Kart soygunundan kurtulma yolları

Haber Giriş : 25 Ocak 2007 13:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Bankaların hesap ve kartlardan yaptığı kesintiler tüketicileri bezdirdi. Bankaların bu yolla promosyon masraflarını çıkardığını açıklayan uzmanlar yapılması gerekeni anlattı:

Son günlerde banka hesaplarından ve kredi kartlarından hizmet bedeli adı altında yapılan kesintiler tüketici şikayetleri arasında ilk sırada yer alıyor. Peki bu soygundan kurtulmak için ne yapılabilir. Uzmanlarından öneriler:

Tüketici Hakları Merkezi Genel Başkan Yardımcısı ve Hukuk Komitesi Başkanı Avukat Faruk Hançer, ?Derneğe ulaşan tüketici şikayetlerinin büyük bir bölümünün banka ve kredi kartlarından alınan kullanım, hizmet, kart bedeli gibi isimler altında tahsil edilen fahiş kesintiler olduğuna dikkat çeken Hançer, "Şikayetlerin tamamında bankaların tüketicileri yeterli derecede bilgilendirmediği ve mağdur ettiği sonucu çıkıyor" şeklinde konuştu.

PROMOSYONUN FATURASI TÜKETİCİYE

Hançer şöyle konuştu:

"Seyyar satıcı edasıyla köşe başlarında promosyon karşılığı kredi kartı dağıtan bankalar, bugün ise değişik isimler adı altında promosyon bedellerini tahsil etmeye çalışmaktadır. Ayak üstü yapılan sözleşmelerin bir suretinin tüketiciye verilmemesi, nadir de olsa son yasal düzenleme ile birlikte verilen sözleşmelerde de böyle bir bedelin bulunmadığı, belirtilenlerde ise miktarın neye göre belirlendiğinin anlaşılamadığı merkezimizin Hukuk Komitesi tarafından yapılan araştırmalar neticesinde ortaya konmuştur."

Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun Sözleşmedeki Haksız Şartlar başlığı ile verilen 6. Maddesi'nin bankaların bu uygulamayı yapmasına engel olduğunu vurgulayan Hançer, ?Satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır" dedi.

Bu haksız şartların tüketici için bağlayıcı olmadığını belirten Hançer, "Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir? hükmünü getirmiştir. Kanun gayet açık ve nettir. Bankalar tarafından hazırlanan tek taraflı sözleşmedeki bu ve benzeri bedeller geçersizdir ve haksız olarak talep edilmektedir. Öte yandan alınan söz konusu bedelin nasıl ve neye göre tespit edildiği ise muammadır. En önemlisi hangi bankaların bu bedelleri hangi hizmet karşılığında istediği ise meçhuldür" şeklinde konuştu.

HAKEM HEYETİNE BAŞVURUN

Hançer bazı bankaların itiraz eden tüketicilerden müşteri kaybetmemek için tahsilat yapmamasının da uygulamadaki keyfiliği gösterdiğini söyledi.

Hançer, mağdur vatandaşları, Tüketici Hakları Merkezi TÜ-MER'in resmi internet sitesi www.tuketicimerkezi.org ve www.tumer.org sitelerinde tüketici hakları uzmanları ile hukukçular tarafından hazırlanan, yalnızca şahsi bilgilerin girilmesi ile yazıcıdan çıktı almayı sağlayacak kadar kolaylaştıran ?online dilekçe?leri doldurularak, Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri'ne başvuruya davet ediyoruz? dedi.

İtiraz eden kurtuluyor

Bankalar, kullandığımız kredi kartlarından 35 YTL'ye varan yıllık üyelik ücreti alıyor. Sözleşmelerde olmayan bu kesintiye itiraz edenler, parasını kurtarıyor

Bankaların gerek maaş gerekse diğer hesaplarımızdan kestiği 'Hesap İşletim Ücreti'ni dün anlatmıştık. Yıllık 5 katrilyon liraya yakın hasılata yol açan bu paralar, bizim isteğimiz dışında hesaplarımızdan alınıyor. Hesabımızda para yoksa da ilk para yatırdığımızda anda kesinti yapılıyor. Bu yüzden dikkatli olmanızda fayda var. Dün telefonlarım hiç susmadı. Çok fazla mağdur olduğu ortada. Sanırız gerek BDDK, gerekse Bankalar Birliği bir çözüm bulacaktır.

En az 750 trilyon

Bugün yine benzer bir konuyu hatırlatmak istiyorum. O da kredi kartlarından yıllık olarak alınan aidatlar. Her kredi kartı kullanıcısından yıllık 25-35 YTL arasında para kesiliyor. Bu aidatlar, tüketicilerin hesap özetlerine yansıtılıyor ve ödenmemesi durumunda faiz işletiliyor. Bankalar paranın kredi kartı işlemlerinin karşılığı olarak alındığını söylüyor. Oysa zaten kart kullanıcıları ve üye işyerleri her kullanımla ilgili faiz ve komisyonları ödüyor. Alınan paranın haksızlığı ortada. Kredi kartı aidatlarıyla ilgili rakamların yüksekliği dudak uçuklatıyor. Türkiye'de 30 milyonun üzerinde kredi kartı kullanıcısı var. Yıllık 5 YTL alındığı düşünülürse, bankaların hasılatı 750 milyon YTL'yi (750 trilyon lira) buluyor.

Tehdit işe yaradı

Bu konuda beni arayan bazı tüketiciler bankaları kartlarını kapatmakla tehdit ettiklerini, bunun üzerine paralarının iade edildiğini bile anlatıyor. Kimi bankalar ise "750 YTL alışveriş yapın, almayalım" türünden cevaplar veriyor. Bu da uygulamanın keyfiliğini ortaya koyuyor. Sistem "Kimden alabilirsen al" mantığıyla yürüyor. Hesap İşletim Ücreti'nde de bankalar bazı müşterilerini muaf tutabiliyor. Bu yüzden bu 2 konunun da Bankalar birliği ve BDDK tarafından açıklığa kavuşturulması gerekiyor. Bir kurala bağlanır ve sözleşmelere de konulursa, tüketiciler sürprizler yaşamaz.

'Ses çıkaran parayı aldı'

Kredi kartı aidatlarıyla ilgili bir çalışma başlatan Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Bülent Deniz, netice aldıklarını belirtiyor. Deniz, bu konuda kendisi dahil şikayetçi olan üyelerinin bankalara itiraz dilekçesi gönderdiğini ve aidatların geri ödendiğini söylüyor ama bir ayrıntıya dikkat çekiyor: "Bu ödemeler genele yaygınlaştırılamıyor. Sadece itiraz edenlere ödeniyor. İtiraz etmeyenlerden paralar alınıyor." Aidatlar ekstrelerle gönderildiği için itiraz ederken ekstreye itiraz gerekiyor. İtirazı yazılı yapmak şart.

Haber

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber