301 ve 305 değişikliği Meclis Başkanlığı'nda

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 07 Nisan 2008 18:32, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Hükümet 301'inci madde ile ilgili değişiklik teklifini Meclis Başkanlığı'na sundu. Teklifte dava açma izni Cumhurbaşkanı'nın iznine bağlanıyor.

AK Parti, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301 ve 305'inci maddeleriyle ilgili değişiklik değişiklik teklifini TBMM Başkanlığı'na sundu.

Teklif, 301'inci maddede yer alan, "Türklüğü" ibaresinin, "Türk Milleti", "Cumhuriyeti" ibaresinin de "Türkiye Cumhuriyeti" olarak değiştirilmesini düzenliyor.

Teklif, maddeye aykırı hareket edenlere verilecek cezanın üst sınırını da 3 yıldan 2 yıla indiriyor. Böylece, 301'inci maddeden dolayı alınan cezaların ertelenmesine de olanak sağlanıyor.

Teklif ayrıca TCK'nın 301 ve 305'inci maddesine aykırı hareket edenlerle ilgili kovuşturma yapılmasını da Cumhurbaşkanı'nın iznine bağlıyor.

301'inci madde

Teklife göre, 301'inci maddenin başlığı, "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama" olarak değişiyor.

Teklifte yer alan 301'inci madde şöyle:

"(1) Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini veya Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni, Türkiye Cumhuriyeti Hükumeti'ni ve Devletin yargı organlarını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Devletin askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, 1'inci fıkra hükmüne göre cezalandırılır.

(3) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.

(4) Bu suçtan dolayı kovuşturma yapılması Cumhurbaşkanı'nın iznine bağlıdır.

Mevcut hali

TCK'nın 301'inci maddesinin yürürlükteki mevcut hali ise şöyle:

"(1) Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, Devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede, bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.

(4) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz."

305'inci madde

Teklifle, TCK'nın 305'inci maddesinde yer alan ve kovuşturma açılmasını Adalet Bakanı'nın iznine bağlayan fıkra da değişiyor. Buna göre 305'inci maddeye aykırı hareketlerde kovuşturma açma yetkisi de Cumhurbaşkanı'nın iznine bağlanıyor.

Teklifle değiştirilen TCK'nın, "Temel milli yararlara karşı hareket" başlıklı 305'inci maddesinin yürürlükteki hali de şöyle:

"(1) Temel milli yararlara karşı fiillerde bulunmak maksadıyla veya bu nedenle, yabancı kişi veya kuruluşlardan doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kendisi veya başkası için maddi yarar sağlayan vatandaşa, üç yıldan on yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezası verilir. Yarar sağlayan veya vaat eden kişi hakkında da aynı cezaya hükmolunur.

(2) Fiilin savaş sırasında işlenmiş ya da yararın basın ve yayın yoluyla propaganda yapmak için verilmiş veya vaat edilmiş olması halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(3) Suç savaş hali dışında işlendiği takdirde, bu nedenle kovuşturma yapılması Adalet Bakanı'nın iznine bağlıdır.

(4) Temel milli yararlar deyiminden; bağımsızlık, toprak bütünlüğü, milli güvenlik ve Cumhuriyetin Anayasa'da belirtilen temel nitelikleri anlaşılır."

Gerekçe

Teklifin gerekçesinde, ifade hürriyetinin, birçok hak ve hürriyetin temeli, kişisel ve toplumsal gelişmenin kaynağı olduğu ifade edilerek, şu görüşlere yer verildi:

"Bu özelliklerinden dolayı ifade hürriyeti, temel hak ve hürriyetler arasında değerlendirilerek, birçok uluslararası belgeye konu olmuş, Anayasamızda da güvence altına alınmıştır.

Bu bağlamda, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'nin 19, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi'nin 10'uncu maddesinde, Anayasa'nın 25 ve 26ıncı maddelerinde konuya ilişkin ayrıntılı, koruyucu ve düzenleyici hükümlere yer verilmiştir.

TCK'nın 301'inci maddesinde yer alan suç tanımının, ceza hukukunun güvence fonksiyonlarından birini oluşturan belirlilik ilkesine uygun olarak yeniden yapılması, belirli fiillerin yurtdışında işlenmesi haline özgü olarak cezalandırma bakımından vatandaşlar arasında gözetilen ayrımı ortadan kaldırmak ve bu suçtan dolayı kovuşturma yapılabilmesini Cumhurbaşkanı'nın iznine tabi tutmak ve izin konusunda 301'de yapılan değişikliğe paralellik sağlamak için 305'inci maddenin üçüncü fıkrasında değişiklik yapmak amacıyla iş bu kanun teklifi verilmiştir.

Bu maddedeki suçtan dolayı kovuşturma yapılması, partiler üstü ve yansız bir kişi olan Cumhurbaşkanı'nın iznine bağlı kılınmıştır. Cumhurbaşkanı'nın izni, bu suç bakımından bir kovuşturma koşulu olarak kabul edilmiştir.

'İzin verme' veya 'İzin vermeme' yetkisini kullanırken Cumhurbaşkanı'nın, yargının alanına girmemeye veya yargıya müdahale anlamına gelecek değerlendirmeler yapmamaya özen göstereceği; sadece somut olayda dava açılması (açık duruşma yapılması ve olası bir hükümlülük kararı), 'Kamunun/ülkenin yararına mı yoksa zararına mıdır?' değerlendirmesini yapacağı ve sonuçta hangi cevap ağır basarsa ona göre karar vereceği aşikardır."

Cemil Çiçek açıklamıştı

Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Türk Ceza Kanunu'nun 301'inci maddesiyle ilgili değişiklik teklifinin, bugün Meclis'e sunulabileceğini söylemişti.

Bakanlar Kurulu sonrası bir açıklama yapan Çiçek, dava açma izninin cumhurbaşkanının iznine bağlanmasının da gündemde olduğunu belirtmişti.

Çiçek, TBMM'de görüşülmekte olan Sosyal Güvenlik Reformu ile ilgili tasarının arkasından 301'inci maddede öngörülen değişikliğin gündeme gelebileceğini belirtmişti.

TCK'nın 301'inci maddesi nedeniyle Orhan Pamuk, Elif Şafak gibi isimlerin de aralarında olduğu pek çok gazeteci-yazar hakkında dava açılmış, bu davalar hem yurtiçinde, hem AB cephesinde "ifade özgürlüğünün kısıtlanması" eleştirilerine yol açmıştı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber