Geç biten tazminat davasına AİHM'den 10 bin euro ceza
İZMİR Barosu avukatlarından, bir çocuk annesi 39 yaşındaki Resmiye Barlas Törün'ün, geçirdiği kaza sonrası açtığı tazminat davasının geç bitmesi nedeniyle başvurduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM), Türkiye Devleti'ni 10 bin Euro tazminat ödemeye mahkum etti.
Avukat Resmiye Barlas Törün'ün yaşamını altüst eden olay İzmir'in Torbalı İlçesi'nde 1994 yılında gece meydana geldi. Selçuk'ta oturan ailesini ziyaret için eşi Mesut Törün ve yanında bulunanan, o zaman 8 aylık olan kızı ile yola çıkan Törün'ün otomobili, Torbalı yakınlarında mıcır dökülen yola girdi. Mıcırların aracın altına vurması üzerine Resmiye Barlas Törün, eşi Mesut'la kontrol etmek için araçtan indi. Bu sırada arkadan gelen Salim Eşiyok yötemindeki otomobil, Törün çiftinin otomobiline arkadan çarptı. Aracın arka kısmında bulunan avukat Resmiye Barlas Törün, iki otomobil arasında sıkıştı. Hastaneye kaldırılan Törün'ün sol bacağı kangren tehlikesi yüzünden dizinin üstünden kesilip, protez takıldı.
TAZMİNAT DAVASI 11 YIL SÜRDÜ, PARASININ TAMAMINI ALAMADI
Avukat Resmiye Barlas Törün, kendisine çarpan araç sahibi Salim Eşiyok'a karşı 202 bin TL'lik tazminat davası açtı. Avukat Törün 1996'da açtığı dava, 4 ayrı bilirkişinin 4 ayrı raporu yüzünden, 11 yıl sonra 2007'de sonuçlandı. Kaza sonrası bir bacağı kesilen, şimdi protezle yaşamını sürdüren Törün'e, Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki dava sonunda, 65 bin lira tazminat ödenmesine karar verildi. Bu para yasal faiziyle birlikte 600 bin lirayı buldu. Kazandığı tazminatın bir kısmını alabilen Resmiye Barlas Törün, geri kalanını almak için, son çare olarak dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e başvurdu. Parasını tahsil etmek için bugüne kadar tüm yasal yolları denediğini, ancak karşı tarafın avukatının oyunları yüzünden bunu başaramadığını dile getirdi. Sezer'in talimatıyla inceleme başlatıldı.
AVUKAT OLMASAM UĞRAŞAMAZDIM
Avukat Resmiye Barlas Törün, her önüne gelen bilirkişi olmamaması gerektiğini belirterek yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Eğer ben avukat olmasaydım, bu davayla bu kadar uğraşamazdım. Şimdi belli bir oranda tazminat alacağım ama, bu benim kopan ayağımı geri getirmez. Meslek yaşamımda 11 sene geriye gittim. Her 5yılda bir protezin değişmesi gerekiyor. Maddi imkanım da buna elvermiyor. Bir protez 22 bin Euro. Bilirkişiler trafik cezasını ve yasalarını iyi bilmeli. Bizim ceza davasında 4 hakim değişti. Bu da kararın verilmesinde büyük etken oldu. Davacı olmamam için karşı taraftan ölüm tehditleri aldım. Sokağımda gece 3 kişi silahla yakalandı. Davanın duruşmaları devam ederken İstanbul Adli Tıp Kurumu bilirkişisinin yaptığı incelemede bize 8'de 5, karşı tarafa da 8'de 3 kusur verildi. Adli Tıp Kurumu'nun verdiği rapor gözönüne alınarak, ceza davası karşı tarafın beraatiyle sonuçlandı. 202 milyar liralık tazminat davasında da mahkeme 2 kez bilirkişi raporu istedi. Karadeniz Teknik Üniversitesi bilirkişi heyeti bana çarpan şoföre 8'de 8, Karayolları Trafik İthisas Dairesi'nde yapılan başka bir bilirkişi incelemesinde de yine karşı tarafa 8'de 7 kusur verildi."
AHİM'E BAŞVURDU
Resmiye Barlas Törün, farklı bilirkişi raporları ve davanın geç bitmesi nedeniyle AHİM'e başvurdu. Törün, başvuru dilekçesinde, yargıdaki tıkanıklığın giderilmesi, yasal ve idari yönlerin düzeltilmesini istedi.
AHİM'e başvurusunun kabul edildiğini belirten Resmiye Barlas Törün, "Davaya bakacak olan 2'inci Daire hem benden, hem de Türkiye Devleti'nden 'dostane çözüm' adı altında son taleplerimizi istedi. Ben de daha önce belirttiğim gibi 'Yargıdaki tıkanıklığın giderilmesi. Yasal ve idari yönlerin düzeltilmesini' talep ettim. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye Devleti'ni sadece 'Davanın geç bitmesi, haksızlık ve adil yargılanmama'dan dolayı 10 bin Euro tazminat ödemeye mahkum etti' dedi.
ALACAĞIM VAR
Kendisine çarpan sürücünün varlıklarını başkasına satmasından ve davanın geç bitmesinden dolayı bazı malların üzerindeki ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılması nedeniyle, kalan 100 bin TL tazminat parasını alamadığını öne süren Resmiye Barlas Törün, "AHİM'deki dava benim taleplerim doğrultusunda sonuçlanmadı. Eğer istediğim gibi sonuçlansaydı, benim gibi aynı durumda olan kişilerin önü açılacaktı. Ben artık hayatımı zor şekilde sürdürüyorum. Beni bu hale getirenleri vicdanları ile başbaşa bırakıyorum" diye konuştu.
VAKIF KURDU
Bu arada Törün'ün, hukuk mücadelesini sürdürürken kızkardeşinin eşi de trafik kazasında ölünce kendisini trafik canavarıyla mücadeleye adadığı da ortaya çıktı. Bir grup makine mühendisiyle Trafik Güvenliği Vakfı'nı kuran Törün, halkın bilinçlenmesi için çalışıyor.