Mahkeme: Polislik üniforma ve silahtan ibaret değildir, bir insanlık ve uygarlık mesleğidir

Danıştay 2. Dairesi, polis memuru olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-g. maddesi gereğince "memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak" fiilini işlediğinden bahisle devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun işlemini hukuka uygun buldu.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 30 Mayıs 2024 14:00, Son Güncelleme : 27 Mayıs 2024 09:18
Mahkeme: Polislik üniforma ve silahtan ibaret değildir, bir insanlık ve uygarlık  mesleğidir

İlk derece mahkemesince polislik mesleğine ilişkin değerlendirme yapılarak ilgilinin atılması hukuka uygun bulundu

Davacının sabit olan eyleminin, polislik mesleğiyle bağdaşmayacağı, zira polislik mesleğinin yalnızca üniforma ve silahtan ibaret bir görev olmadığı, polislik mesleğinin her şeyden önce bir insanlık ve uygarlık mesleği olduğu, polislik mesleğinin temelinde iyilik etme, haksızlığı önleme, yol gösterme ve yardım etmenin olduğu, polislik mesleğinin ilk amacının kamu güvenliği ve huzurunun sağlanması olduğu, ancak davacının meslektaşının eşiyle toplumca kabul edilmesi beklenemeyen bir ilişki içerisinde olduğunun sabit olduğu, bunun yanında diğer polis arkadaşlarının eşlerine de sosyal paylaşım siteleri üzerinden arkadaşlık isteği gönderdiği, ayrıca sürekli kullandığı telefonlardan biri ile normal görüşmeler yaptığı diğeri telefonu ise sadece bayanlarla görüşmek için kullandığı dikkate alındığında işlem hukuka uygundur.

Danıştay 5. Dairesi bu kararı bozmuştu. Gerekçe olarak, "polis eşinin davacıdan şikayetçi olmaması üzerine ceza mahkemesince soruşturma ve kovuşturmaya başlanmadığı" gösterilmiştir.

Danıştay 2. Dairesi ise ilk derece mahkemesi ise idare mahkemesi kararını hukuka uygun bularak karar düzeltme istemini kabul eti.

T.C.
DANIŞTAY
İKİNCİ DAİRE
Esas No: 2021/7584
Karar No: 2023/3861

İSTEMİN KONUSU:
Danıştay Beşinci Dairesinin 27/12/2017 günlü, E:2016/42179, K:2017/25198 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem:
Dava, . İl Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-g. maddesi gereğince "memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak" fiilini işlediğinden bahisle devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun. günlü, . sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
. İdare Mahkemesinin. günlü, E:., K:. sayılı kararıyla; davacının sabit olan eyleminin, polislik mesleğiyle bağdaşmayacağı, zira polislik mesleğinin yalnızca üniforma ve silahtan ibaret bir görev olmadığı, polislik mesleğinin her şeyden önce bir insanlık ve uygarlık mesleği olduğu, polislik mesleğinin temelinde iyilik etme, haksızlığı önleme, yol gösterme ve yardım etmenin olduğu, polislik mesleğinin ilk amacının kamu güvenliği ve huzurunun sağlanması olduğu, ancak davacının meslektaşının eşiyle toplumca kabul edilmesi beklenemeyen bir ilişki içerisinde olduğunun sabit olduğu, bunun yanında diğer polis arkadaşlarının eşlerine de sosyal paylaşım siteleri üzerinden arkadaşlık isteği gönderdiği, ayrıca sürekli kullandığı telefonlardan biri ile normal görüşmeler yaptığı diğeri telefonu ise sadece bayanlarla görüşmek için kullandığı, davacının polis memuru olduğu ve polislik mesleğinin arz ettiği önem ve nitelikler dikkate alındığında davacının eyleminin memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak kapsamında olduğu kanaatine varıldığından, anılan eylemin karşılığı olarak Devlet memurluğundan çıkarılması cezasıyla tecziye edilmesine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Daire Kararının Özeti:
Davacının temyiz başvurusu üzerine, Danıştay Beşinci Dairesince verilen karar düzeltme istemine konu kararla; incelenmekte olan uyuşmazlıkta, davalı idarece işlemin sebep unsuru olarak gösterilen fiillerin, "memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak" hükmü kapsamında görülerek dava konusu disiplin cezasının verildiği anlaşılmakta ise de davacının iş arkadaşı ... ve eşi ..'nın davacıdan şikayetçi olmaması üzerine ceza mahkemesince soruşturma ve kovuşturmaya başlanmadığı dikkate alındığında, davacının meslektaşının eşi ile arkadaşlık boyutunu aşan bir ilişki çerçevesinde görüşmesi şeklindeki fiillerinin yüz kızartıcı ve utanç verici suç olarak nitelendirilmesinin mümkün görülmediği gerekçesiyle İdare Mahkemesi kararı bozulmuştur.

KARAR DÜZELTME TALEBİNDE
BULUNANIN İDDİALARI: Davalı idare tarafından; davacının meslektaşının eşi ile arkadaşlık boyutu dışında ilişkide bulunmuş olmasının anılan suçu işlediğini sabit kıldığı, memur sıfatı taşıyan ve kamu hizmetinin personel unsurunu oluşturan kişilere toplumun güven duymasının bireylerin idareye olan güvenini artıracağı, davacı hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmamış olmasının disiplin kovuşturmasına engel olmayacağı ve dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI:
Düzeltilmesi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK H KİMİ : .
DÜŞÜNCESİ: Karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Beşinci Dairesince verilen karar kaldırılarak, İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, davalı idarenin karar düzeltme isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulmasına dair Danıştay Beşinci Dairesinin 27/12/2017 günlü, E:2016/42179, K:2017/25198 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE;
2. . İdare Mahkemesince verilen. günlü, E:., K:. sayılı kararın ONANMASINA;
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına ve kararın düzeltilmesi aşamasında davalı idare tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 04/07/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Davalı idare tarafından karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar, 2577 sayılı Yasa'nın 54. maddesinde sayılan nedenlere uymayıp, Danıştay Beşinci Dairesinin 27/12/2017 günlü, E:2016/42179, K:2017/25198 sayılı kararının kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, davalı idarenin kararın düzeltilmesi isteminin reddedilmesi gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber