Gıda üsleri geliyor

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak'ın önce sorularını cevapladı ve daha sonra da projelerini anlattı. İşte Yıldırım'ın Genel Yayın Yönetmenimiz Albayrak'ın sorularına verdiği cevaplar.

"Tanzim satışlar seçim sürecine yöneliktir, seçimden sonra bitecek" gibi tartışmalar var. İstanbulluların sağlıklı ve uygun gıda ürünlerine erişim imkanı devam edecek mi nasıl olacak?

Çok büyük kapsamlı bir projemiz var. İstanbullular için sebze meyveden balığa, kuru gıdadan süt ve et ürünlerine kadar tüm gıda ürünlerini ucuzlatacak çok önemli bir projemiz var. Anadolu ve Avrupa yakasında iki Gıda Merkezi kurulacak. Bunlardan biri Tuzla'da diğeri ise Arnavutköy'de olacak.

Kamuoyunu meşgul eden pahalılığı nedeni nedir?

Beşiktaş'ta bulunan bir zincir marketin aracı sabah gıda ürünlerinin tedariki için yola çıkıyor. Rami'ye gidiyor, kuru gıda ve bakliyatları alıyor, oradan çıkıyor. Bayrampaşa halinden sebze meyve alıyor. Daha sonra İstoç'a uğruyor süt ürünleri alıyor. Et ve et ürünleri için başka bir semte gidiyor. Kamyon akşama kadar İstanbul trafiğinde tur atıyor. Gün içinde dolaştığı gibi sabah ve akşam trafiğine de ek yük bindiriyor.

Peki, gıda merkezleri kurulunca nasıl olacak?

Gıda merkezinin içinde sebze meyve hali, et ve et ürünleri hali, süt ve süt ürünleri hali, kuru gıda hali, su ürünleri hali ve kesme çiçek hali yer alacak. Beşiktaş'taki marketin kamyonu çevre yolundan trafiği sıkıştırmadan Arnavutköy tarafındaki gıda merkezine gidecek. Burada bütün ihtiyaçlarını karşılayacak. Balıksa balık, sebzeyse sebze... Ne ihtiyaç varsa tek merkezden bunu karşılayacak. Sonra doğruca trafiğin az olduğu saatte yola çıkacak ve markete ulaşacak. Marketin maliyeti böylece aşağı çekilmiş olacak ve bu ürünler daha ucuza mal edilecek. İstanbul trafiğinden binlerce araç aynı anda çekilmiş olacak. Gıda merkezlerinin bir başka özelliği ise, üreticilere yer açacak olması. Yasaya göre hallerde yüzde 20'lik bölüm üreticilere tahsis edilmek zorunda. Fakat İstanbul'daki hallerde üreticiye ayrılan yer yüzde 1 bile değil. Çünkü haller çok sıkışık. Üretici elindeki malı 10 liraya satarken diğer satıcılar da çok yüksek fiyatlar koyamayacak.

İlk basın açıklamanızda büyük şehir meclislerinde gündemimizin ilk sırasında imar ve plan tadilatı dosyaları olmayacak dediniz, bu çok dikkat çekti...

Her kes ne anlama geldiğini anlamayabilir. Onu en iyi anlayacak olanlar inşaat işi ile uğraşanlardır. Orada kast ettiğimiz çok basit. Bakın belediye meclislerinin birinci maddesi plan tadilatıdır, imar revizyonudur. İstanbul'un bu gün imar ile ilgili şikayet ettiğimizi konuların sebebi budur. Bütüncül bir imar yapılanması değil, sipariş üzerine yapılan imar ve plan tadilatlarıdır. Bunlar İstanbul'da hiçbirimizin arzu etmediği görsel kirliği de meydana getiriyoruz. Aynı zamanda büyük alt yapı, otopark ve ulaşım sorununun da arka planında bunlar var.

ŞEHRİN MENFAATİ

Bunu gerçekten yapabilecek misiniz bu mesele muhalefete mensup meclis üyeleri ile iktidar üyelerinin en çok mutabık kaldığı konulardandır. Direnişle karşılaşabilirsiniz. Bunu nasıl aşacaksınız?

Mutlaka olacak, kolay olmadığını biliyoruz. Baştan prensibimizi tavrımızı ortaya koyuyoruz. Tek tek kişisel menfaatler değil şehrin menfaati ve geleceği daha önemli diyoruz.

Üyelerin kişisel menfaatleri söz konusu olursa?

İstanbul'a katkısı olmayan İstanbul'un geleceğine hitap etmeyen ve kamu vicdanını rahatsız eden işlere benden geçit olmaz. Kararlıyım. Bunun istisnası nedir? Tüm herkesin yaralanacağı daha fazla yaşam alanı daha fazla yeşil alan okul sağlık tesisi kreş gibi daha çok insanın istifadesine alanlara olur. Değişim ve inşaat olmayacak mı olacak. Deprem dönüşümü olacak. İstanbul'un en önemli konusu deprem. Üzerinden 20 yıl geçti ama hala deprem ile ilgili hazırlıklarımızı tamamlamış değiliz. Bunlara yoğunlaşacağız. İki işi bir arada yapmış oluruz. Hem şehrin imarını düzeltmiş olacağız, hem de depreme dayanıklı konutları yenilemiş ocağız.

7 İLÇEDE 10 YURT

62 üniversiteDE 1 milyon dolayında üniversiteye ev sahipliği yapan İstanbul'da öğrenci nüfusuna yönelik 7 ilçede 10 yurt açılacak. Bayrampaşa'da teknoloji üssü kurulacak. Yeni Aziz Sancarlar buradan çıkacak. Türkiye'deki tüm üniversiteler burada bir araya gelecek. Gençler üniversiteler ve şirketlerle burada buluşacak. "Fikrini Getir Yatırımı Götür" diyerek orijinal fikirleri olan gençler desteklenecek. Tuzla'da Biyoteknoloji Vadisi kurulacak. Gençler burada milli aşı ve milli ilaç projelerinde belediye destekli olarak çalışabilecek. Gençlerin spor yapmalarını teşvik etmek için "3 korner bir penaltının" geçerli olacağı mahalle maçları geri gelecek. İstanbul'un 961 mahallesi şampiyonluk için yarışacak.

SULTANBEYLİ'DE TAPU SEVİNCİ

AK Parti İBB Adayı Binali Yıldırım, Sultanbeyli'de uzun süredir devam eden tapu sorununçözülmesiyle işlemleri tamamlanan vatandaşlara tapularını teslim etti. Sultanbeyli'de 2-B arazisinde yer alan veya hisseli parseli olanların tapu sorununu çıkardıkları özel kanunla çözdüklerini belirten Yıldırım, "İnsanlar, rahatça oturdukları evin sahibi olarak hayatlarını sürdürecekler. İnsanların bir derdinin sona ermesiyle onların yüzündeki mutluluğu görmek dünyaya bedel" dedi.

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, Sultanbeyli Belediyesinin İstanbul Kalkınma Ajansıyla hayata geçirdiği Bilim ve Teknoloji Merkezi'nin açılışına katıldı. Yıldırım, Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin'le sınıfları gezerek öğrencilerle sohbet etti, hatıra fotoğrafı çektirdi.

Çocuklar Yıldırım'ı sevgi gösterileri ile karşıladı.

HER MAHALLEYE KREŞ

İstanbul'da 288 mahallede 789 kreşte 0-4 yaş arası 436 bin 311 bebek var. 39 ilçede 961 mahallenin tamamı tarandı. Kreş olmayan tüm mahalleler belirlendi. Annelerin iş gücüne katılımını artırmak, çalışan ailelerin çocuklarına kaliteli bir eğitim verilmesi ve okul öncesi eğitimi yaygınlaştırmak için İstanbul'un 300 mahallesinde 955 kreş açılacak. Böylece bu mahallelerdeki 0-4 yaş arası 577 bin 370 bebek de kreş hizmetinden faydalanabilecek.

RAYLI SİSTEMLER

Diyoruz ki bir İstanbullu ortalama evinden çıkıp 10-15 dakika yürüdüğünde metroya veya toplu ulaşıma ulaşabilecek. Bunu yaparsak trafik büyük oranda katlana bilinir hale gelecek. Toplu ulaşımda raylı sistemin payı şu anda yüzde 18. Bunu önümüzdeki beş yıl içinde yüzde 48'e çıkaracağız.

Şu an 170 kilometre olan raylı sistemi 518 kilometreye üzerine çıkartacağız. Bakın tipik bir örnek olsun diye anlatayım. Londra ile İstanbul'un raylı sistemi aynı tarihte başlıyor. 1870'li yıllar... Biz Karaköy-Tünel nostaljik raylı sistemini yapmışız. Ve ondan sonra bırakmışız. Osmanlı'nın son zamanları, iktidar kavgası, İttihat Terakki-Osmanlı arasındaki çekişmeler, Balkan Savaşları ve nihayet İstiklal Savaşı derken sıra buna gelememiş. İngilizler ise devam etmiş, 400 kilometre raylı sisteme ulaşmışlar. Şimdi biz 100 yıl gecikmeyle bunu yapıyoruz. Önümüzdeki beş yıllık dönemde 500 kilometrenin üzerine çıkacağız.

Gençlerin milli manevi değerlerine yönelik ve onların çağın ihtiyaçlarına göre destekleyecek projeler nelerdir?

İstanbul'da 3,25 milyon çocuk ve 2,3 milyon genç var. 5.55 milyon çocuk-gençle birlikte 9.5 milyon ebeveyne hizmet edecek projeler: 14 ilçede mevcut 16 dene yap atölyesi; 39 ilçeye yaygınlaştırılacak. İstanbul genelinde gençlerin günlük yaşamda sosyalleşebileceği, çeşitli spor, sanat ve bilim etkinlikleri düzenleyip katılabileceği ve vakitlerini kaliteli geçirebileceği alanlar oluşturmak için 12 gençlik merkezi inşa edilecek. Sineması, tiyatrosu, vakit geçireceğiniz bir külliye şeklinde olacak.

ALTYAPI TAMAM ÜST YAPIYA İHTİYAÇ VAR

Türkiye'nin genel anlamda standart alt yapısı tamamlandı. İstanbul'un da öyle. Standart yükseldikçe ihtiyaçlarda artıyor. Hizmet beklenti standardı da yükseliyor. İnsanlar daha bireye yönelik beklenti içinde. Bakış açınız ne nasıl bir proje var?

Çok doğru önemli bir yere temas ettiniz. Alt yapı tamamlandı üst yapıya ihtiyaç var. İnsanların gelecek beklentileri var ama alt yapı olmadan da üst yapı bir anlam ifade etmez.

Yollar, metro ve otopark olmasa yaşam kolaylaşmasa bu temel problemlerin üstesinden gelinmese başka şeyleri nasıl düşünecek insanlar. Biz geçen 16 senede bunların hepsini Türkiye'nin her tarafında hallettik. İstanbul'da tam bitmedi. İstanbul Türkiye nüfusunun yüzde 20'sini oluşturuyor ama yüzölçümünün binde yedisini oluşturuyor.

Binde 7'ye yüzde 20'yi getirip yerleştireceksiniz. Çok mümkün değil ama en azından tahammül edilebilir sorunları çözebilmek gerekiyor. İstanbul'un bir numaralı problemi trafik, ulaşım, oto park, yeşil alan ve depremsel dönüşümdür. Her şey bitti demiyoruz. Ne yapacağımız, ne yaptığımız belli projelerimiz belli. 7 tepe İstanbul'a 7 büyük proje yaptık.

İstanbul'un boğazdan iki geçişi vardı şimdi 5 tane geçişi var. Bu iki geçişten bir 70'li diğeri 80'li yıllarda yapıldı. Ama biz iki binli yıllardan sonra 3 tane geçiş yaptık. Avrasya, Marmaray ve üçüncü köprü var ve daha da yapacağız. 15 yılda üç tane geçiş yapmışız.

• KEMAL GÜMÜŞ