Kızım üniversite için başını açsın

Kaynak : Hürriyet
Haber Giriş : 22 Kasım 2006 06:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TESEV'in 6 Mayıs-11 Haziran arasında, 23 ilde Türkiye geneli kent ve kır nüfusu temsil eden 18 yaş ve üzeri 1492 kişiyle yüzyüze yapılan görüşme sonucunda hazırladığı "Değişen Türkiye'de Din, Toplum ve Siyaset" adlı araştırma çarpıcı sonuçlar ortaya koydu.

TESEV Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Can Paker, TESEV Demokratikleşme Programı Direktörü Etyen Mahçupyan ve araştırmayı hazırlayan Doç. Dr. Ali Çarkoğlu ile Prof. Dr. Binnaz Toprak dün Beşiktaş'taki Conrad Otel'inde düzenlenen basın toplantısıyla raporun sonuçlarını kamuoyuna duyurdu.

TESEV Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Can Paker, rapora göre Türk halkının sosyolojik olarak irtica tehlikesi göstermediğini ve şeriat istemediğini söyledi. Paker, "Türkiye'de başörtüsü örtenlerin sayısı genel kanıya göre artıyor ama sonuçlar bunun tersini gösteriyor. Artan gelir seviyesi, kentleşme ve yeni bir orta sınıfın gelişimine bağlı olarak başını örtenlerin sayısı azalıyor" dedi. Paker, rapordaki en endişe verici sonucun toplumun çeşitli kesimlerinde yaygın olan "biz ve ötekiler" duygusu olduğunu söyledi. İşte raporun 1999, 2006 karşılaştırmalı sonuçları:

DİNDARLIK ARTTI

Katılımcıların yüzde 51.8'i kadın, yüzde 11.4'ü Alevi. Yüzde 15.7'si kendisini ideolojik olarak solda, yüzde 37.2'si sağda, yüzde 30'u ise ortada görüyor. Yüzde 48.5'u kendisini dindar, yüzde 20.3'ü laik, yüzde 23.4'ü ise ortada tanımlıyor. Kendisini dindar olarak tanımlayanların oranı yüzde 34'ten yüzde 55'e yükseldi.

ŞERİAT İSTENMİYOR

"Türkiye parti sistemi içinde din temelli politika yapan partiler olmalı mı?" sorusuna "evet" cevabı veren katılımcıların oranı yüzde 25'ten yüzde 41'e yükselirken, Türkiye'de şeriata dayalı bir din devleti kurulmasını isteyenlerin oranı da yüzde 21'den yüzde 9'a düştü.

ZORLA ÖRTÜNDÜM

Katılımcılara sorulan "Türkiye'nin en önemli sorunu nedir?" sorusuna verilen cevaplarda, türban, işsizlik, enflasyon, terör, eğitim, ekonomik istikrarsızlık olarak sıralandı. Başını örtenlerin oranı yüzde 73'ten yüzde 61'e düştü. Katılımcıların yüzde 72'si "Örtünmek islamın emri olduğu için başımı örtüyorum" derken, yüzde 8'i "Çevremdeki herkes örttüğü içi ben de örtüyorum" dedi. Katılımcıların sadece yüzde 4'ü zorlandığı için örtündüğünü söyledi. "Üniversite çağındaki kızınızın okula devam edebilmesi için başını açmasını onaylar mısınız" sorusuna ise katılımcıların yüzde 65'i "onaylarım" cevabını verdi. "Sizce Türkiye Cumhuriyeti siyasal sistemi içerisinde cumhurbaşkanının sahip olması gereken özellikler nelerdir" sorusuna , katılımcıların yüzde 51'i "Eğer erkek ve evliyse eşinin başının açık olmasını önemli bulurum" cevabını verdi.

Köktendincilik yükselmiyor

Katılımcıların yüzde 61.3'ü son 10-15 yılda köktendinciliğin Türkiye'de yükseldiğini düşünmüyor. Yüzde 22.1'si laikliği tehdit altında buluyor. Türkiye'de dindar insanlara baskı yapıldığını düşünenlerin oranı yüzde 50.2'den yüzde 77.1'e çıktı. Baskıya verilen en önemli örnek ise yüzde 65.1 ile "türban-başörtüsü" sorunu. Katılımcıların yüzde 62'si AKP iktidarı döneminde kişilerin ibadetlerini yerine getirmeleri konusunda iyiye doğru bir değişim yaşandığını düşünüyor. 'Başka dinlerden olanlar iyi insan olabilir mi?' sorusuna 'evet' diyenler ise yüzde 89'dan yüzde 72.2'ye düştü.

Ümmetçilik artıyor

Kendisini Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak tanımlayanlar yüzde 34.1'den yüzde 19.9'a düştü. Müslüman olarak tanımlayanlar ise yüzde 35.7'den yüzde 44.6'ya çıktı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber