Yapı-Yol Sen: Denge tazminatı, dengesizliği çözmüyor

Yapı-Yol Sendikası 'denge tazminatı'na yönelik bugün çeşitli açıklamalarda bulundu.

YAPI-YOL SEN olarak yıllardır, "İnsanca Yaşanacak-Adil Ücret Mücadelesi" veriyoruz ve biliyorsunuz ki ; 2005 yılı Ağustos ayındaki toplu görüşme sürecinden bu yana da "Denge Tazminatı" "Seyyanen Zam", "İlave ödemesi olmayan kurumların çalışanlarına Ek zam" gibi sözler ediliyor. Denge Tazminatından söz ediliyorsa, kamu kurumlarında çalışanların maaşları arasınsa dengesizlik olduğu da kabul ediliyordur.

YAPI-YOL SEN olarak şunu belirtmeliyiz ki; Kamuda çalışanların tamamına yakınının maaşları, insanca yaşam için gereken miktarın altında. Ancak, aralarında Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Yapı İşleri Genel Müdürlüğü, İller Bankası Genel Müdürlüğü, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü, Teknik araştırma Uygulama Genel Müdürlüğü Merkez ve Taşra Teşkilatı Çalışanları ile Köy Hizmetleri Müdürlükleri ve diğer işkollarındaki bazı işyerlerinde çalışanlar ise diğer kurumlarda aynı unvanlı çalışanlardan çok daha az maaş almaktadırlar. Yani, asgari geçim tutarı olan 1.900 YTL'nin üçte birine bile ulaşmayan maaşlar nedeniyle "İNSANCA YAŞANACAK ÜCRET" talebimiz vardır. Aynı unvanlarda görev yapmalarına rağmen diğer kurumların çalışanlarından çok daha az maaş alındığı için " ADİL ÜCRET" talebimiz vardır.

İlave ödemesi olmayan kurumlarda çalışanlara yapılacak Ek Ödemeye ilişkin Tasarı 10 Şubat 2006 Cuma Günü TBMM'ye sunuldu. Tasarı ile, İlave ödemesi olmayan kurumların çalışanlarının maaşları 40 YTL artırılıyor. Din Hizmetleri Sınıfında ve Emniyet Hizmetleri Sınıfında çalışmakta olan tüm görevlilerin maaşları da 1 Ocaktan geçerli olmak üzere 140 YTL artırılıyor.

Dengesizliğin her unvan için en az 400-500 YTL olduğu biliniyor. Yani her unvan için en az 400-500 YTL'lik "dengesizlik" ten söz edebiliriz. Bu dengesizliği 40 YTL ile kapatmak elbetteki mümkün değil. Bu nedenle 40 YTL'nin dengesizliği giderecek, ya da hafifletecek bir rakam olarak kabul edenleri, toplu görüşme metnine imza atanları şiddetle kınıyoruz. Biz Bayındırlık, İnşaat ve Köy Hizmetleri işkolu çalışanları olarak 40 YTL'lik artışı reddediyor. "İNSANCA YAŞANACAK-ADİL ÜCRET" talep ediyoruz.

Kamuda Din Hizmetleri ve Emniyet Hizmetleri sınıfında çalışmakta olan personel sayısı yaklaşık 300.000 kişidir. Hükümet, TBMM'ye sunduğu tasarı ile, İlave ödemesi olmayan diğer kurumlarda çalışan 1 Milyon kişiye toplam 40 Milyon YTL ek ödenek ayırırken, Emniyet Hizmetleri ve Din Hizmetlerinde çalışmakta olanlara 1 ay için toplam 41 Milyon YTL ayırmaktadır. Yani 1 Milyon kamu çalışanına ayrılan ek ödenek kadar ödenek ayrılmaktadır. Bu ödenek toplu görüşme mutabakat metninde yer almayan bir ödenektir. Yani toplu görüşme mutabakat metnine imza koyanlar, kamu çalışanlarının bütünü için ayrılabilcek bir parayı hükümete bırakmışlar, Hükümette bu parayı istediği gibi kullanmaktadır. KESK'in toplu görüşme mutabakat metnini imzalamamasının maddi temellerinden birisi daha bu Kanun Tasarısı ile ortaya konulmuştur.

Bizler, Afet olduğunda, Gece gündüz, bayram, hafta sonu demeden koşar, uyku bilmeden, dinlenme bilmeden çalışırız. Çetin kış şartlarında günlerce evimize gitmediğimiz bile olur. Tüm çalışmamızın karşılığı olarak yalnızca, maaşımızı alırız. 1 YTL'lik fazla çalışma ücretimiz bile yoktur.

Basın açıklamasından -Açlık Grevine, Bakanlara Binlerce mektup göndermekten- İş araç ve gereçlerimizi işyerleri önüne bırakmaya, Bakanlar ve Kurum yetkilileri ile görüşmekten, Dev boyutlarda mektuplar göndermeye, Bakanlık önünde oturma eylemi yapmaya kadar onlarca eylem ile bu itirazını kamuoyuna duyurmuştur. Ancak TBMM'ye sunulan tasarı göstermektedir ki, AKP iktidarının sağırlığı körlüğü sürüyor.

İnsanca Yaşanacak ücrete kavuşmamız ve kurumlar arasındaki asgari 400-500 YTL'lik farkın 40 YTL'lik zamlarla kapanması ve Bizlerin İnsanca Yaşanacak Ücrete kavuşması mümkün değildir.. Tasarının Plan ve Bütçe Komisyonunda ve TBMM'de görüşülmesi sırasında tasarıya ekleme yapmak ve taleplerimizi karşılamak mümkündür. Buradan Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafız ÖZAK'a sesleniyoruz.; Ocak ayı içerisinde Bakanlığınızca hazırlanarak, Maliye Bakanlığına iletilmiş olan tasarı taslağında yer alan maaş artışlarını bu yıl için kabul ediyoruz. Sizden de beklentimiz, bu taslağın yasalaşması için çaba sarf etmenizdir. Bu konuda engel olanları açıklarsanız, sizi belki anlayışla karşılarız, aksi taktirde "Karayollarında, köy yollarında kar mücadelesi yapılmasına gerek yok, Afet anında hiçbir çalışma yapmanıza gerek yok, ülkede tapu ve kadastro hizmetlerinin verilmesine gerek yok, ülkenin Bayındırlık Hizmetlerine, altyapı hizmetlerine ihtiyacı yok " olarak anlayacağız ve bunun gereğini yerine getireceğiz.