Ağar ve Uzan barajı geçer mi?

Kaynak : Vatan
Haber Giriş : 05 Temmuz 2007 07:48, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Kasım'da, 3 milyon oy alan DP'nin nüfusu yoğun kentlerde işi zor görünüyor

Anketlerin değil matematiğin konuştuğu yazı dizisinin son bölümünde, rakipleriyle değil barajla yarışan partileri ele alacağız: Ağar'ın DP'si ile Uzan'ın Genç Parti'si.

Gerçi her iki lider de barajla sorunumuz yok diyor ama, rakamların dili biraz daha farklı.

İlk iki günkü analizde, 22 Temmuz seçimlerindeki geçerli oy sayısını 35 milyon 100 bin olarak tahmin etmiştik. (Bu konuda bazı itirazlar var, onları da değerlendireceğiz.) Bu durumda bizim tahminimize göre bu seçimde yüzde 10 barajı, 3 milyon 510 bin oy olacak. Siyasi analistlerin görüşü ve önceki seçim sonuçlarının ayrıntılı istatistiklerine göre seçimde ilk 5 sırayı almaları kesin gibi görünen partilerden AKP, CHP ve MHP dışındaki Demokrat Parti ve Genç Parti'nin baraj derdi olduğu ortaya çıkıyor.

Önce DP'ye bakalım: Cumhuriyet mitinglerinden sonra, meydanların ?sağda da solda da birleşme çağrısına? ilk kulak veren liderler DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ile ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu olmuştu. Ancak Cumhurbaşkanlığı seçimi turlarındaki gelişmeler ve ANAP'ın Anayasa değişikliği paketine destek vermesi, birleşme hareketinin ?gönülsüz ve suni? olduğunu ortaya çıkardı. Anketlere göre büyük balık olan DYP'nin küçük balık ANAP'ı ?kılçığını bile ayıklamadan yutmak istiyor görüntüsü vermesi? üzerine Mumcu birleşme girişimini rafa kaldırıp, muhtemelen ANAP'ı da kendi siyasi kariyerini de bitirdi. DYP de yoluna Demokrat Parti (DP) adıyla devam kararı aldı.

Sağda birlikten ?1+1=3 sonucu çıkar mı? diye konuşulurken, tartışma şu hale geldi: Merkez sağda tek parti (DP) kaldı. Acaba DP birleşme öncesindeki konumunu koruyabilir mi?

Genel kabul gören bu olgu nedeniyle 3 Kasım'da yüzde 5.13 (1 milyon 618 bin oy), 28 Mart 2004 yerel seçiminde ise yüzde 2.5 (il genel meclisi seçiminde 808 bin oy) alan ANAP'ı DP oylarının üzerine ekleyemiyoruz. (Bu 808 bin oyun bir kısmı tabii ki DP'ye gidebilir, ancak katkısının marjinal olacağını düşünüyoruz.)

DYP, (şimdiki adı DP) 3 Kasım'da 3 milyon 9 bin oy alarak, yüzde 9.54 oy oranıyla barajın hemen altında kalmış. 1999 seçimlerinde 3 milyon 742 bin oy alan DYP, 3 Kasım'da geçerli oy sayısının 410 bin artmasına rağmen yaklaşık 733 bin oy kaybetmiş.

DYP, 2004 yerel seçimlerinde de yüzde 10 barajının hemen altında oy aldı. Oy sayısını 3 milyon 216 bine yükseltirken, oy oranı yüzde 9.97'de kaldı.

TESAV'ın ?3 Kasım 2002 seçimleri, Sayısal ve Siyasal Değerlendirme? adlı çalışmasına göre DYP aslında Güneydoğu hariç, yurt genelinde varlığı hissedilen bir parti. Örneğin 3 Kasım'da Türkiye genelinde oyu yüzde 9.54 seviyesinde oluşurken, 50 ilde bu ortalamanın üzerinde oy alabilmiş. Partinin asıl problemi nüfus yoğunluğu yüksek illerde çok gerilerde kalması. Örneğin 3 Kasım'da 5 milyon 225 bin geçerli oyun kullanıldığı İstanbul'da 189 bin 373 oyla sadece yüzde 3.62'lik bir oy oranı yakalayabilmiş. Parti, Türkiye'nin ikinci büyük ili Ankara'da yüzde 5.42 oy alabilirken, üçüncü büyük il İzmir'de yüzde 9.33'le kendi ortalamasına (yüzde 9.54) epeyce yaklaşmış. DYP'nin 3 Kasım oyları Kayseri, Gaziantep, Malatya, Konya, Hatay ve Mersin gibi Türkiye ortalamasından daha fazla seçmen sayısına sahip kentlerde de, genel ortalaması olan yüzde 9.54'ün gerisinde.

Yani DYP'nin kaderi yine 3 Kasım'da ?dayak yediği? büyük kentlerde. Çok kabaca bakıldığında DYP'nin bu kentlerde henüz sırtını minderden kaldıramadığı görülüyor. Örneğin üç büyük il: 3 Kasım sonuçlarına bakıldığında AKP'nin en büyük iki kentte kendi ortalamasının üzerine çıktığı görülüyor. İktidar partisi Türkiye genelinde yüzde 34.3 oy alırken İstanbul'da yüzde 37.2'yi, Ankara'da yüzde 38.1'i yakalamış. CHP ise üç büyük ilde de kendi ortalaması olan yüzde 19.4'ün üzerinde. İstanbul'da yüzde 24.1, Ankara'da yüzde 28, İzmir'de ise yüzde 29.1'lik sonuca ulaşmış. Üç kentte de genel trendin çok değişmediğini düşünüyoruz. Aksine CHP buralarda oylarını bir miktar daha artırabilir. Yani Ağar'ın işi üç büyük kentte yine çok zor.

İkinci derecede oy deposu olan Kayseri, Konya ve Malatya'da AKP'nin ezici üstünlüğü konusunda kimsede pek şüphe yok. Hatay'da AKP ve CHP ile birlikte MHP de var. Mersin'de yine bu üç partiyi önde görüyoruz, burada MHP bayağı etkili. Gaziantep'te de AKP ve CHP oyların üçte ikisine hakim gibi görünüyor.

Ağar, Güneydoğu'da neredeyse yok. Terörle mücedele kariyeri Ağar'ın bu bölgeden oy alma şansını neredeyse sıfırlıyor. DYP, 3 Kasım'da 15 kentte yüzde 15'in üzerinde oy almış: Çankırı, Kilis, Edirne, Şanlıurfa, Çanakkale, Ardahan, Denizli, Isparta, Manisa, Aydın, Burdur, Kastamonu, Artvin, Bilecik ve Muğla. Bu illere kendi memleketi olan Elazığı'ı da eklersek, yaklaşık 4.5 milyon seçmene ulaşıyoruz. Bu rakam da toplam kayıtlı seçmen sayısının yüzde 11'ine bile bulmuyor. Yani Ağar'ın kuvvetli olduğu yerlerin Türkiye genelindeki ağırlığı oldukça az.

Peki 22 Temmuz'da DP ne yapar?

Kolay bir tahmin değil ama, Ağar'ın DP'sinin barajın altında kalma ihtimalinin barajı geçme ihtimalinden daha yüksek olduğunu söylemek mümkün. Sayısal olarak bir tahmin yapmak gerekirse DP'nin 3 milyon oyun üzerine çıkabileceğini söylemek kolay değil. Yüzde 7-8 civarlarında bir sonuç bize göre sürpriz olmayacak.

Uzan 1.3 milyon yeni oyla barajı aşar

Gelelim seçimin en ilginç partilerinden Genç Parti'ye (GP). GP lideri Uzan, bu kez medyası olmasa da etkili bir kampanya yürütüyor.

Mazot fiyatı ve ÖSS konusundaki vaatlerinin AKP dışında hemen hemen tüm partilerin programlarına girmesi Uzan'ın diğer liderlere göre ?nokta atışına? daha fazla önem verip, kamuoyunda daha fazla ses getirmeyi başardığını ortaya koyuyor.

GP'yi örgütlü bir siyasi hareket, kökleşmiş ve gelenekleri oturmuş bir parti olarak tanımlamak mümkün değil. GP, 3 Kasım'da büyük krizin darbesini yemiş, 20-30 yıllık siyasilerden hayal kırıklığına uğrayarak ?merkezden sapmış?, olağan davranış biçimlerinin dışına çıkma eğilimli seçmenlerin yüzde 7.25'e taşıdığı bir ?prodüksiyon parti? olarak ortaya çıktı. O dönemde de çok etkili bir kampanya yürüten Uzan 2 milyon 285 bin oy aldı. Ki bu oy sayısı ANAP ve DSP'nin toplam oy sayısından bile fazlaydı.

Ancak, barajı aşamayan DYP'nin aksine Genç Parti Türkiye genelinde yaygın bir oy potansiyeli sağlayamadı. İlginçtir, GP sadece 9 ilde yüzde 10'dan fazla oy almayı başarabildi: Denizli, Muğla, Uşak, Eskişehir, Kırklareli, Tekirdağ, İzmir, Edirne ve Sakarya. GP'nin yüzde 8 oy oranını geçtiği kentlerin çoğu da büyük oy potansiyeline sahip seçim bölgeleri: İstanbul, Bursa, Adana, Balıkesir, Çanakkale, Zonguldak, Manisa, Bilecik ve Aydın.

Üç büyük kentteki sonuçları ilginç GP'nin. Parti İstanbul, Ankara ve İzmir'de toplam 903 bin 976 oy almış. Bu kentlerde kullanılan 9 milyon 952 bin geçerli oyun yüzde 9.77'si GP'ye gitmiş. Aynı bölgede DYP'nin oy oranı yüzde 5.19, MHP'nin ise yüzde 6.42. GP'nin kalesi ise Sakarya. Cem Uzan'ın ünlü çiftliğinin de bulunduğu bu kentte oyların yüzde 25.2'si GP'ye gitmiş.

3 Kasım sonuçlarına bakıldığında GP Türkiye'nin 45 ilinde yüzde 5'in altında oy aldığı görülüyor. Tamamı Doğu ve Güneydoğu'daki 7 ilde oyu yüzde 1'in altında. Orta Anadolu'nun pek çok kentinde ise yüzde 2-4 arasında geziniyor.

Peki 3 Kasım'da ortaya çıkan bu tablo değişti mi? Çok fazla değiştiğini söylemek zor. 3 Kasım'dan bu yana geçen 4.5 yıl, Cem Uzan'ın ?damardan? mesajlarının daha fazla kişiye ulaşmış olmasını sağlayabilir.

Bu dönemde AKP'nin icraatlerinden şikayetçi olan, eli merkez sola gitmeyen tepkili-öfkeli bir grup seçmen 3 Kasım'da tercih etmediği GP'ye bu kez yönelebilir. Yani GP, 3 Kasım'da hiç varlık gösteremediği bölgelerde, az da olsa mesafe kazanabilir.

Ama bu kez büyük kentlerde işi daha zor gibi görünüyor. Büyük kentlerde AKP'ye oy vermeyi aklından bile geçirmeyen seçmenler önemli ölçüde CHP'ye, biraz da MHP'ye yönelmiş görünüyor. Yani GP'nin ?farklı bir alternatif olarak? İzmir genelindeki yüzde 17.5 ve İstanbul'daki yüzde 8.2'lik başarıyı yakalaması epeyce zor.

Keza CHP'nin tarihi olarak güçlü olduğu Kırklareli, Tekirdağ ve Edirne'de yüzde 12.8 ile yüzde 18.6 arasındaki oylarını yakalaması da.

23 Temmuz sabahına gelirsek: GP oy tabanını genişletecek gibi görünüyor. Ancak büyük kentlerdeki muhtemel kan kaybı nedeniyle barajı geçmesi çok zor.

GP, 3 Kasım'da aldığı 2 milyon 285 bin oyu koruyabilirse, muhtemel katılıma göre yüzde 6.5 civarında oy alabilecek. 2.5 milyon oyun (yüzde 7.1) üzerine çıkması sürpriz olur.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber