Emekli astsubayın evindeki el bombaları Cumhuriyet'e atılanlar ile aynı...

Derin çetenin karargahında 27 el bombası

Ümraniye'de ele geçen el bombaları emekli astsubay Oktay Y.'ye ait çıktı. Oktay Y.'nin Danıştay saldırısında gözaltına alınan emekli Yüzbaşı'nın yakını olması ve bombaların Alparslan Arslan'ın Cumhuriyet'e attıklarıyla aynı çıkması derin bağlantıyı gündeme getirdi

İSTANBUL polisinin önceki gece Ümraniye'de baskın yaptığı gecekonduda ?derin bir çetenin' cephaneliği ortaya çıkarıldı. Danıştay saldırısını zanlısı Alparslan Arslan'ın Cumhuriyet Gazetesi'ne attığı el bombalarının aynısı ele geçirilirken patlayıcıların, Danıştay saldırısında sanık olarak tutuklanan emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin'e yakın isimlerden astsubay başçavuş Oktay Y.'ye ait olduğu belirlendi.

İHBARLA BAŞLADI

TRABZON Jandarması'nın 156 Jandarma İmdat'a gelen Ümraniye'de bir gecekonduda çok sayıda bomba bulunduğu' ihbarını İstanbul Ümraniye Savcılığı'na iletmesi ve savcılığında ihbarı polise aktarması üzerine önceki gece söz konusu eve baskın düzenlendi. Saat 21.30 sıralarında Ümraniye Çakmak Köprüsü yakınında Kardak Balıkçısı'nın hemen arkasında sarmaşıklarla gizlenmiş tek katlı gecekondunun çatısındaki bir sandıkta 18'i MKE, 6'sı NATO ve 3'ü de Alman yapımı 27 savunma tipi el bombası ve yine MKE yapımı TNT kalıpları ve fünye ele geçirildi. Gözaltına alınan ev sahibi Mehmet D.'nin bombaların Astsubay Oktay Y.'ye ait olduğunu söylemesi üzerine özel kuvvetlerden emekli Astsubay Başçavuş Y. gözaltına alındı.

Astsubay Y. ifadesinde bombaları askeri çöplükten bulduğunu söyleydi; ?Bombaları Hasdal Askeri Kışlası'nın arkasındaki dere yatağında buldum' dedi. Seri numaraları peş peşe olan bombaların askeri kışladan alınmış olma ihtimali üzerinde yoğunlaştırıldı. Bombaların yeni bir siyasi olayda kullanılacağı ihtimali de araştırılıyor.

Mehmet D.'nin Astsubay Y.'nin aktif görev yaptığı dönemde yanında görevli asker olduğu da öğrenildi. Benzin istasyonu sahibi D.'nin?Oktay Y. ile beni yeğenim Ali tanıştırdı' ifadesi üzerine Ali.Y. de gözaltına alındı. Astsubay Oktay Y.'ye ait olduğu öne sürülen bombaların Danıştay saldırısının bir numaralı zanlısı Alparslan Arslan'ın Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırıda kullandığı bombalarla aynı özellikleri taşıdığı ortaya çıktı. Oktay Y.'nin Danıştay saldırısı sonrası olayla bağlantısı olduğu iddiasıyla arandığı sırada Beykoz'da kalbine bıçak saplayarak intihar girişiminde bulunan emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin'i hastanede ziyaret eden kişi olduğu da belirlendi. Y. hastane kapısında, ?Bu bir komplo. Bu abdestle bu namaz kılınmaz. Bu derenin altından çok su akar' diye bağırmasıyla gündeme gelmişti. Y. ayrıca Tekin'in Kadıköy'deki ofisini gazetecilere açarak basın toplantısı düzenlemiş ve şunları söylemişti: ?Muzaffer Tekin vatanını ve milletini seven bir insandı. Danıştay'a yönelik saldırıda kilit isim olarak gösterilmesi onu çok üzdü. Ben adım gibi eminim ki o bu suçlamaları kendisine yediremediği için intihar etmek istedi. O sırada yanında silah olsaydı kesinlikle hayatına son vermiş olacaktı.'

Ümraniye'deki bir gecekonduya düzenlenen operasyonda ele geçirilen 27 adet el bombası ve fünyelerle ilgili olarak gözaltına alınan emekli astsubay Oktay Yıldırım, Danıştay saldırısıyla ilgili olarak çıkarıldığı mahkemece serbest bırakılan Muzaffer Tekin'i ilk tebrik edenlerden biriydi.

Yıldırım, adliye binasının kapısında Tekin'i kucaklayıp yanağından öperken görüntülendiği görüldü. Emekli Astsubay Yıldırım, Kuvay-ı Milliye Derneği'nin katıldığı eylemlerde de sıkça boy gösteriyor ve bu toplantılarda zaman zaman basın açıklaması yapıyordu.

KUVVAİ MİLLİYECİ

OKTAY Y.'nin adı Orhan Pamuk hakkında 301. maddeden açılan davada da geçmişti. Astsubay Y., Pamuk hakkındaki tazminat davasının reddinden sonra Büyük Hukukçular Birliği üyesi olarak açıklama yapmış, ?Pamuk bu kararla haklılanmıştır. Ululanmıştır' demişti.

Eski özel harpçi malulen emekli Oktay Y.'nin kuvvaimilliye.net internet sitesinde köşe yazarlığı yaptığı da belirlendi. Y.'nin avukatlığını ise Kemal Kerinçsiz başkanı olduğu Büyük Hukukçular Derneği üyelerinden Yıldırım Çavuşoğlu üstlendi. HABER MERKEZİ

YÖK SALDIRGANINA MÜEBBET

ANKARA Cumhuriyet Başsavcılığı Yüksek Öğretim Kurumu'na gelerek Başkan Erdoğan Teziç'e saldırı girişiminde bulunan Nurullah İlgün ile beraberindeki Bülent Askeroğlu'nun ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmalarını talep etti. İddianamede, sanık İlgün'ün ?Silahlı örgüt kurmak ve yönetmek', ?Devletin iç güvenliğini ve kamu düzeninin bozmak amacıyla Anayasa'yı ihlal', ? Terörle Mücadele Kanunu'na muhalefet', ?Adam öldürmeye teşebbüs', ?Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', ?Kamu görevlisinin görevini yapmasını engelleme' ve ?Ruhsatsız silah bulundurma' suçlarından cezalandırılması istendi. Savcılık dört kişinin de ?Silahlı örgüte üyelik'ten yargılanmalarını talep etti.

HÜKÜMETİ DEVİRMEK iÇiN DEVLETTE 25 BİRİM KURULDU

Eski istihbaratçı Orakoğlu Danıştay saldırısı, Dink suikastı gibi eylemlerin bu birimlerce yapıldığını savundu

EMNİYET İstihbarat Dairesi eski Başkanı Bülent Orakoğlu, AK Parti hükümetini devirmek için ?devlet içindeözel çalışma yapan 25 ayrı birim' kurulduğunu önü sürdü. Orakoğlu Timaş Yayanları'ndan çıkan yeni kitabı ?Ankara'da Gölge Oyunları'nda şu iddialarda bulundu:

?Danıştay saldırısını, Atabeyler'i, Küre Operasyonu'nu incelediğinizde aynı adrese ulaşıyorsunuz. Bunların çete ve sivil uzantıları var. Cumhuriyet mitingi de psikolojik harekattı. Hrant Dink cinayeti de bu birimlerden biri tarafından işlendi. Burada hedef, hükümetin iktidardan uzaklaştırılması. Ama tek bir çetenin Türkiye genelinde böyle bir eylemi başlatması ve başarması mümkün değildir. Sayıları onlarca olan bu tür yapılanmaların bir odak tarafından yönetilmesi tehlikelidir.'

DİNK'İ ?BİRİMLER' ÖLDÜRDÜ

DANIŞTAY saldırısıyla ilgili açıklamalarda bulunan Orakoğlu, star'a şunları anlattı: ?Alparslan Arslan'ın Danıştay saldırısını gerçekleştirecek birimin başı olduğu görünüyor. Devlet içinde kontrolden çıkmış, yabancı ülkelerin kontrolünde olduğu anlaşılan bir birimle karşı karşıyayız. Buradaki tuhaflık, eylemlerde birimin başı değil, içindeki biri kullanılır. Danıştay saldırısından sonra bu birimin başka yerlerde çok daha ciddi eylemler yapacağı şüphesi vardı. Arabadan çıkan silahlar, bunun ipuçlarını vermektedir. Bu eylemi yapmak için seçilen asıl tetikçinin, eylem sonrası ortadan kaldırılacağına inanarak son anda vazgeçtiği kanaatindeyim. Arslan da eylemi yapmak zorunda kaldı. Danıştay saldırısı, Hrant Dink olayı, siyasi ve faili meçhul veya faili belli ama arkası belli olmayan cinayetlerde şu vardır: Bir ülkede bir siyasi cinayet işleniyorsa ve bunun arka planı bulunamıyorsa eylem kesinlikle bir servis işidir. Ya bu ülkenin kendi servisidir veya bir dış ülkenin servisidir. Veya sızma şekliyle yapılan bir eylemdir.'

BANA MİT'İ ÖNERDİLER

ÖTE yandan Orakoğlu milliyetçi ve ulusalcı çizgideki küçük bir partinin liderinin askerin desteğiyle hükümeti devirip, başbakan olacağını ve kendisini de önemli bir göreve getireceğini vaat ettiğini önü sürdü. Orakoğlu, altı ay önce gelen bu teklifte kendisine ?MİT Müsteşarlığı' teklif ettiğini anlattı. ÖZLEM YILMAZ

KARARGAHTA TANIDIK İSİMLER

EL bombalarının sahibi olduğu öne sürülen emekli Astsubay Başçavuş Oktay Y.'nin açtığı TCK 301 davalarıyla tüm dünyada tanınan avukat Kemal Kerinçsiz, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin ile beraber bir çok gösteride yanyana yer almıştı. Astsubay Y. 2006'da Beyazıt Meydanı'nda emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de katıldığı ?Terörü Protesto' eyleminde bir konuşma yapmıştı. Türkiye'nin Danıştay saldırısı ve 301 davalarında tanıdığı isimler şöyle:

Muzaffer Tekin: İsmi ilk kez kanlı Danıştay baskını sonrası ortaya çıktı. Danıştay saldırısının katil zanlısı Alparslan Arslan'ın cebinden Vatansever Kuvvetler Güç Birliği'ne kartı çıkınca gözler Tekin'e çevrilmişti. Polisçe aranırken kalbinin üzerine bıçak saplayarak intihara kalkışmıştı. Tekin oturduğu dairenin camlarını saç ile kapatmış, balkon demirleriyle, camlarını aynı renge boyararak dikkat çekmişti.

Alparslan Arslan: İstanbul Barosu'na kayıtlı bir avukat. 1977 doğumlu Arslan, milliyetçi bir ailenin çocuğu.17 Mayıs 2006 tarihinde Danıştay'a silahlı saldırı düzenleyerek 2. Daire üyesi Mustafa Özbilgin'i öldürmüş, dört üyeyi de yaralamıştı. Üzerinden Vatansever Kuvvetler Güç Birliği'ne ait bir kimlik kartı çıktı.

Kemal Kerinçsiz: Büyük Hukukçular Birliği Başkanı olan ve adını, Ermeni Konferansı'nı mahkeme kararıyla durdurarak duyuran avukat Kemal Kerinçsiz bir çok eyleme de imza attı. Kerinçsiz birçok eylemde Muzaffer Tekin ve emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün hep yanında olan bir isim.