Çelik, Amasya'da 4 kız öğrenciye baskı yapıldığını yalanladı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 20 Şubat 2008 17:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Amasya'da 4 kız öğrencinin dini baskı gördükleri gerekçesiyle okullarından ve pansiyonlarından ayrıldıkları yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

Çelik, CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü'nün, TBMM Başkanlığı'na sunduğu, "Eğitimde dini içerikli propaganda iddialarına" ilişkin soru önergesine verdiği yanıtta, Anayasanın 10. maddesine göre herkesin, dil, din, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğunu, kadın ve erkeklerin eşit haklara sahip bulunduğunu belirtti.

Bakanlığının başta Anayasa olmak üzere bütün kanunların hükümlerine uygunluk konusunda gerekli hassasiyeti gösterdiğini bildiren Çelik, personelden görev ve sorumluluklarıyla bağdaşmayan fiilleri bulunan veya bulunduğuna dair duyum alınanlar hakkında yapılan inceleme, soruşturma sonucunda getirilen teklifler doğrultusunda yasaların gereğinin yerine getirildiğini kaydetti.

Amasya'daki Kız Meslek Lisesi ve Anadolu Kız Meslek Lisesi'nde yaşanan olayla ilgili iddialarla ilgili olarak Amasya Valiliği tarafından soruşturma başlatıldığını bildiren Çelik, soruşturma sonucunda düzenlenen raporda, dini baskılar nedeniyle okul ve pansiyonu bırakmak zorunda kaldıkları iddia edilen 4 öğrenciden sadece birinin 20-27 Eylül 2007 tarihleri arasında pansiyonda kaldığına, diğerlerinin pansiyonda

hiç kalmadıklarına yer verildiğini ifade etti.

Çelik, yanıtında şu ifadelere yer verdi:

"Ancak, okul müdürü hakkında Ramazan ayı içerisinde oruç tutmayan öğrencileri tespit ederek düzenli bir şekilde öğle yemeği yemelerini sağlayamadığı ve nöbetçi öğretmen çizelgesini zamanında ve gerektiği gibi hazırlayamadığı için 'ihtar' cezası verilmesi, iki müdür yardımcısından birisine Ramazan ayı içerisinde oruç tutmayan öğrencileri tespit ederek düzenli bir şekilde öğle yemeği yemelerini sağlayamadığı için 'ihtar' verilmesi, diğerine ise nöbetçi öğretmen çizelgesini zamanında ve gerektiği gibi hazırlayamadığı için disiplin yönünden 'ihtar' cezası verilmesi, idari yönden merkez ilçe içinde görev yerinin değiştirilmesinin uygun bulunacağı, bir öğretmene de gazeteci ile birlikte okuldan ve pansiyondan ayrılan öğrencilerin köyüne gittiği ve gazeteciye bilgi vererek medyada yer alan iddialarda katkısının bulunduğu için 'kınama' cezası verilmesi, idari yönden merkez ilçe içinde görev yerinin değiştirilmesinin uygun olacağı şeklindeki görüş ve kanaat bildirildiği ve ilgililerin savunmalarının alınarak gereğinin yapılacağı anlaşılmaktadır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber