YÖK Yasası veto edilirse uzlaşma yolu aranacak

Haber Giriş : 16 Mayıs 2004 00:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Genelkurmay'ın ve üniversitelerin tepkisine karşın, 19 saatlik rekor mesai ile Meclis'ten geçirilen YÖK Yasası'nın akıbeti için geri sayım sürüyor. Meclis Başkanlığı'nca 14 Mayıs'ta Köşk'e gönderilen yasanın 15 günlük inceleme süresi 28 Mayıs'ta sona erecek. Köşk'ten veto kararı çıkma olasılığının yüksek olduğunu düşünen AKP yönetimi, Cumhurbaşkanı'nın yasayı bir kez daha incelenmek üzere Meclis'e göndermesi durumunda izlenecek stratejiyi belirledi.

Buna göre AKP, yasanın Köşk'ten geri dönmesi halinde yeni bir vetonun önünü kesmek amacıyla, iade edilen yasayı hemen Meclis'in ilgili komisyonu ve Genel Kurul'dan aynen geçirip, ikinci kez Köşk'e göndermekte acele etmeyecek. Önce Cumhurbaşkanı'nın veto gerekçesi titizlikle incelenecek. Sezer'in üslubu değerlendirilecek. Bu değerlendirmede Sezer'in veto gerekçeleri de dikkate alınarak, başta YÖK ve üniversiteler olmak üzere ilgili çevrelerle yeniden diyalog ve uzlaşma arayaşına girilecek. Ve AKP, "Biz yüksek öğrenimin sorunlarını tümüyle kapsayacak daha geniş bir paket düzenlemeye hazırız" mesajı verecek. Bu arada askeri kanatla da görüşülerek, amacın İHL mezunlarına üniversite kapılarını açmak olmadığı, sadece 1999'dan önce de yürürlükte olandan daha dar kapsamlı bir düzenleme ile meslek lisesi mezunlarının uğradığı haksızlığın giderilmesinin arzulandığı anlatılacak.

AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik de partisinin YÖK Yasası'yla ilgili gerginliğin sürmesinden yana olmadığı mesajını verdi. "Hiçbir konuda önyargılı değiliz. Uzlaşmalara açağız. Bu konuda herkese görev düşüyor" diyen Çelik, "Meseleler karşılıklı diyalogla hallolur. Eğer bu ortamı görürsek biz diyalogtan yana oluruz" dedi.

Zemin önemli
YÖK üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıklı da, hükümetin yeni bir uzlaşma arayışına girmesi halinde, diyaloga açık olacakları mesajını verdi: "Sorun karşılıklı uzlaşma ile çözülebilir. YÖK zaten bu konuda hiçbir zaman uzlaşmaz bir tavır ortaya koymadı. Elbette yeni bir diyalog ve uzlaşma arayışı başlarsa, diyaloga açık oluruz. Tabii hangi zeminde uzlaşılacak, çerçevesi ne olacak bu önemli. Bizim zeminimiz belli. Bilimin öncülüğünde yürür. İslam'ın da bundan farklı bir şey öngördüğü söylenemez."

vatan

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber