Anız yakan çiftçi geleceğini de yakıyor

"Anız yangınları hem hukuksal problemlere hem de toprağın verimsizleşmesine neden oluyor. Topraklarımızda organik madde zaten az. Toprakta olması gereken organik madde oranı yüzde 3. Türkiye'deki tarım arazilerinin yüzde 83'ünde bu oran, yüzde 3'ün altında"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 17 Temmuz 2015 21:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Anız yakan çiftçi geleceğini de yakıyor

ABDULHAMİT YAŞAR - Selçuk Üniversitesi (SÜ) Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Zengin, anız yakan çiftçilerin aynı zamanda geleceklerini de yaktıklarını söyledi.

Zengin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hububatta hasat mevsiminin başlaması ile anız yangınlarının yeniden gündeme geldiğini bildirdi.

Bazı bölgelerde gerek alınan sıkı tedbirler, gerekse bilinçlendirme çalışmaları neticesinde anız yangınlarının önüne geçilebildiğini belirten Zengin, bazı illerde ise alınan tüm önlemlere rağmen bu tür olayların devam ettiğini dile getirdi.

Zengin, üreticilerin tarla temizliği yapmak, ekim yaparken çıkabilecek problemleri bertaraf etmek için alışkanlık sonucu anız yaktıklarını anlatarak, çiftçilere anız yakmamaları uyarısında bulundu.

- Toprağın verimsizleşmesine neden oluyor

Zengin, anız yakmak yerine toprağa üre gübresi atmak suretiyle tavında sürüm işleminin daha doğru bir davranış olacağını belirterek, şunları aktardı:

"Anız yangınları hem hukuksal problemlere hem de toprağın verimsizleşmesine neden oluyor. Topraklarımızda organik madde zaten az. Toprakta olması gereken organik madde oranı yüzde 3. Türkiye'deki tarım arazilerinin yüzde 83'ünde bu oran, yüzde 3'ün altında. Ahır gübresi, kompost, yeşil gübreleme gibi organik kaynaklar da uygulayamıyoruz. Bir de humusa dönüşecek anız atıklarını yakarsak hepten sorunu büyütmüş oluruz. Anız yakan çiftçi geleceğini de yakıyor. Çiftçilerimiz anızları yakmasınlar, üre gübresi atarak gölge tavında sürerek çürütmeyi yeğlesinler."

Anızın yakılması halinde organik madde seviyesi düşeceği için toprağın yapısının bozulacağına işaret eden Zengin, şöyle devam etti:

"Toprak kaymak tabakası bağlar, mikrobiyal popülasyon azalır. Ne kadar kimyasal gübre verirseniz verin, toprakta canlılığın devamını sağlayan organik madde çeşit ve miktarını yeterli seviyede tutamazsınız. Toprakta sertleşme, suyu emmeme, havalanmama, sürüm bozukluğu, keseklenme, bitki köklerinin gelişiminin zorlaşması gibi bazı olumsuzluklar yaşanır. Bitki kökü gelişemezse taç kısmı da gelişemez."

Zengin, özellikle İç Anadolu gibi yarı kurak bölgelerde üst üste anız yakılmasının tarım arazilerine diğer bölgelere oranla daha fazla zarar vereceğine dikkati çekti.

- Mazot, gübre ve tohum kullanımı artıyor

Anız yangınları sırasında bir karışlık mesafede 470 santigrat dereceye ulaşan ısı oluştuğunu ifade eden Zengin, şunları kaydetti:

"Yerin altına doğru toprağın 3 santimetrelik diliminde ise 70-80 santigrat dereceye veren sıcaklık meydana geliyor. Böyle bir ortamda mikrobiyal popülasyonun yarıdan fazlası yanıyor. Bu popülasyonun eski haline ulaşabilmesi için 3 ila 6 ay gerekiyor. Bunlar, ahır gübrelemesi ve organik gübre ilavesiyle ancak sağlanabilecek rakamlar. Böylece toprakta medyana gelecek verimsizleşme, sertleşme, fiziksel, kimyasal, biyolojik özelliklerin bozulması gibi olumsuzluklar çiftçilere yansıyor. Üreticiler, daha fazla mazotla sürüm, daha fazla gübre gereksinimi, birim metrekareye daha fazla tohum atımı gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyor."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber