İşte 'Danıştay saldırısı' yorumları ve mesajlar...

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 17 Mayıs 2006 13:59, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Bugün sabah Danıştay 2. Dairesi'nde rutin heyet görüşmeleri yapıldığı sırada silahlı bir saldırgan tabancayla ateş açtı. Saldırıda 2. Daire Başkanı Mustafa Birden ağır yaralalı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti ve saldırı sonucunda toplam 5 kişi yaralandı.

Konuya ilişkin olarak kınama mesajları yayınlandı.

Danıştay 2. Dairesi'ne silahlı saldırıya yapılan yorumlardan 'Başörtü' iddiası ağırlıklı...

Bir süre önce Danıştay'a yönelik yapmış olduğu açıklamalarla Hükümeti ve Danıştay ikinci dairesinin bir süre önce bir anaokulu öğretmeninin başörtülü çıkamayacağı yönündeki karar ve imza atan hakimlerin resimlerini manşetten yayınlayan Vakit gazetesini de zor günler bekliyor. Özellikle katil zanlısı olarak tutuklanan Avukat Alpaslan Aslan'ın bağlı olduğu İstanbul Barosu azmettirci olarak 'Dinci Basını' yani VAKİT gazetesini hedef gösterdi.

Konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı, Hükümet, Genelkurmay Başkanı, Danıştay başkanvekili, yargıtay, İstanbul barosu ve katil zanlısının babasının açıklamalarına yer veriyoruz.


DANIŞTAY BAŞKANVEKİLİ: TOPLUMSAL MUTABAKATI BOZANLAR SUÇLUDUR

Danıştay Başkanvekili Tansel Çölaşan, Danıştay'daki silahlı saldırıyla ilgili, "Toplumsal mutabakatı bozanlar suçludur. Onlar kendilerini biliyor" dedi.
Çölaşan, yaralıları hastanede ziyaret ettikten sonra Danıştay'a dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Saldırganın Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olduğunu ve İstanbul Barosu'na kayıtlı bulunduğunu kaydeden Tansel Çölaşan, sabah gelerek müzakere odasına giren saldırganın, tüm üyeleri hedef alarak ateş ettiğini söyledi.

"Saldırganın silahından 11 kurşunun çıktığını" ifade eden Çölaşan, Başkan Mustafa Birden ile üye Yücel Özbilgin'in durumlarının ağır olduğunu bildirdi.
Saldırganın dün de daireye gelerek başkanın kapısını zorladığını anlatan Çölaşan, şöyle konuştu:

"Saldırgan, kapının nasıl açılacağına bakmış, kendine göre bir keşif yapmış. Bugün de 'Allah'ın elçisiyiz, askeriyiz' diyerek odadan içeri giriyor.

Bunlar türban kararından ötürü... Yapılanlar yanlış, bu sadece Danıştay'a yapılan bir saldırı değildir, lanetlemek yetmez. Toplumsal mutabakatı bozanlar suçludur. Onlar kendilerini biliyor." Çölaşan, güvenlik zafiyetinin olup olmadığı yönündeki soru üzerine de bundan sonra daha sıkı tedbirlerin alınacağını söyledi.

"ŞIK GİYİMLİ, TEMİZ, EFENDİ BİR GÖRÜNTÜSÜ VARDI"

Bu arada, Danıştay 1. Daire Üyesi Osman Alpak, olaya ilişkin bilgi verirken, daha sonra saldırgan olduğunu öğrendiği kişiyle sabah asansörde birlikte çıktıklarını belirtti. Alpak, "Gayet şık giyimli, temiz, efendi bir görüntüsü vardı. Hatta ben, tetkik hakimi sandım. Niye selam vermedi diye de kendi kendime söylendim. Daha sonra saldırganın bu kişi olduğunu öğrendim" dedi.

Danıştay 11. Daire Üyesi Ahmet Hamdi Ünlü de saldırganın merdivenlerden inerken 4. katta bir sekreterin "Ne oluyor" şeklindeki sorusuna, "Bir şey yok, bir gürültü var" karşılığını verdiğini aktardı.

AA


SEZER: TARİHE KARA LEKE OLARAK GEÇECEK

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Danıştay 2. Dairesi üyelerine yapılan saldırıyı nefretle kınadığını belirterek, "Türk ulusunun bağımsız, özgür ve çağdaş yaşamının güvencesi olan Cumhuriyet'in değerlerine ve kurumlarına karşı düzenlenen saldırılar asla amacına ulaşamayacaktır" dedi.
Sezer, saldırı nedeniyle bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Sezer, Danıştay 2. Dairesi üyelerine toplantı yaparken gerçekleştirilen çirkin saldırıyı nefretle kınadığını bildirdi.

Sezer, şöyle devam etti.

"Cumhuriyet'in temel kurumlarından bağımsız yargının üyelerine karşı girişilen saldırı ulusumuzu derinden yaralamıştır. Yüce yargının kutsal görevini yaptığı bir anda girişilen bu saldırı Cumhuriyet tarihine kara bir leke olarak geçecektir.
Türk ulusunun bağımsız, özgür ve çağdaş yaşamının güvencesi olan Cumhuriyet'in değerlerine ve kurumlarına karşı düzenlenen saldırılar asla amacına ulaşamayacaktır.

Baskılar ve tehditler Türk yargısını yıldıramayacak, Türk yargısı anayasal görevlerini, laik ve demokratik Cumhuriyet'e bağlılıkla sürdürecektir." Ahmet Necdet Sezer, böyle üzücü olayların bir daha yaşanmamasını dileyerek, Danıştay ailesine geçmiş olsun dileğinde bulundu. Sezer, olayda yaralanan Danıştay 2. Dairesi Başkanı ve üyelerine de acil şifa dileklerini iletti.

Cumhurbaşkanı Sezer, ayrıca olay ve yaralıların durumuyla ilgili Ankara Valisi Kemal Önal'dan bilgi aldı.

AA


ERDOĞAN: BU OLAYDAN BİR ŞEYLER ÇIKARTMA EYLEMİ TÜRKİYE'YE ZARARDIR

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay'daki silahlı saldırı olayı ile ilgili olarak, "Öncelikle bu saldırı hangi taraftan gelirse gelsin, hangi saikte olursa olsun bir defa cumhuriyetimizin en önemli kurumlarından bir tanesine, onun mensuplarına ve özellikle insan hakları, demokrasi mücadelesi verdiğimiz, Türkiye olarak birliğimizin, beraberliğimizin güç kazanmaya başladığı bir döneme rastlaması sebebiyle asla tasvip edilemez ve kesinlikle karşılığı neyse şiddetle bunun karşılığını bulması gereken bir süreçtir, bir olaydır" dedi.

Başbakan Erdoğan, Finlandiya Başbakanı Matti Vanhanen ile yaptığı ortak açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Erdoğan, bir gazetecinin, "Özellikle türbanlı bir anaokulu öğretmeni ile ilgili verdiği kararın ardından sert eleştirilere uğrayan Danıştay 2. Dairesi'ne düzenlenen saldırıyı nasıl değerlendiriyorsunuz? Saldırı ile Daire'nin aldığı kararlar arasında bir bağlantı olabilir mi?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Öncelikle bu saldırı hangi taraftan gelirse gelsin, hangi saikte olursa olsun bir defa cumhuriyetimizin en önemli kurumlarından bir tanesine, onun mensuplarına ve özellikle insan hakları, demokrasi mücadelesi verdiğimiz, Türkiye olara birliğimizin, beraberliğimizin güç kazanmaya başladığı bir döneme rastlaması sebebiyle asla tasvip edilemez ve kesinlikle karşılığı neyse şiddetle bunun karşılığını bulması gereken bir süreçtir, bir olaydır.

Olayı şu nedenle mi oldu, bu nedenle mi oldu? Bunu şu anda konuşmak yanlış olur. Bunun bir soruşturma süresi var. Netleşecektir ve neticesi ortaya çıkacaktır. Konuyla ilgili olarak şu anda zaten fail Emniyet'in elindedir. Daha sonra olay tamamen süratle yargıya intikal edecektir ve karşılığını da bulacaktır.

Benim şu andaki temennim, buradan bir şeyler çıkarma gayreti içerisine girmek Türkiye'ye zarar verir. Bu yanlıştır. Birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirecek gayretler içerisinde olmamız lazım. Ama bu tür olaylar dediğim gibi nereden gelirse gelsin, asla tasvip edilemez, telin ettiğim, lanetlediğim, kınadığı bir olaydır.

Karşılığını da muhakkak bulacaktır." Erdoğan, saldırıda yaralanan Danıştay 2. Dairesi Başkanı ve diğer üyelere Allah'tan şifalar da dileyerek, "Bu süreçleri kesinlikle yaşamak istemiyoruz" dedi.

Başbakan Erdoğan, Finli bir gazetecinin "Başörtüsü konusuyla ilgili olarak, 'Erken' olduğunu söylemişsiniz. Nasıl değerlendiriyorsunuz acaba? Siz de bu kararları eleştirmişsiniz ve kendi eleştirilerinizin bu gerilimi yapmasına etkisi olduğunu düşünüyor musunuz?" sorusuna da "Şu anda sadece Emniyette soruşturma konusu olan bir konu var. Bunu gündeme düşürmek sadece Türkiye'nin huzurunu kaçırmaya yöneliktir. Bunları kabul etmemiz mümkün değil.

Özellikle Danıştay 2. Dairemize yapılan bu saldırıyı tasvip etmemiz veya sessiz kalmamız bu da mümkün değil. Yapılan olay lanetlenesi bir olaydır. Bunu başörtüsü konusuyla ilişkili hale getirmek veya benim seçim öncesi kanaatlerimi bu noktada bununla ilişkili hale getirmek bu daha çirkin bir yaklaşımdır. Biz toplumu gerecek her şeyden bugüne kadar uzak durduk. Bundan sonra da uzak duracağız. Sorumluluğumuz da bunu gerektirir. Toplumu germek isteyenlere de zaten milletimiz gereken cevabı verdi. Bundan sonra da verecektir" yanıtını verdi.

AA


ARINÇ: ACI OLAY ÜZERİNDEN KİMSE RANT DEVŞİRMEYE KALKIŞMASIN

TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Danıştay'daki silahlı saldırının, hiç bir siyasi partinin tekelinde yorumlanabilecek, sadece belli bir siyasi görüşe rant kazandırabilecek bir olay olmadığını" ifade ederek, "Bu acı olay üzerinden kimse rant devşirmeye kalkışmasın" dedi.

Arınç, TBMM Danışma Kurulu toplantısı öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, saldırıyı; "yargıya, yargının hakimlerine karşı yapılmış menfur bir saldırı" olarak nitelendirdi.

Saldırıyı, Türkiye'de yaşayan 70 milyon insanın nefretle ve lanetle kınadığını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:

"İş yargıya düşecektir. Kişinin en ağır cezayı alabilmesi için hepimiz takipçi olacağız. Ama 'fırsat bu fırsattır' diye olayı gerçek boyutundan öteye taşımanın, bununla ilgili siyasal bir gerginliğe yol açabilecek tartışmalar yaratmanın, hele hele artık unutmak zorunda olduğumuz 'darbe' sözcüğü veya buna benzer birtakım olaylara, yorumlara yol açmanın yanlış olacağını düşünüyorum.

Türkiye, hukuk devletidir, güçlü bir devlettir. Türkiye, yargısıyla, yürütmesiyle, yasamasıyla bir bütündür. Türkiye'nin laik, demokratik yapısını zedeleyebilecek hiç bir davranışa, hiç birimiz izin vermeyeceğiz. Bu olay, hiç bir siyasi partinin tekelinde yorumlanabilecek, sadece belli bir siyasi görüşe rant kazandırabilecek bir olay değildir. Bu acı olay üzerinden kimse rant devşirmeye kalkışmasın."

AA


AKP'Lİ FIRAT: SALDIRIYI BÜYÜK BİR NEFRETLE KINIYORUZ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, Danıştay'daki silahlı saldırıyı büyük bir nefretle kınadıklarını bildirdi.
Fırat, olayla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:

"İnsanlıktan nasibini almamış bir kişi tarafından sabah saatlerinde Danıştayımıza yönelik yapılan silahlı saldırıyı büyük bir nefretle kınıyoruz.

Bu menfur saldırının ardından güvenlik güçlerimizin olayın aydınlatılması için gerekli çalışmayı bir an önce tamamlayacağına inanıyor, yaralanan Danıştay üyelerimize acil şifalar diliyoruz."

AA


GENELKURMAY: DANIŞTAY'A SALDIRI ALÇAKÇA

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, "alçakça" diye nitelediği Danıştay'a yapılan saldırıyı nefretle kınadığını bildirdi.

Orgeneral Özkök, silahlı saldırı nedeniyle Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu'na mesaj gönderdi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök'ün mesajı şöyle:

Personelinizin görevleri başında uğradığı saldırıdan dolayı büyük üzüntü duydum.

Bu alçakça saldırıyı nefretle kınar, şahsım ve Türk Silahlı Kuvvetleri adına size ve şahsınızda Danıştay Başkanlığının değerli mensuplarına geçmiş olsun dileklerimi sunar, yaralı personelinize acil şifalar dilerim."

AA


İSTANBUL BAROSU 'DİNCİ BASINI' SUÇLADI

İstanbul Barosu Başkanı Avukat Kazım Kolcuoğlu, Danıştay'daki silahlı saldırının dini motifli bir olay olduğunu ifade ederek, "Dinci basının bu isimleri yayınlayıp hedef olarak göstermesi söz konusu, bunlar azmettiricidir" dedi.

Kolcuoğlu, Danıştay'da meydana gelen ve 5 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan silahlı saldırıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. Saldırıyı gerçekleştiren Avukat Alparslan Arslan'ın (29) İstanbul Barosu'na kayıtlı olduğunu ifade eden Kolcuoğlu, "Çok üzücü bir olayı yaşadık. Saldırıyı gerçekleştiren kişinin baromuza kayıtlı olması, bu üzüntümüzü bir kat daha arttırdı.

Danıştay, cumhuriyetimizin ve demokrasinin çok önemli kurumlarından birisidir. Danıştay'ın, hukuka aykırı bulduğu kararları yargı denetimi yoluyla hukuka uygun hale getirme konusunda önemli görevleri vardır. Bu görevleri hiç tereddüt etmeden yerine getiren, değerlendiren, çok önemli bir kurumdur. Yapılan bu saldırıyı İstanbul Barosu olarak nefretle kınıyoruz" dedi.

Kolcuoğlu, yargı ve idare arasında uzun zamandır devam eden ve adeta düelloyu andıran bir gerginlik yaşandığını ifade ederek, "Bu saldırının, yargı kararlarına karşı takınılan tavır ve yapılan açıklamaların sonucu olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda doldurulmuş bir meslektaşımız olduğu anlaşılıyor. Bu tip insanlar, bu tip olayları yapmak için sadece cesaret isterler. Bu cesareti buldukları zaman, böyle bir suç işlemeye yönelik tavırları zaten vardır. Maalesef bu cesareti son zamanlarda buldular. Dinci basının bu isimleri yayınlayıp hedef göstermesi söz konusu, bunlar azmettiricidir.


Yapılacak olan soruşturmada bütün bunların dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum. Olay, dini motifli bir olaydır. Olayı gerçekleştiren kişinin binadan çıkarken söyledikleri de bunu gösteriyor. Demokratik yapı içerisinde insanlar, görüş ve düşüncelerini hedef göstermeden ve insanlığa karşı suç işlemeden göstermeye çalışsınlar. Herkesin aklını başına alması, bu tip cesaretlendirici konuşmalarla insanların hayatlarına kast edilmesinin önlenmesini bekliyoruz" diye konuştu.

Bingöl nüfusuna kayıtlı olan Avukat Alparslan Arslan'ın baro disiplinine verileceğini de belirten Kolcuoğlu, gerekenin yapılacağını söyledi.

İHA


YARGITAY: BUNLAR ÜLKEMİZİ KARANLIĞA GÖTÜREN EYLEMLERDİR

Yargıtay Genel Sekreteri Uğur İbrahimhakkıoğlu, Danıştay'daki silahlı saldırıyla ilgili olarak, "Bunlar ülkemizi karanlığa götüren eylemlerdir" dedi.

Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü'nün daveti üzerine "Bir adil yargılanma hakkı olarak istinaf yolu ve bölge adliye mahkemeleri" konulu konferans vermek üzere Erzurum'a gelen İbrahimhakkıoğlu, Erzurum Valisi Celalettin Güvenç'i makamında ziyaret etti.

Uğur İbrahimhakkıoğlu, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Danıştay'daki silahlı saldırı haberini almanın üzüntüsü ve şoku içerisinde olduğunu söyledi.

Saldırıda yaralanan Mustafa Yücel Özbilgin'in çok yakın arkadaşı olduğunu belirten İbrahimhakkıoğlu, "Bunlar ülkemizi karanlığa götüren eylemlerdir. Çılgınlık. Biz ülkemizi aydınlığa çıkarmaya çalışırken. Hadise çok üzücü" diye konuştu.

Milliyet


GÜL: YARGIYI HEDEF GÖSTERME SÖZ KONUSU OLAMAZ

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Danıştay'a düzenlenen saldırıyı şiddetle kınadığını söyleyerek, "Böyle bir yüksek mahkemeye yapılmış saldırıyı, hepimize yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz" dedi.

Gül, Kolombiya Dışişleri Bakanı Carolina Barco ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında yöneltilen soru üzerine Danıştay'a düzenlenen silahlı saldırıyı değerlendirdi.

Saldırıya ilişkin gelişmeleri görüşmelere girmeden önce takip ettiğini, Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile de konuşarak bilgi aldığını belirten Gül, "Maalesef çok üzücü. Şiddetle kınıyor, lanetliyorum. Böyle bir saldırının hiçbir gerekçesi söz konusu olamaz. Böyle bir yüksek mahkemeye yapılmış saldırıyı hepimize yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz. Hükümetimiz de bunu bu şekilde görecektir" diye konuştu.

Bakan Gül, bu saldırının "küçük, basit bir olay gibi görülmeyeceğini ve hükümet tarafından büyük bir ciddiyetle geniş bir şekilde ele alınacağını" söyleyerek, olaydaki en önemli unsurun saldırganın yakalanması olduğunu kaydetti.

Saldırının Danıştay'ın 2. dairesinin türbanla ilgili aldığı kararlarla ilişkilendirildiğinin hatırlatılması üzene Gül, "Ne olursa olsun söylediklerim aynen geçerlidir. Hiçbir şekilde izahı söz konusu olamaz, hiçbir şekilde gerekçesi söz konusu olamaz, hafifletici bir şeyi söz konusu olamaz" dedi.

Gül, son dönemde yargının hedef gösterildiğine ilişkin yapılan yorumların anımsatılması üzerine de şunları kaydetti:

"Hayır böyle bir şey kesinlikle söz konusu olamaz. Bilindiği gibi kuvvetler ayrılığı prensibi vardır. Yürütme, yargı, yasama... Bunların kendi içerisinde anayasamıza göre nasıl çalışacakları, yetkileri, otoriteleri belirlenmiştir. Böyle bir şey söz konusu olamaz.

Kurumların çalışmaları anayasamıza göre belirlenmiştir. Ona bakarsanız, bu tip sıkıntılar her yerde olabilir." Cumhuriyet gazetesine düzenlenen saldırıları da hatırlatarak, saldırının faillerinin bir önce bulunması için çalışmalar yapıldığını belirten Gül, "Tüm bunlar, hükümet olarak çok ciddi ve dikkatli olarak ele aldığımız konulardır" dedi.

Gül, saldırıda yaralanan Danıştay üyelerine acil şifalar diledi.

AA


İSTANBUL BAROSU SALDIRIYI KINADI: BAROMUZA ÜYE OLMASI BİZİ ÇOK ÜZDÜ

İstanbul Barosu Başkanı Kazım kolcuoğlu, Danıştay 2. Daire Başkanlığı'nın başkan ve üyeleriyle bir tetkik hakimine karşı girişilen saldırıyı kınadı.

Kolcuoğlu, yaptığı açıklamada, saldırıyı gerçekleştirdiği belirtilen kişinin İstanbul Barosu'na kayıtlı olmasının üzüntülerini bir kat daha artırdığını belirterek, bu olayın uzunca bir süreden bu yana yargı bağlamında sürdürülen tartışmaların aldığı boyut itibariyle ayrı bir özellik taşıdığına dikkat çekti. Özellikle yargı kurumlarından verilen kararlara karşı yürütmenin eleştiri boyutunu aşan bir tarz ve üslup içinde sürdürdüğü tavırın gelinen son noktanın failleri için cesaret konusu olduğunu savunan Kolcuoğlu, şunları kaydetti:

ERDOĞAN'A ULEMA ELEŞTİRİSİ

"Özellikle bu kararlara karşı ulemayı kaynak gösteren ve doğrudan Başbakandan kaynaklanan sözler bu örneklerden sadece birisidir. Saldırıya uğraan Daire Başkanlığı'nın verdiği kararlar, bu kararların yürütmedeki değerlendirmesi, bu değerlendirmeler ışığında özellikle basın organlarındaki hedef gösterici yayınlar, kaçınılmaz acı sonucu doğurmuştur.

Danıştay Başkanı tarafından 'erken uyarı' olarak nitelenecek tarzda yapılan açıklama, böyle bir saldırının gerçek sorumlulularını da belirlemek açısından ibret vericidir.

Umutsuz olmakla birlikte, bu olayın yargıya karşı girişilen yıpratma çabalarının son bulmasını bekliyoruz."

İZMİR BAROSU'NDAN İSTİFA ÇAĞRISI

İzmir Barosu Başkanı Avukat Nevzat Erdemir, silahlı saldırıyı kınadıklarını belirterek, "Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyorum. Kışkırtmaya neden olan Sayın Başbakan ve Meclis Başkanı'nı istifaya davet ediyorum" dedi.

Erdemir, iktidarın, türban konusunu ülkenin gündeminde "yapay olarak tuttuğunu, kaşıdığını ve oya dönüştürmek istediğini" iddia ederek, bu meselenin, Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ve sonunda da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı ile kesin olarak çözüme kavuşturulduğunu kaydetti.

Erdemir, şöyle dedi:

"Anaokulu öğretmeniyle ilgili Danıştay 2. Dairesinin verdiği karar üzerine, Sayın Başbakan, Sayın Dışişleri Bakanı, Danıştay mensuplarını yasa dışı örgütlere hedef olarak gösterebilecek nitelikte kışkırtıcı açıklamalarda bulundu. Biz o tarihte, Başbakanı ve Dışişleri Bakanı'nı, hatta Meclis Başkanı'nı sorumlu ve sağduyulu olmaya davet ettik. Kendilerine tanınan yetkileri, Anayasanın koyduğu kurallara, temel ilkelere uygun kullanmaya çağırdık." Toplum içindeki yeri, konumu ne olursa olsun hiç kimsenin, Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasasında belirtilen temel ilkeleri değiştirmeye, değiştirme girişiminde bulunmaya hakkının bulunmadığını bildiren Erdemir, siyasi erki elinde tutanların, yetkilerinin sınırsız olmadığını söyledi.

Erdemir, şöyle devam etti:

"Egemenlik sadece yasama organı ya da iktidar tarafından, hükümet tarafından kullanılmaz. Anayasamıza göre egemenliği kullanan organlar, yasama organıyla birlikte yargı organıdır. Yargı da Türk ulusu adına karar veren bir organdır. Bütün yetkilerin kendisinde bulunduğuna vehmeden siyasi iktidar, yanlış içindedir. Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyorum. Kışkırtmaya neden olan Sayın Başbakan ve Meclis Başkanı'nı istifaya davet ediyorum." Erdemir, olayın zanlısı olarak bir avukatın gözaltına alınmasını da "Toplum içinde yeri, konumu ne olursa olsun, hiç kimsenin suç işleme ayrıcalığı yoktur" diye değerlendirdi.

YARGIYA VURULMAK İSTENEN AĞIR BİR DARBEDİR"

Antalya Baro Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, saldırının, Cumhuriyetin temel taşlarından olan yargıya vurulmak istenen ağır bir darbe olduğu kaydedildi.

Ülkenin her geçen gün büyük bir kaos ortamına sürüklenmek istendiğinin bilinen bir gerçek olduğu ifade edilen açıklamada, şöyle denildi:

"Bir hukuk devletinin en önemli unsurlarından birisi, idarenin yaptığı eylem ve işlemlerin yargı denetimine tabi olmasıdır. Bilindiği üzere ülkemizde idari işlemlerin hukuki denetimini sağlayan en yüksek yargı mercii Danıştaydır. Keyfi uygulamaların her geçen gün arttığı ülkemizde, Danıştay'ın varlığından rahatsızlık duyulduğuna ilişkin ifadeleri üzüntüyle izliyoruz.

Bu saldırıya maruz kalan Danıştay 2. Dairesinin kamuoyunda yankı bulan önemli kararları verdiği de düşünülürse, saldırının kişisel bir hınçtan ziyade, planlı bir eylem olduğu sonucuna varmak zor olmayacaktır." Atatürkçü Düşünce Derneği Milas Şubesi tarafından yapılan basın açıklamasında da, " Bu saldırı Cumhuriyetin önemli kurumlarına yapılmış bir saldırıdır. Bu saldırının plansız ve kendiliğinden yapıldığına bizi kimse inandıramaz" denildi.

AA


REKTÖRLER KOMİTESİ, DANIŞTAY'A SALDIRI NEDENİYLE OLAĞANÜSTÜ TOPLANIYOR

Rektörler Komitesi, Danıştay'a gerçekleştirilen silahlı saldırı nedeniyle yarın olağanüstü toplanacak.

Danıştay 2. Dairesi'ne 1'i ağır 5 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan saldırı nedeniyle Rektörler Komitesi, YÖK binasında toplanıyor. Olağanüstü toplanma kararı alan Rektörler Komitesi toplantısı saat 11:00'de gerçekleştirilecek, toplantının ardından bir bildiri yayınlanması bekleniyor.

Rektörler Komitesi olağanüstü olarak en son Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanarak yargılanması nedeniyle toplanmıştı.

AA


OLAYI GERÇEKLEŞTİREN OĞLUMSA, ÇOK YAZIK

Danıştay 2. daire üyelerine silahlı saldırıda bulunan Alpaslan Aslan'ın babası İdris Aslan,"Çok şaşırdım. Böyle bir davranış beklemiyordum. olayı gerçekleştiren oğlumsa, çok yazık.." dedi.

Danıştay 2. daire üyelerine silahlı saldırıda bulunan Alpaslan Aslan'ın babası İdris Aslan, cnntürk'e yaptığı açıklamada, "Çok şaşırdım. Böyle bir davranış beklemiyordum. olayı gerçekleştiren oğlumsa, çok yazık..Oğlum her millet evladı gibi biriydi.." dedi. Aslan, olayı yeni öğrendiğini, oğlunun böyle bir şeyi neden yapmış olabileceğini bilmediğini söyledi.

Haber 10


VAKİT: HEDEF GÖSTERİLMEMİZİ KINIYORUZ

Danıştay 2. Dairesi üyelerine yönelik silahlı saldırı sonrasında gazetelerinin hedef gösterildiğini belirten Anadolu'da Vakit Gazetesi Yayın Kurulu, "basın ahlakıyla bağdaşmayan bir şekilde hedef gösterilmesini ve yargısız infaza tabi tutulmasını nefret ve şiddetle kınıyoruz" dedi.

Danıştay 2. Dairesi üyelerine yönelik silahlı saldırı sonrasında gazetelerinin hedef gösterildiğini belirten Anadolu'da Vakit Gazetesi Yayın Kurulu, "basın ahlakıyla bağdaşmayan bir şekilde hedef gösterilmesini ve yargısız infaza tabi tutulmasını nefret ve şiddetle kınıyoruz" dedi.

Danıştay İkinci Dairesi'nin türban kararının ardından "İşte O Üyeler" başlığıyla haberi duyuran Vakit Gazetesi Yayın Kurulu, bugün yaşanan olaya ilişkin açıklama yaptı.

"HEDEF GÖSTERİLİYORUZ"

Danıştay üyelerini hedef gösteren yayınlar yapması nedeniyle eleştirilen Vakit Gazetesi Yayın Kurulu açıklamalarında, İstanbul barosu avukatlarından Alparslan Aslan'ın gerçekleştirdiği saldırı bahane edilerek, gazetelerinin, bazı televizyonlar tarafından, basın ahlakıyla bağdaşmayan bir şekilde hedef gösteriliğini öne sürdü. Yayın Kurulu, gazetelerinin yargısız infaza tabii tutulmasını nefret ve şiddetle kınadıklarını açıklarken, "Basın özgürlüğüne karşı yapılan bu saldırının, bizzat basın kuruluşlarından gelmesi olayın vahametini daha da artırmaktadır. Olay henüz emniyet tarafından soruşturma safhasında olup, hangi gerekçelerle yapıldığı kesin olarak belli değilken, saldırının gazetemizin 3.5 ay önceki bir haberiyle ilişkilendirilmesi; malum medyanın yargısız infaz girişimlerinden bir yenisiyle karşı karşıya olduğumuzu açıkça göstermektedir" denildi.

Vakit, bahsedilen haberin, Danıştay'ın bir kararının kamuoyuna duyurulmasından ibaret olduğunu savunurken, saldırı ile haber arasında ilişki kurulmaya çalışılmasını ise Anayasadaki basın özgürlüğünün kısıtlamasına yönelik bir giriş olarak değerlendirdi.

Yayın Kurulu açıklamasında, her on dakikada bir gazetelerini ekrana getirerek, hedef gösteren televizyon kanallarının yayınlarıyla ilgili olarak, gazete avukatlarının savcılığa gerekli suç duyurusunda bulunduğunu duyurdu.

HÜRRİYET

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber