Yıldıray Oğur'dan Çarpıcı İntihal Tez İddiası
Karar.Com Yazarı Yıldıray Oğur'un köşe yazısında, Cihat Yaycı'nın doktora tezindeki intihal iddiaları ve PKK'nın kendini feshetmesiyle ilgili çarpıcı değerlendirmeler yer alıyor. Akademik etik tartışmaları ve siyasi refleksler bir arada!
Karar.com yazarı Yıldıray Oğur, bugünkü köşe yazısında emekli amiral Cihat Yaycı'yı hedef aldı. Oğur, PKK'nın silahlı mücadeleyi sonlandırması yönündeki açıklamaları üzerinden başlayan tartışmaları değerlendirirken, kamuoyunda görüşleriyle dikkat çeken Yaycı'nın akademik geçmişini ve söylemlerini sert bir dille eleştirdi.
Oğur'un yazısında, Yaycı'nın doktora tezinin büyük oranda intihal içerdiği ve bu unvanın ciddi soru işaretleri taşıdığı ifade edildi.
Son dönemde kamuoyuna yaptığı açıklamalarla dikkat çeken müstafi (istifa etmiş) amiral Cihat Yaycı, bu kez akademik sicili nedeniyle gündemde. Yaycı'nın 2004 yılında İstanbul Üniversitesi'nde tamamladığı doktora tezini inceleyen gazeteci Yıldıray Oğur, tezde ciddi oranda intihal tespit ettiğini öne sürdü.
Yaycı'nın Tezi İnceleme Altında
Yaycı'nın "Irak'ta Ekonomik-Sosyal Dönüşüm ve Türkmenler" başlıklı tezini YÖK'ten indirip incelediğini belirten Oğur, kaynakçası ile birlikte 400 sayfayı bulan bu akademik çalışmanın büyük bölümünün başka kaynaklardan alıntılarla dolu olduğunu iddia etti. Oğur, "intihalin her türlüsünün" yer aldığı tezde "copy-paste mucizesi" sergilendiğini söyledi.
İntihal İddiaları Şoke Etti: Ümit Özdağ, Fikret Bila, İsmail Kapan...
Oğur'un iddialarına göre, Cihat Yaycı'nın tezinin daha önsöz bölümünden itibaren intihalle dolu olduğu görülüyor. Özellikle Ümit Özdağ, Sedat Laçiner ve Serhat Erkmen'in ortak çalışması olan "Irak Krizi (2002-2003)" kitabından yapılan intihaller, önsözün büyük bölümünü oluşturuyor. Hatta kitabın arka kapağındaki metnin bile tezde kullanıldığı ifade ediliyor.
Oğur'un diğer tespitleri arasında Fikret Bila'nın Ankara'da Irak Savaşları kitabından 30'dan fazla sayfanın aynen alındığı, Emre Kongar, Armağan Kuloğlu, İhsan Dağı, Ramazan Gözen gibi birçok isimden atıfsız alıntılar yapıldığı da yer alıyor.
Yaycı'nın tezinde kendi kanaatlerini belirttiği izlenimi veren "kanaatimizce" ile başlayan cümlelerin bile başkalarına ait ifadelerden alıntılandığını savunan Oğur, bunun akademik etik açısından kabul edilemez olduğunu vurguladı. Örneğin, Avrasya jeopolitiği üzerine yazılmış bir makaledeki paragrafların doğrudan alınıp yalnızca başına "kanaatimizce" ifadesi eklendiği ileri sürüldü.
Yaycı'nın Doktor Unvanı ve Topkapı Üniversitesi Bağlantısı
Cihat Yaycı, 2020 yılında Deniz Kuvvetleri'nden istifa ettikten sonra kendi kurduğu Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi'nin başına geçti. Aynı zamanda Topkapı Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak görev yapan Yaycı, özellikle PKK, PYD ve Kürt meselesi gibi konularda yaptığı açıklamalarda "uluslararası ilişkiler doktoru" kimliğini ön plana çıkarıyor.
Oğur, bu unvanın içeriğinin ve dayanağının tartışmalı olduğunu ima ederek, "Bu kadar iddialı konuşmasa, herkese vatan haini demese, 50 yıllık bir mesele çözülürken toplumu klişelerle, sloganlarla tahrik etmese kimsenin umurunda olmazdı bu örneği çok olan hak edilmemiş Dr. unvanı" ifadelerini kullandı.
YÖK ve Akademik Etik Kurulları Ne Yapacak?
Yıldıray Oğur'un kaleme aldığı yazı sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Birçok kullanıcı, tezdeki intihal iddialarının YÖK ve ilgili üniversite tarafından incelenmesi gerektiğini dile getirdi. Oğur, daha ayrıntılı intihal dökümünü de paylaşabileceğini belirterek, bu iddiaların üzerine gidilmesi çağrısında bulundu.
Yaycı cephesinden ise iddialara dair henüz bir açıklama yapılmadı.
Oğur, isteyenlere intihal dökümünü daha ayrıntılı olarak da paylaşabileceğini belirtti.
Yıldıray Oğur'un Köşesinde paylaştığı bilgi ve belgeler şöyle:
