Şener: Kılık kıyafet ile ilgili düzenleme referanduma gidilerek tamamlanabilir
ANKARA (CİHAN)-Devlet eski Bakanı Abdüllatif Şener, üniversitelerdeki kılık kıyafet yasağı ile ilgili "Anayasa değişikliği yapacak olan TBMM'dir. Meclis'ten belli sayıda oy çıkmazsa, referanduma gitmek suretiyle düzenleme tamamlanabilir" dedi.
Devlet eski Bakanı Abdüllatif Şener, ilk dersini Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ)'de 3. sınıf öğrencilerine verdi. Şener, 3 no'lu amfide Kamu Maliyesi dersine girdi. Derse öğrenciler kadar gazeteciler de büyük ilgi gösterdi.
Şener, ders sırasında gazetecilerin sorularını da cevapladı. Üniversitelerdeki başörtüsü yasağı ile ilgili bir soru üzerine Şener, Türkiye'de bir başörtüsü sorunu bulunduğunun her kesim tarafından kabul edildiğini kaydederek, "Başörtüsü sorunu yoktur demek, gerçekçi olmaz" dedi.
Bu sorun ile ilgili çözüm arayışları olduğunu kaydeden Şener, "Anayasal değişikliği yapacak olan TBMM'dir. Meclis'ten belli sayıda oy çıkmazsa, referanduma gitmek suretiyle düzenleme tamamlanabilir. Nitekim, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ile ilgili konunun Sayın Cumhurbaşkanı tarafından referanduma gönderilmesi gibi" diye konuştu.
Şener, 1991 öncesinde de üniversitede öğretim görevlisi olduğunu hatırlatarak, şöyle dedi: "Eğer bir öğrenci saçının yarısını usturuya vurmuş, yarısını beline kadar uzatmış bir şekilde sınıfıma gelse veya tek ayağında bot olsa tek ayağında ise çorap bile bulunmasa, ben bu öğrencinin derse girmesini engellemem. Eğer şamata yapıp dersi kaynatma gibi bir niyeti yoksa. Onda da giremezsin demem, nazik şekilde ders işlememiz gerektiğini söylerim. Ama kıyafeti nedeniyle benden bilgi almak için, bilgi dağarcığını, olayları sorgulama yeteneğini geliştirmek için gelip de karşımda oturan bir öğrencinin, bir ayağında bot var diğerinde çorap yok , olur mu böyle bir şey, saçlarının yarısı usturalı yarısı beline kadar uzun, olur mu böyle bir şey, diyerek sınıftan dışarı çıkarmam."
Üniversite çağına gelmiş bir gencin, kendi ile ilgili kararları alabilecek düzeyde olduğunu vurgulayan Şener, bu yaştaki öğrencilere katı kurallar dayatmanın, sıkı kıyafet biçimleri önermenin gençlerin kimliğine ve kişiliğine saygısızlık olacağını söyledi. Bir öğretim görevlisi olarak bu görüşleri açıkladığını belirten Şener, "Benden ders alan veya almayan tüm öğrencilerimize güveniyorum" ifadesini kullandı.
"HERHANGİ BİR KAMU GÖREVİNDE ÇALIŞMAYI DÜŞÜNMÜYORUM"
Şener'e, YÖK Başkanlığı için kulislerde isminin konuşulduğu da hatırlatıldı. Milletvekili adayı olmadığını açıklamasından bu yana kendisine belli yakıştırmalarda bulunulduğunu, belediye başkanlığı için bile isminin geçtiğini söyleyen Şener, "16 yıl siyasi hayatım var. 10 yılı muhalefette geçti. Bakan olarak kabinede de yer aldım. Bu 16 yıllık siyaset hayatı sonrasında bürokratik mekanizmaların hiçbirinde görev almamın doğru ve şık olmayacağını düşünüyorum" dedi. Şener, yurt gezileri sırasında YÖK Başkanı olması isteği ile karşılaştığını da sözlerine ekledi.
Şener, "mahalle baskısı, Türkiye Malezya olur mu?" tartışmaları ile ilgili bir soru üzerine ise, "Bu tartışmalara zemin hazırlama önemli, bu tartışmaların yapılış biçimi önemli" dedi. Türkiye'de toplumsal kültürün uzlaşıya, hoşgörüye dayalı olarak gelişmesi gerektiğini söyleyen Şener, çatışma ve kutuplaşma ortamının ülkeye zarar vereceğini söyledi. Şener, kutuplaşmayı ortadan kaldıracak olan kurumun ise siyaset kurumu olduğunu vurguladı.
Bir öğrencinin, 2007 bütçesinde seçim ekonomisinin uygulanıp uygulanmadığı yönündeki sorusuna karşın Şener, yıl başında bütçe açığının 16 milyar YTL olarak açıklandığını, seçimden sonra Maliye Bakanlığı'nın, açığın 8 milyar küsur olacağı yönünde açıklama yaptığını hatırlatarak, "Benim şu andaki izlenimim, yıl sonu itibariyle bütçe açığının, başlangıç öngörüsünün de üzerinde artacağı yönündedir" ifadesini kullandı.
"TABUTU KADAR İNSAN OLMAK İSTEYENLER DE VAR"
Şener, ilk dersinde öğrencilere siyaset ve maliye arasındaki ilişkiyi de anlattı. Siyasete girme kararı alan insanların, millete hizmet düşüncesiyle ve toplumsal sorumluluk anlayışı ile hareket etmesi gerektiğini aktaran Şener, sırf statü arayışı ile siyaset yapanların "tabutu kadar insan olmak" istediğini dile getirdi.
Şener, siyaset hayatı boyunca, tabutu kadar insan olmak isteyen de tabutu kadar insan olmak istemeyen de çok sayıda insan gördüğünü söyledi.
Öğrenciler, Şener'in ilk dersinden memnun ayrıldı. Dersin yararlı geçtiğini söyleyen öğrenciler, teori yanında pratiğe yönelik bilgiler de aldıklarını ifade etti.