Yargıdaki krizi çözecek formül: Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığı

Haber Giriş : 22 Ekim 2005 09:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Neresinden bakarsanız bakın, hangi tarafı haklı görürseniz görün, karşı karşıya olduğumuz manzara hiç hoş değil. Rektör Aşkın'ın evine yapılan baskından itibaren başlayan ve rektörlerin açıklamalarıyla ve Van çıkarmasıyla devam eden olaylar zincirinin tüm halkaları yanlışlarla dolu. Nerede kaldı yargı bağımsızlığı? Bu olayın tüm tarafları affedilmez bir hatanın içindeler. Tutulur hiçbir yanı yok olayın.

Dün, yargı çevreleriyle yaptığımız sohbetlerde konuyla ilgili sorular sorduk. Yargı çevreleri olayı ?dehşetle? izliyorlar. Hukuka müdahaleyi endişe ile takip ediyorlar. Türk yargısının üst düzey birkaç isminden birisi şöyle isyan ediyordu:

?Dosyayı kim görmüş? Kim incelemiş? Delillerin ne olduğunu kim biliyor? Oradaki hakim arkadaşlar şimdi karar verirken ne tür bir etki altına girecekler??

Yargının Rektör Aşkın olayına ilişkin değerlendirmelerini şöyle özetleyebiliriz:

?Olayı temkinli ama dikkatle izliyoruz. Dosyanın içeriği görülmeden, önyargılı tepkilerden uzak duruyoruz.

Yargı bağımsızlığına dikkat çekiyoruz. Görülmekte olan davanın etkilenmemesi için sessiz kalıyoruz. Bu en önemli konudur. ?Yargı, kararlarıyla konuşur' ilkesinin gereğini yerine getiriyoruz. Bu tür meseleler yargı içinde çözülür. Hakimlere emir, talimat verilemez, nasihatte bulunulamaz. Anayasa ile teminat altına alınan hakim güvencesi, bunu zorunlu kılar. Ancak olayın arkasında siyasi bir girişimin bulunması olasılığını, çok büyük ve derin bir endişe verici ihtimal olarak değerlendiriyoruz. Ancak herkes en az yargı çevreleri kadar bu meseleye özenle yaklaşmalıdır.?

Formül: Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığı

Yargı çevreleri, kamuoyunda tartışma konusu olan bu ve benzeri davalara halkın tepki göstermeyeceği ve vicdanlarda tereddüt yaratmayacak bir formülün bulunduğunu belirterek, şöyle açıkladılar:

?Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığı kurulması için Yargıtay tarafından hazırlanarak hükümete sunulan bir tasarı var. Bu tasarı gerçekleştiğinde, Türkiye'deki tüm savcılar, piramidin en üstünde yeralacak olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'na bağlı olacak. O da Türkiye Cumhuriyeti Başsavcısı sıfatını kullanacak. Bu çerçevede kamuoyunda tartışmalara neden olan herhangi bir olayda Türkiye Cumhuriyeti Başsavcısı kimliği ile dosyayı doğrudan inceleyebilecek. Gerekirse girişimde bulunacak. Oysa şu anda dosyayı kimse inceleyemiyor, kimse müdahalede bulunamıyor. Hatta Adalet Bakanı'nın müdahale etmesi isteniyor ki o çok daha vahim sonuçlar doğurur.?

Evet, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi rektörüyle ilgili tartışmaların hukuki boyutu böyle. Ancak bu mesele siyasi kulislerde farklı boyutlarıyla ele alınıyor. 2006 yılının ne kadar çetin geçeceği bu olayın yansımalarıyla anlaşılıyor. Zor bir yıl siyaset dünyasını bekliyor.

İsmail Küçükkaya/Akşam

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber