Farklı statülerde hizmeti olan memurlar, hizmet bütünleşmesini geciktirmemeli

Çalışma hayatında geçen hizmet süreleri bütünleşir ve emeklilikte tek bir statüden emekli aylığı bağlanmasını sağlar. Memurlar veya Kurumlar, hizmet bütünleşme işlemini, emekliliğinin son günlerine bırakmamalıdır?

Haber Giriş : 06 Ağustos 2022 00:14, Son Güncelleme : 01 Ağustos 2022 11:46
Farklı statülerde hizmeti olan memurlar, hizmet bütünleşmesini geciktirmemeli

Soru : İyi günler. 01/08/1979 doğumluyum. 15 Ağustos 1997 Özel sektör ilk işe giriş tarihim. 1997 de 35 gün, 1998 de 33 gün ve 1999 da 60 gün hizmet sürelerim var.

20 Eylül 2002 tarihinde Öğretmen olarak işe başladım. Henüz hizmet birleştirme yapmadım. Hizmet birleştirme yaparsam maaşım etkilenir mi? Emeklilik için süre ve ücret konusunda bir katkısı olur mu?

Detaylar;

Hizmet birleştirme, kısaca kişilerin çalışma hayatlarındaki farklı statülerde geçen tüm çalışmaların bütünleştirilip tek bir statü üzerinden aylık bağlanması işlemidir.

Devlet memurları, sigortalı hizmetleri, devlet memurluğuna başlangıç tarihi itibariyle birleştirmeye tabi tutmalıdır. Özellikle 5434'e tabi memurlar, özel sektör sürelerini emekliliğe yakın birleştirmeye tabi tutarsa; intibak işlemi kişinin devlet memurluğuna başlangıç tarihi itibariyle yapılarak hesaplanacağını ve eksik kesinti tutarları faiziyle birlikte devlet memurunun payına düşen kısmı devlet memurundan, kurumun payına düşen kısmı da ilgili kurumdan faiziyle birlikte Sosyal Güvenlik Kurumunca tahsil edilmesi hususu unutulmamalıdır.

Hem 5434 e, Hem 5510 a tabi memurlar özel sektör sürelerini birleştirmek zorunda mıdırlar?

Özellikle 5434 sayılı Kanun kapsamındaki memurlarda "kazanılmış hak aylığı" ve "emekli keseneğine esas aylığı" olmak üzere iki kavram bulunmaktadır.

Devlet memurluğuna başlamadan önce kişilerin sigortalı veya esnaf olarak geçen hizmetlerinin bulunması mümkündür.

Özel sektör hizmetlerinin tümü "kazanılmış hak aylığında" değerlendirilmemektedir. Ama kazanılmış hak aylığında değerlendirilmeyen süreler "emekliliğine esas aylığı" nda değerlendirilmektedir.

Diğer taraftan, işçi veya esnaf olarak çalıştıktan sonra memuriyete girenlerin, bu sürelerini kurumlarına bildirmesi gerekmektedir. Kurumlarca da kişinin sigortalı çalışmaları var mı yok mu ilgililerden öğrenilmesi gerekmektedir.

Hizmetlerin göreve başlangıç tarihi itibariyle birleştirmeye tabi tutulması durumunda, devlet memurunun emekli keseneğine esas derece ve kademesi yükselecek, bu halde de memurdan yapılacak Sosyal Güvenlik Kurumu kesinti tutarı (hizmet süresine göre) az da olsa artacaktır.

5510 a tabi memurlarda ise intibak işlemine göre Sosyal Güvenlik Kurumu prim kesintisi tespiti yapılmaz, bunlar hakkında prime esas kazanç tutarları ne ise bu tutarlar üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumu kesintileri yapılır. Hizmetler bütünleştiğinde Sosyal Güvenlik Kurumu prim kesintileri artmaz, memurlardan bir kesinti söz konusu olmaz.

Bazı durumlarda memurlar zaten öğrenim durumları itibariyle yükselebilecekleri dereceye geldiklerini, bunun için de işçi veya esnaf olarak geçen sürelerinin birleştirilmesine gerek olmadığı düşüncesinde olurlar, ancak bu düşünce yanlış bir düşünce olmakta, bu süreler her durumda bütünleşmeye tabi hizmetler olmaktadır. Bu süreler sadece intibak işleminde değil hizmet işleminde de kullanılması zorunlu olan sürelerdir. Yani, bütünleşme işlemi yapılmaması durumunda, özel veya kamu sektöründe işçi statüsünde veya esnaf olarak geçen hizmetleri esas alınmadan memurun hangi tarihte emekli olacağı, hangi yaşa tabi olacağı (23/05/2002 tarihinden önceki çalışılmış hizmetleri olan ve bu tarih itibariyle en az 3 tam hizmet yılı olanlar içindir. Bu tarih itibariyle en az 3 tam hizmet yılı olmayanlar veya 8 Eylül 1999 sonrası çalışmaya başlayanlardan kadın ise 58 erkek ise 60 yaşa tabi olmaktadırlar), hangi intibak işlemine tabi tutulacağı, hangi sürelerine emekli aylığı ve emekli ikramiyesi ödeneceği hangi hizmetlerinden emekli aylığı hesaplanacağı vb. gibi konularda memurların emeklilik öncesinde belirsizlik yaşamalarını da ortaya çıkaracağını, değerlendirmekteyiz.

Ayrıca, özellikle 5434 e tabi memurlar, özel sektör sürelerini emekliliğe yakın birleştirmeye tabi tutulmasını tercih ederlerse; intibak işlemi kişinin devlet memurluğuna başlangıç tarihi itibariyle yapılarak hesaplanacak ve kesinti tutarları faiziyle birlikte devlet memurunun payına düşen kısmı devlet memurundan, kurumun payına düşen kısmı da ilgili kurumdan faiziyle birlikte Sosyal Güvenlik Kurumunca tahsil edilmesi işlemini getireceğini söyleyebiliriz.

İşçi veya esnaf olarak geçen sürelerin intibak işleminde değerlendirilmesi gerektiği 5434 sayılı Kanun Ek Madde 18 hükmünde, prim kesintilerinin zamanında Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderilmemesi halinde faiz tutarının da eklenmesi gerektiği konusu da Madde 17 hükmünde belirtilmiştir.

Bu bağlamda, her ne kadar hizmet bütünleşmesinde kişilerin zorlanamayacağı yönünde yargı kararları bulunsa da, bu kararların uygulama alanına göre, yani kişilerin durumlarına göre değerlendirilmesi gerektiğini, memurların işçi veya esnaf olarak geçen sürelerinin memurluk hizmetine başlamaları durumunda hizmet bütünleşmesinin yapılması gerektiğini, yapılmaması halinde memur aleyhine olabilecek durumların ortaya çıkabileceğini, değerlendirmekteyiz. Dolayısıyla, memurluğa başlamadan önce 3 ay, 1 yıl, 12 yıl, 13 yıl vb. gibi işçi veya esnaflık hizmeti olanların memurluğa başladıklarında hem kendilerinin hem de Kurumların hizmet bütünleşme işlemlerine öncelik vermelerinde fayda gördüğümüzü değerlendirmekteyiz.

Ayrıca, hem 5434, hem de 5510 sayılı Kanuna tabi memurların özel sektör sürelerini göreve başladıkları andan itibaren yaptırmaları veya Kurumlarca yapılması halinde, bu durum emeklilik aşamasında memur lehine olacak ve herhangi bir pürüz çıkmadan emeklilik aşamasının hız kazandırılarak sonuçlanmasını getireceğini değerlendirmekteyiz.

Özetle, hem kurumların hem de şahısların; işçi veya esnaflık statüsünde geçen hizmetlerini devlet memurluğuna başlangıç tarihi itibariyle birleştirmeye tabi tutması konusunda gerekli işlemleri yapmasında fayda gördüğümüzü, değerlendirmekteyiz.

Sonuç bağlamında durumunuzla ilgili değerlendirmemiz şu şekildedir;

Memurluğa başlamadan önceki sigortalı hizmet sürelerinizi bütünleştirdiğinizde görev aylıklarınıza bir artısının olmayacağını, Ancak, memurluğa başlamadan önceki sigortalı hizmet sürelerinizi 60 yaşınızı beklemeden yani emekliliğinizden önce bütünleştirmenizi, bu süreler için muhtemelen az da olsa bir SGK fark kesintisinin de ortaya çıkabileceğini (bu hesaplamayı Kurumunuzdan yaptırabilirsiniz), bu sürelerin sizin emekli aylığı bağlanmasındaki esas hizmet sürelerinize eklenmesi gerektiğini ve emekli aylık bağlama oranınızı da artıracağını, değerlendirmekteyiz. Ancak, 23/05/2002 tarihine kadar olan toplam hizmet süreniz en az 3 tam yıl veya daha fazla olmadığını anladığımızdan, 60 yaşın dolumu olan emeklilik yaşınızın daha önceye alınmasını sağlamayacağını da söyleyebiliriz.

Tavsiyemiz, 5434 e tabi memur olmanız nedeniyle işçilik sürelerinizi emeklilik öncesinde bütünleşmesini sağlamanız olacaktır.

Hizmetlerin zorunlu olarak birleştirilip birleştirilemeyeceği hakkındaki genel değerlendirmelerimiz:

2829 sayılı hizmetlerin bütünleşmesini sağlayan Kanunun;

4 üncü maddesi; "Kurumlara tabi çeşitli işlerde çalışmış olanların hizmet süreleri, aynı tarihlere rastlamamak kaydıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasına hak kazanıldığında birleştirilir. Ancak, hizmet süreleri toplamının aylık bağlanmasına yeterli olmaması halinde, bu Kanun hükümleri uygulanmaz."

8 inci maddesi; "Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir."

5434'e tabi memurların farklı statülerde geçen (işçi, esnaf) hizmetlerinin emekli keseneğine esas derece ve kademe aylıklarında tespit edileceğini belirleyen Ek Madde 17 ve Ek Madde 18 hükümleri de;

"Ek Madde 17 - .

Ayrıca, Sosyal Sigortalar Kanunlarına tabi olarak geçmiş ve sigorta primi ödenmiş sürelerinin her yıl bir kademe ilerlemesine ve tahsil durumlarına göre her 3, 4 veya 5 yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde, emeklilik keseneğine esas derece ve kademe aylıkları tespit edilir.(2)(3)

Ancak, bu suretle bulunacak emeklilik keseneğine esas aylıkları, fiilen aldıkları aylık, ücret veya ödeneklerinden fazla olamayacağı gibi tahsil durumları itibariyle, Personel Kanunlarına göre yükselebilecekleri derecelerin son kademe aylıklarından da fazla olamaz.

Şu kadar ki, sigorta primi ödenmek suretiyle geçen sürelerin değerlendirilmesinde, daha önce herhangi bir şekilde değerlendirilmiş veya 18 yaşından önce geçen veyahut intibakın yapıldığı tarihteki tahsil derecelerinden daha aşağı bir tahsil derecesinde sigorta primi ödenmek suretiyle geçirdikleri süreler dikkate alınmaz."

"Ek Madde 18 - Sosyal Sigortalar Kanununa tabi görevlerde bulunduktan sonra iştirakçi olanların, emeklilik keseneklerine, Personel Kanunları gereğince kazanılmış hak olarak aldıkları derece ve kademe aylıkları üzerine, sigorta primi ödemek suretiyle geçirdikleri sürelerin, her yılı bir kademe ilerlemesine ve tahsil durumlarına göre her 2, 3, 4 veya 5 yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde eklenerek bulunacak derece ve kademe aylığı esas alınır.

Bunların, Personel Kanunlarına göre kazanılmış hak olarak aldıkları kademelerin ilerletildiği veya derecelerin yükseltildiği sürece, emeklilik keseneğine esas kademeleri ilerletilir ve dereceleri yükseltilir. .

Sigorta primi ödemek suretiyle geçen sürelerin, Personel Kanunları hükümlerine göre, memuriyette geçmiş sayılmak suretiyle, kazanılmış hak derece ve kademelerinin tespitinde değerlendirilen kısımları, bu madde uyarınca, emeklilik keseneğine esas aylığın tespitinde ayrıca nazara alınmaz." Şeklinde olmaktadır.

Ayrıca, 5434 sayılı Kanun Madde 17 hükmünde de SGK primlerinin zamanında gönderilmemesi halinde faiz işletileceği belirtilmiştir.

Tüm bu hükümlere bakıldığında, her ne kadar 2829 sayılı Kanunda hizmet bütünleşmesinin aylık bağlanmasına hak kazanıldığında birleştirileceği belirtilmiş ise de, 5434 sayılı Kanun hükümlerinde memurların farklı statülerde geçen sürelerin göreve başladıkları tarihten itibaren intibak işlemine tabi tutulması gerektiği belirtilmiş, dolayısıyla intibak işlemi yapılabilmesi için de hizmetlerin bütünleşmesi bir zorunluluk olduğunu ortaya koyduğunu, ayrıca hizmet bütünleşmesi yapılmadan 2829 sayılı Kanun Madde 8 hükmü karşısında aylık bağlanacak mevzuatın da değişebileceğini, değerlendirmekteyiz.

Sonuç bağlamında; yargı kararlarında ve tavsiye kararlarında hizmet bütünleşmesinin zorunlu olmadığı şeklinde sonuçlar ortaya konmakta ise de, hizmetlerin bütünleşmesinin memurluğa başladıktan itibaren yapılması gerektiğini, hizmetlerin bütünleşmesinin zorunlu olmadığı hallerin ise son 7 yıl hizmet kuralının da dikkate alınarak kişilerin durumlarına göre (bağ-kur prim borcu vb. gibi) değerlendirilmesi gerektiğini, değerlendirmekteyiz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber