Kriz vücut kimyamızı bozdu

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 08 Aralık 2008 15:14, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Nöron Psikiyatri Dal Merkezi Yönetim Kurulu üyesi Psikiyatrist Uzman Dr. Ayşe Uslu, son dönemde özellikle karar verme makamında bulunan yöneticilerin yaşanan ekonomik kriz nedeniyle psikiyatristleri çok sık ziyaret etmeye başladığını söyledi.

Ekonomik krizin Türkiye'ye etkilerini pisikolojik açıdan değerlendiren Uslu, "Ülkemizde yaşanan ekonomik kriz vucut kimyamızı bozdu. Ekonomi ile psikoloji arasında yakın ilişki bulunuyor ve ekonomideki bozulmalar, işveren ve çalışanlarda ruhsal ve bedensel problemlere yol açıyor" dedi. Yoğun ve stresli iş temposunda çalışan sorumluluk sahibi kişilerde genel bir yorgunluk hali görülebileceğine işaret eden Uslu, çalışmalarının karşılığını alamayan kişilerde, mutsuzluğa bağlı olarak tükenmişlik sendromu denilen ruh ve beden sağlığını olumsuz yönde etkileyen sağlık problemleri görülebileceğini söyledi.

Ülkemizde psikiyatri hasta sayısının ekonomik krizden sonra arttığına dikkat çeken Uslu, şunları söyledi: "Hastaneler ve özel dal merkezleri artık hasta taleplerini karşılamakta güçlük çekiyor. Günümüzde insan sağlığını tehdit eden hastalıklar rol değiştirdi. Tifo, çiçek, difteri gibi bulaşıcı hastalıklar, enfeksiyona yol açan mikro organizmaların bulunması ve mücadele yollarının öğrenilmesi ile azaldı. Oysa psikiyatri hastaları ülkemizde her zaman belirli bir seviyede altyapı oluşturuyor. Bu sayı kriz ile birlikte inanılmaz derecede artış gösterdi. Uzman doktor yetersizliği nedeniyle hastanelerde belirli sayıya kadar hastalara hizmet verilebiliyor. Oysa kendisine ve çevresine zarar verebilme tehlikesi taşıyan bu tip hastaların bekletilmeden sağlık hizmeti alması gerekiyor."

Hastanelerde yaşanan yoğunluk nedeniyle vatandaşların özel psikiyatri dal merkezlerine gittiğini ancak Sağlık Bakanlığı'nın bu merkezlere alınan hasta sayısına sınırlama getirdiğini aktaran Uslu, "İzmir'de 5 doktor arkadaşımız ile birlikte açtığımız Nöron Psikiyatri Dal Merkezi'nde doktor kadromuz yeterli olmasına rağmen 50 hasta sınırlaması uygulanıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından getirilen bu sınırlama nedeniyle 50 hastadan bir kişi fazla bakamıyoruz. Bir hafta sonraya randevu verdiğimiz oluyor. Bu durum psikolojik çöküntü içinde olan hastalar üzerinde olumsuzluklar oluşturuyor" dedi.

"Ekonomik kayıp ve kayıp tehdidi insanlarda ciddi psiko-fizyolojik tepkilere yol açar'' diyen Uslu, şöyle devam etti: "Psikolojik sıkıntılar fizyolojik sıkıntılara dönüşebililir. Çözülemeyen sorunların facialara yol açmaması için mutlaka bir psikiyatriste gidilmesi gerekir. Tükenmişlik sendromu görülen kişilerde rastlanabilen diğer rahatsızlık belirtileri ise fizyolojik olarak uykusuzluk veya aşırı uyuma isteği, yeme bozuklukları, kalp, damar, tansiyon şikayetleri, sebebi açıklanamayan bedensel ağrılar, ülser, romatizmal yakınlamalar, psikolojik olarak depresyon, kaygı, saplantı, güvensizlik, çabuk öfkelenme, alınganlık, kendini değersiz hissetme, aşırı temkinli olma durumları, ikili ilişkilerde bozulma ve intihar eğilimleri olarak sıralanabilir. Bu kadar önem taşıyan psikiyatri alanı ülkemizde maalesef ihmal ediliyor."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber