MEB yöneticilik sınav sonuçlarını açıkladı. Şimdi ne olacak?

MEB Müdürlük ve Müdür yardımcılığı Sınav sonuçlarını açıklamıştır.

Sınav sonuçları ile beraber müdürlük sınavında bir sorunun (disiplin amirleri konulu) iptal edildiği duyurulmuş ve değerlendirme 99 soru üzerinden yapılmıştır. Yani her bir sorunun değeri bir puan iken bir sorunun iptali ile her bir sorunun değeri 100/99=1,01 puana çıkmıştır.

69 soruyu doğru yapan adayın puanı 69,697 olarak belirlenmiştir.

Bir sorunun daha iptali gerçekleşmiş olsa idi soruların puan değeri (100/98=1,02 olacak ve bu durumda 69 soru cevaplandıran adayın puanı 70,408 olacak idi.

MEB daha önceki uygulamalarında iptal edilen soruları tüm adaylara doğru olarak yansıtırken, kılavuzda da belirttiği gibi ana yönetmelik hükmüne göre işlem yapmıştır.

İptal edilen sorunun gerekçesi yerindedir. Bu soru bizim de itiraz ettiğimiz sorular arasında idi.

İtiraz ettiğimiz bir başka soru ise Servis Araçları ile ilgili soru idi. Okul Servis aracının yaşının sorulduğu bu sorunun iptal edilmemesi gerçekten düşündürücü. Çünkü halen mevzuatta yaş sınırı 20'dir oysa ki mahkeme kararı bu hükmü iptal etmiş ve 12 olan sınırın 20 yapılmasına dur demiştir. Bu durumda idarenin mahkeme kararına göre düzenleme yapmaması ve tartışmaya açık böyle bir konuda soru sorması yerinde olmamıştır. Bu sorunun da iptali yada 2 seçeneğin de doğru sayılması en yerinde uygulama olurdu. Bu durum kılavuzda da yer almakta idi.

Yapılan uygulama ile mahkeme kararını mevzuata uyarlamayan idare bunun faturasını adaylara çıkarmıştır.

Sonuçlar açıklandığına göre bundan sonra ne olacak?

Yönetmeliğin;

?Atama ve yer değiştirme dönemleri

MADDE 23 ? (Değişik:RG-9/8/2011-28020)

(1) Bu Yönetmeliğin;

a) ? seçme sınavı sonucuna göre müdürlük, müdür başyardımcılığı ve müdür yardımcılığına yapılacak atamalar ilgili yılın ocak-şubat aylarında yapılır. Bu bent kapsamında yapılacak atamalar Valiliklerce gerekli görüldüğü hallerde kadro imkânları ve ihtiyaç çerçevesinde ocak ve şubat ayları dışında da,?

Hükmü gereği ilk atamaların Ocak Şubat yani ilk dönem sonunda yapılması beklenmektedir. Valilikler istedikleri ve ihtiyaç duydukları taktirde bu zamanı beklemeyebilirler.

İhtiyacın çok olduğu İstanbul gibi illerde farklı takvim uygulanabilir.

İstanbul'da şu anda

150 civarında Müdür

130 civarında Müdür Başyardımcılığı ve

640 civarında Müdür Yardımcılığı kadrosu boştur.

Bu beklentinin yanı sıra 14.09.2011'de yürürlüğe giren;

652 sayılı KHK'nin;

?Madde 39:? (8) Okul ve kurum müdürleri; yazılı ve/veya sözlü olarak yapılacak okul veya kurum müdürlüğü sınavında başarılı olmak kaydıyla, hizmet süreleri, performans ve yeterlikleri dikkate alınarak il millî eğitim müdürünün teklifi üzerine vali tarafından atanır. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.?

Hükmü gereği mevzuatta düzenleme yapılabilir. Düzenleme yapılacağı ve KHK'ye uyarlanacağı kesindir fakat bunun ne zaman sonuçlandırılacağı muammadır.

Düzenlemeye göre bakanlığın sözlü sınavı da işin içine katması muhtemeldir. Bu durumda da sınavın önemi ikinci plana itilebilecektir. Yani sınavdan çok yüksek alan biri atanamazken sınavdan sınırda puan alan kişi atanabilecektir. Bu durumda hangi kriterlerin devreye gireceğini zaman gösterecektir.

Geçmişte 2005'te mülakat, 2006'da Sözlü sınav düzenlemeleri Danıştay tarafından objektif olmadığı gerekçesiyle iptal edilmesine rağmen bu kez KHK'de aynı hükümleri görmekteyiz.

Bu hükmün bu aşamada Danıştay tarafından iptali mümkün değildir çünkü yürürlüğe giren yönetmelik değil Kanundur. Kanunun iptali de Anayasa mahkemesinde mümkündür.

Yönetmelikte düzenleme yapılması beklenebilir çünkü; bir çok konu çok muammadır. Örneğin; Anadolu Liselerine Anadolu Lisesi Öğretmenlerinin öncelikleri son Danıştay kararları gereği kaçınılmaz görülmektedir. Bu karara MEB'in itirazı vardır ki bunun sonucu davacı Eğitim Sen tarafından da beklenmektedir.

MEB'in de Ocak-Şubat aylarına kadar bu süreçleri beklemesi ve son düzenlemeleri yapması sürpriz olmayacaktır. Bu süreçte belki de itiraz konusu sorular da sonuçlandırılabilir ve geçmişte olduğu gibi karmaşık durumlara, mağduriyetlere olanak verilmez.

Mağdur yaratan değil mağduriyetleri ortadan kaldıran düzenlemeler ile uygulamaların yapılması, hedefin eğitimin geleceği olması ümidiyle?

Maksut BALMUK

Eğitim Yöneticisi