Bülent Arınç nasıl anılmak istediğini açıkladı

Başbakan Yardımcısı Arınç, Newsweek'e verdiği röportajda, siyasetçi olarak nasıl hatırlanmak istendiğine ilişkin soruyu yanıtladı.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Nisan 2015 12:48, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Bülent Arınç nasıl anılmak istediğini açıkladı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye'nin G-20 dönem başkanlığı bağlamında Newsweek dergisine röportaj verdi.

Arınç'ın Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamaya göre, röportajda, hükümetin siyasi kimliği, seçim, AB üyeliği, çözüm süreci ve siyasi mirası konuları yer aldı.

Siyasetçi olarak nasıl hatırlanmak istendiğine ilişkin soru üzerine Arınç, "Biz siyasetçiler, iyi bir itibarımız olursa ve arkamızda güzel anılar bırakırsak mutlu oluruz" görüşünü paylaştı.

Arınç, 40 yıldan uzun bir süredir siyasetin içinde, 20 yıldır da TBMM'de yer aldığına işaret ederek, grup başkanı, grup başkanvekili, komisyon üyesi ve milletvekili olduğunu ifade eden Arınç, şu görüşleri açıkladı:

"Hizmet vermediğim makam yok. Beş yıl meclis başkanlığı yaptım ve 6 yıldır hükümet üyesiyim. Her zaman prensiplerime bağlı kaldım ve dürüst siyaset yapmaya çalıştım.

Her konuşmamın arkasındayım. Her zaman neye inandıysam veya güvendiysem onu söyledim ve yaptım. Ayrılırken insanların şöyle söylediğini duymaktan mutlu olurum. 'Dürüst, iyi bir insandı. Haksız kazanç sağlamadı veya haksız yere başkalarını kayırmadı'. Bu şekilde hatırlanmak isterim. Haksız kazancı veya siyasetten gelir sağlamayı asla hedeflemedim. Maaşımdan başka gelirim yok. En önemli mirasım büyük ihtimalle 'ilkeli, cesur, kararlı ve dürüst siyasetçi' namım olacaktır."

Arınç'ın sözlerinden öne çıkan bölümler şöyle:

"Cumhurbaşkanımız o sistemi istiyor ve bunu her vesileyle dile getiriyor. Bu yüzden başka yorum yapmaya lüzum yok... Cumhurbaşkanı ilk turda halk tarafından seçildi ama Meclis tarafından seçilen önceki cumhurbaşkanlarıyla aynı hak ve yetkilere sahip. Bu çelişkiden biz sorumlu değiliz. Yeni anayasada bu konuyla ilgili düzenlemeler yapacağız.

AB adil olmalıdır. Eğer AB bu yaklaşımı göstermezse o zaman Türkiye AB'nin ön yargılı olduğuna hükmedecektir... Bir gün AB üyesi de olacağız. Dahası, İslam ülkelerinin çoğu Türkiye'yi kendileri için bir model ve bir temsilci olarak kabul ediyor.

Demirtaş'ın açıklamaları son derece yanlış ve ben bunları eleştirmiştim. Uzlaşma sürecinde iş birliği yapacaksak birbirimize güvenmeliyiz. Hükümete güvenmediğini söylersen o zaman bu, bizi kandırıyorsun demektir. Ama ben HDP'ye inanmak zorundayım. Bu süreçte iş birliği yapacaksak başka bir seçeneğimiz yok..."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber