Soykırımcı Batı aynaya baksın

Türkiye'nin bölgedeki hakimiyetini hazmedemeyen Avrupa, teröristlerin kimyasal silah iftiralarına sarıldı. Oysa Türkiye'nin mazisi tertemiz. Avrupa ülkeleriyle ABD'nin işlediği savaş suçu ise BM ve uluslararası örgütlerce tescilli. Üstelik birçoğu Uluslararası Ceza Mahkemesinde hala davalık.

Kaynak : Türkiye
Haber Giriş : 25 Ekim 2019 07:52, Son Güncelleme : 25 Ekim 2019 07:54
Soykırımcı Batı aynaya baksın

Barış Pınarı Harekatı ile sınırlarında kurulmak isteyen terör devletine mani olan ve hem askeri hem de diplomatik alanda başarılar elde eden Türkiye, Batı'yı çıldırttı. Terör örgütü YPG/PKK'nın Türkiye'nin kimyasal ve yasaklı silahlar kullandığı ve savaş suçu işlediği yalanını sahiplenen Avrupa ülkeleri, Türkiye'yi köşeye sıkıştırma telaşında. Batı, Türkiye'nin envaterinde olmadığını beyan ettiği kimyasal ve yasak silahlarla ilgili kirli propaganda yapıyor.

Oysa aynı Avrupa ülkeleri ve ABD'nin savaş suçu işlediği, BM ve uluslararası örgütlerce tescilli. Üstelik bunların birçoğu Uluslararası Ceza Mahkemesinde hala davalı. BM ve NATO kararı olmadan Irak, Suriye ve Libya'yı sırf petrol uğruna harabeye çevirip masumları katleden Avrupa ülkeleri ve ABD'nin yakın dönemdeki suç dosyası oldukça kabarık.

HESAP VEREMEDİLER

ABD'nin İkinci Dünya Savaşı sırasında işlediği savaş suçları yüz binlerce sayfalık raporlarla kayıt altına alındı. Japonya'ya atılan atom bombası insanlık tarihinin yüz karası olarak tarihe geçti. Akabinde Vietnam'da kullanılan kimyasal silahlar halen etkisini sürdürüyor. Yine ABD'nin terörle mücadele bahanesiyle Afganistan'da on binlerce masumu katletmesi, itiraflar ve belgelerle kayıt altında. Irak'ı "kimyasal silah" bahanesiyle işgal eden ABD ve İngiltere'nin nasıl insan hakları ihlali yaptığı Uluslararası Ceza Mahkemesine açılan davalarda delillendirildi.

İsrail'in Filistin'de, Fransa'nın Ruanda, Çad ve Cezayir'de, Almanya'nın Avrupa'nın göbeğinde; Hollanda, Belçika, İspanya ve İtalya'nın Afrika ülkelerinde, İngiltere'nin Güney ve Batı Afrika'da işlediği katliamlar ve savaş suçları hafızalardaki canlılığını muhafaza ediyor. Bosna'da insan kasaplarıyla iş birlikleri; Myanmar, Keşmir, Yemen'deki örtülü destekleri gün gibi ortada.

Suriye'deki katliamların hesabının ne zaman görüleceği ise bilinmiyor.

BM, SURİYE'DEKİ SUÇU İFŞA ETTİ

Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Soruşturma Komisyonu, Suriye'de ABD öncülüğündeki koalisyon, Rusya, Suriye ordusu ve YPG eylemlerinin savaş suçları kapsamına girebileceğini açıkladı. Komisyonun Suriye'de insan hakları ihlallerini içeren "Suriye Arap Cumhuriyeti Bağımsız Uluslararası Araştırma Komisyonu Raporu" yılbaşından temmuz ayına kadar olan zamanda yaklaşık 300 görüşme, uydu görüntüleri, fotoğraf ve video analizlerine dayanılarak hazırlandı. Raporda, Suriye'deki ABD öncülüğündeki koalisyonun hava saldırılarının pek çok sivilin ölümüne veya yaralanmasına sebep olduğuna işaret edildi.

13 BİN SİVİLİ KATLETTİLER

Bu arada ABD öncülüğündeki Koalisyonun güçlerinin Irak ve Suriye'de DEAŞ'a yönelik hava operasyonlarını raporlayan uluslararası gözlemciler de korkunç bir tablo ile karşılaştı. Koalisyonun iki ülkede 1.467 ayrı hava operasyonunda 13 bin 125 sivili öldürdüğü, bunu kendilerinin de kabul ettiği rapora yazıldı.

TERÖRİST YPG, SAVAŞ SUÇLUSU

Suriye ordusu ve Rus uçaklarının özellikle son dönemde İdlib bölgesine yönelik yaptığı hava saldırılarında sağlık kuruluşlarını, okulları, pazar yerlerini ve tarım alanlarını hedef aldığına dikkat çekilen raporda, bu saldırıların da savaş suçu teşkil edebileceğinin altı çizildi. Komisyon üyesi Hanny Megally, Suriye'de YPG'nin de yer aldığı Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG) Suriye'deki eylemlerinin de savaş suçu olabileceğini belirterek "Bu raporda, muhtemel savaş suçları hakkında bazı vakalara değindik, belgelemiş olduk" dedi.

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR) da yayımladığı raporda ABD öncülüğündeki koalisyonun Eylül 2014'teki müdahalesinden bu yana Rakka ve Deyrizor illerine düzenlediği saldırılarda 924'ü çocuk, 656'sı kadın olmak üzere toplam 3 bin 35 sivili öldürdüğünü duyurdu. Sivil kayıpların yüzde 32'si eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde verildiği belirten raporda "Başkan Donald Trump döneminde saldırılar, 'kaotik ve rastgele' düzenlendi" değerlendirmesi yapıldı. Rapora göre ayrıca Trump döneminde ilk defa, silah olarak kullanımı yasak fosfor bombasıyla beş saldırı gerçekleştirildiği kaydedildi.

YEMEN'DE AYNI MANZARA

BM İnsan Hakları Konseyi tarafından Yemen'deki insan hakları ihlallerinin izlenmesi için kurulan üç kişilik Uluslararası Yemen Heyeti'nin ikinci raporunda ise ülkede işlenen savaş suçlarında ABD, İngiltere ve Fransa'nın da suç ortağı olduğu tespiti yapıldı. Raporda savaşan tarafların, son beş yılda hava saldırıları, ayrım gözetmeyen bombardımanlar, keskin nişancılar, mayınlar, keyfi cinayet ve gözaltılar, işkence, cinsel şiddet, çocuk savaşçılar ve insani yardımların engellenmesi suretiyle "muhtemel savaş suçları işlediği" kaydedildi.

ESPER, İFTİRA KAMPANYASINDA BAŞI ÇEKİYOR

ABD Savunma Bakanı Mark Esper, Barış Pınarı Harekatı'nı hedef alarak, Türkiye'yi 'savaş suçu' işlemekle itham etti. CNN televizyonuna konuşan Esper, Suriyeli milislerin yargısız infaz ve işkence yaptığına dair iddiaların sorulması üzerine şunları söyledi:

Haberleri ben de gördüm, bunları izlemeye çalışıyoruz. Bunlar korkunç ve eğer doğrularsa - ki ben doğru olduklarını varsayıyorum - bunlar savaş suçlarıdır. Sorumluluk sahibi olanların hesap vermesi gerekir; birçok vakada bu, Türkiye hükümeti olur. Bunların olmasına izin veremeyiz.

Esper gibi Türkiye'yi hedef alan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey de ABD Kongresi'nde, Türkiye'nin Barış Pınarı Harekatı sırasında etnik temizliğe yönelik yaygın bir delile rastlamadıklarını ancak savaş suçu kapsamına girebilecek bazı olaylar gözlediklerini iddia etmişti.

OSMAN SAĞIRLI

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber