destekler verilmelidir.

20-Devletin özel okul teşviği kabul edilebilir fakat devlet okullarını yok sayacak uygulamalar ile kalitesiz, standart dışı, bilimsel olmayan uygulamalara yönelme olmamalıdır.

21-Keyfi uygulamalar değil kurallı ve herkese eşit uygulanan kuralların olduğu bir yapıda çalışılmalıdır.

22-Anadolu türü okullarda boş kontenjan kalmaması sağlanmalıdır.

...

Tüm bunlar ile tüm paydaşların ekleyecekleri beklentilerin gerçekleştiği bir yıl dileklerimizle herkesin yeni yılını kutluyoruz...

Maksut BALMUK

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber