Kamu Finansmanı tasarısı yasalaştı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 03 Nisan 2013 19:40, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58

Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı.

GENEL KRUL'DAN NOTLAR

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, yatırımların ve istihdamın teşvikine ilişkin yasanın uygulamasının 2012 yılı sonunda bittiğini ifade ederek, bunu ikame edecek ve mahsurlarını da giderecek yeni bir istihdam teşvik düzenlemesini gelecek günlerde Meclis'e sunacaklarını kaydetti.

TBMM Genel Kurulu'nda, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetimi Hakkında Kanun Tasarısı'nın 2. bölümü üzerindeki görüşmeler sürüyor.

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, AK Parti iktidarı döneminde Ziraat Bankası'nın verdiği bir kredinin battığını öne sürdü.

Çiftçiye kredi vermesi gereken Ziraat Bankası'nın, 285 milyon Avroluk krediyi İstanbul'da bir alışveriş merkezi için tahsis ettiğini iddia eden Erdoğdu, ''Bu tesisin kapısında şu anda kilit vardır ve el değiştirmesine yönelik de baskı olduğu iddiası vardır'' dedi.

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Babacan, kira sertifikalarının dünyada gittikçe yaygınlaşan borçlanma enstrümanı olduğunu; İngiltere, Almanya gibi Batı ülkelerinde gittikçe yaygınlaştığını söyledi.

Bu borçlanmanın klasik borçlanmadan farkının, borçlanmayla ilgili bir varlık göstermek gerektiğini belirten Babacan, ''Sadece geçen yıl 120 milyar dolarlık yeni ihraç söz konusu oldu, şimdiye kadarki toplam rakam da 400 milyar dolara ulaşmış durumda'' dedi.

Babacan, bu modelin çalışabilmesi için varlık kiralama şirketi gerektiğini ifade ederek, ''Yani gayrimenkullerin tapusunun, kira sertifikasının dönemi boyunca varlık kiralama şirketine devredilmesi gerekiyor. Ancak bu varlık kiralama şirketimiz, yüzde yüz Hazine'nin sahip olduğu bir şirket. Bu kurduğumuz yapı, hem uluslararası hukuk açısından hem de finansman yöntemi açısından son derece uygun bulundu ki geçen yıl 1,5 milyar dolarlık yapmış olduğumuz uluslararası ihraca 8-9 milyar dolarlık talep oluştu. Geçen yıl ve bu yıl iç piyasada toplam 3,1 milyar TL'lik kira sertifikası ihracı gerçekleştirmiş olduk'' diye konuştu.

5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un daha çok istihdamı teşvik eden yasa olduğunu anımsatan Babacan, şöyle konuştu:

''Bu yasanın 49 ilde uygulanma şekline baktığımızda, yeni yatırım olmasa dahi bir istihdam teşviki haline gelmiş durumda. 2012 yılı sonunda 5084 uygulaması bitti. Bunu ikame edecek ve mahsurlarını da giderecek yeni bir istihdam teşvik düzenlemesini de önümüzdeki günlerde Hükümet olarak Meclis'e sunacağız. Bu düzenlemede sosyoekonomik gelişmişlik endeksine göre farklı sürelerde veya oranlarda sosyal güvenlik primini Hazine'nin sübvanse etmesiyle ilgili bir düzenleme olacak bu. Bu konudaki yetkiyi de Bakanlar Kurulu'na almak istiyoruz. Belki her yıl bölgeden bölgeye, durumdan duruma farklı uygulamalar gerekebilir diye Bakanlar Kurulu'nun yetkisini de... Yeni bir istihdam teşvik uygulaması olarak bunu çok yakında Meclis gündemine getireceğiz.''

Başbakan Yardımcısı Babacan, Vakıfbank ile ilgili bir soru üzerine, bir banka halka açıldıktan ve halk bankaya ortak edildikten sonra sadece o bankaya özel ilave bir vergi getirir gibi yüzde 10'luk bir yük getirmenin prensipte de çok doğru olmadığını düşündüğünü söyledi.

Babacan, ''Son 10 yılda TBMM'nin kabul ettiği yasaların yüzde 100'ünün, tamamının isabetli olduğu iddiasında değilim, olabiliyor. Hatalar fark edildiğinde düzeltilmesi de doğal bir şey. Burada ileriye doğru doğrusunu yapıyoruz ve yüzde 10 yükümlülüğünü kaldırmış oluyoruz. Madem doğrusu bu, demek ki bu doğruyu geçmişe doğru da uygulayalım, herhangi bir boşluk kalmasın'' dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda, ''temel kanun'' olarak ele alınan tasarının ikinci bölümündeki maddeler üzerinde verilen önergeler görüşüldü.

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, önergesi üzerinde yaptığı konuşmada, Halkbank'ın esnafın bankası olduğunu belirterek, verdiği kredilerle ilgili iddialar olduğunu söyledi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'a, ''Siz bu bankayı yönetmekle sorumlu Başbakan Yardımcısısınız'' diyen Erdoğdu, şöyle konuştu:

''Nasıl oluyor da kamu bankası, teminat kalitesi yüksek olan ve bir işadamının da kefalet verdiği kredide, 70-75 milyonluk bir alacağı ne hakla 15 milyon dolara bir şirkete satıyor- Daha sonra bu şirket, kendi ihalesine yine kendi yavru şirketlerini koyarak ve bunu da gizlemeye çalışarak nasıl yapabildi? Siz iktidara geldiğinizde bu bankalar için neler söylediniz. Ben Hazine'de çalışıyordum. Halkbank'ta bundan çok daha hafif olaylar vardı Yüce Divan'a gitti. Gerçekten çok ayıptır, çok üzücüdür. Umuyorum ki gerçek kamu denetçileri, bunu inceleyecek ve Halkbank yönetimi bu işlemden sonra görevden alınacaktır.''

Türk Telekom özelleştirmesine işaret eden Erdoğdu, yasanın açık hükmüne rağmen şirketin değerleme raporunun açıklanmama gerekçesini sordu. ''Satılan hiçbir varlığımızın değerleme raporu açıklanmıyor'' diyen Eydoğdu, Türk Telekom özelleştirmesinin 25 yıllığına imtiyaz kiralama yöntemiyle yapıldığını kaydetti.

Telekom'un 25 yıl sonra altyapısıyla birlikte devlete geri döneceğini belirten Erdoğdu, şunları kaydetti:

''Telekom; 25 yıllığına emanet ettiğimiz bir kurum. Gazetelerde, bu kurumu kurduğumuzda tahsis ettiğimiz arazilerin satıldığını görüyoruz. Kiralanmış, devredilecek gayrimenkulün mal varlıkları hangi hak ve cesaretle satılıyor- Bunu Cumhurbaşkanlığı'na bağlı Devlet Denetleme Kurulu soruyor. Telekom şirketinin sahipleri, gözümüzün içine baka baka gayrimenkulleri satıyor. Buna izin veremezsiniz Sayın Bakan. Sadece bunlar mı satılıyor- Telekom'u satarken bir sürü yatırım şartı koyduk. Telekom yapılırken çok kıymetli bakır kablolarla döşedik ülkenin altını. Bugün bu bakır kablolar çıkarılıyor. Telekom bunu çıkarıyor, çok daha ucuz fiberoptik yatırımı yapıyor. Bakır kabloların parası ne oluyor- Bir kentten 15-20 milyonluk bakır kablo çıkarılıyor. Bunlar ne oluyor- Bugün çalışanların, işçilerin lehine bir yasa çıkarılmıyor.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber