Tüketici kredilerinde, asıl borçluya gidilmeden kefile icra takibi yapılmamalı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 04 Mayıs 2011 00:04, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01

Karamürsel'de yaşanan bir olayda, bir özel banka, alınan bir tüketici kredisinin geri ödemelerinde aksama yaşanması üzerine, hem asıl borçluya hem de kefile icra takibi başlatmıştır.

Karamürsel İtfaiye Amirliğinde çalışan M.D. adlı üyemiz, kefil olduğu için hakkında başlatılan işlemin durdurulması istemiyle Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurmuş ancak başvurusu reddedilmiştir. Red işlemine Tüketici Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açılmıştır. 2010/422 E. N. nolu dosyada mahkeme heyeti, 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki yasanın 10. Maddesinin 3. Fıkrası ''Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde kredi veren asıl borçluya başvurmadan kefilden borcun ifasını isteyemez'' düzenlemesini içerdiğini, bu nedenle de asıl borçluya başvurmadan ve buradan bir sonuç almadan kefile gidilemeyeceğini karara bağlamış ve Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin kararını kaldırmıştır.

Karara, banka tarafından itiraz edilmemiş, bu nedenle de karar kesinleşmiştir. Mahkeme kararında "Bu nedenle alacaklı banka asıl borçlu aleyhine icra takibi yapıp takip semeresiz kalmadıkça kefillerden borcun ifasını isteyemeyeceği yasanın bu hükmünün emredici nitelikte olup mahkemece re'sen dikkate alınması gerektiği, bu durumda asıl borçluyla birlikte kefil hakkında takip yapılması yasa hükmüne aykırı olduğundan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." denilerek, kesintilerin geri verilmesi, 50 liralık yargılama giderinin de davalı bankadan alınarak davacı memura verilmesine karar verilmiştir.

İŞTE MAHKEME KARARI

T.C.
KARAMÜRSEL
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA)

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2010/422
KARAR NO : 2011/57

HAKİM : ÜNAL ÖZTÜRK 41402
KATİP : GÜZİDE TUNÇAY ÇETİNER 103227

DAVACI : M.D. - Karamürsel İtfaiye Grup Amirliği
Karamürsel/KOCAELİ

DAVALI : TÜRKİYE VAKIFLAR BANKASI T.A.O - Karamürsel Şubesi KOCAELİ
VEKİLİ : Av.S.Y. - Karabaş mahallesi Cengiz Topel Cad.Şehit Musa sk.
No:16 İZMİT/KOCAELİ
DAVA : Tüketici Hakem Heyeti Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 25/06/2010
KARAR TARİHİ : 16/02/2011
Mahkememizde görülmekte olan iş bu davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :

Davacı dilekçesi ile, asıl borçlu S. O.'un davalı bankadan tüketici kredisi aldığını kendisininde kefil olduğunu, kendi sıfatıyla imzalamış sözleşmenin standart sözleşme olduğunu, tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde krediyi veren asıl borçluya başvurmadan kefilden borcun ifasının istenemeyeceğini , asıl borçludan icra takibi yapıldığını ve takibin semeresiz kalmadığını hakkında icra takibinin durdurulmasına,yaptığı ödemelerin yasal faizi ile tarafa ödenmesine ayrıca Karamürsel Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 07/06/2010 tarih 2010/55 karar nolu kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.

Davalıya tebligat yapılmıştır.

Davalı vekili dilekçesi ile davalı banka müşterisi S. O.'un kredisine davacının kefil olduğunu borcunu ödememesi üzerine ihtarnameler gönderildiğini gene ödenmeyince Kocaeli 1. İcra Müdürlüğünün 2010/4867 esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ilgililerin çalıştıkları iş yerine maaş haczi gönderilerek kesinti yapılmaya başlandığını, icra takibinin her ikisi aleyhine yapıldığını davacının talebinin yasal dayanağının bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Yapılan yargılama sonucunda icra müdürlüğü dosyası , tüketici hakem heyeti dosyası ve tüm dosya kapsamına göre, asıl borçlu S. O.'un davalı bankadan tüketici kredisi kullandığı , davacınında bu krediye kefil olduğu Kocaeli 1. İcra Müdürlüğünün 2010/4867 esas sayılı dosyasında asıl borçlu ve kefil hakkında icra takibi yapıldığı anlaşılmakla, 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki yasanın 10. Maddesinin 3. Fıkrası ''Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde kredi veren asıl borçluya başvurmadan kefilden borcun ifasını isteyemez '' düzenlemesini getirmiştir.Bu nedenle alacaklı banka asıl borçlu aleyhine icra takibi yapıp takip semeresiz kalmadıkça kefillerden borcun ifasını isteyemeyeceği yasanın bu hükmünün emredici nitelikte olup mahkemece re'sen dikkate alınması gerektiği, bu durumda asıl borçluyla birlikte kefil hakkında takip yapılması yasa hükmüne aykırı olduğundan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

Hüküm : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının davasının KABULÜ İLE
Karamürsel Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 07/06/2010 tarih 2010/55 karar sayılı kararın kaldırılmasına ve Kocaeli 1. İcra Müdürlüğünün 2010/4867 esas sayılı dosyasında davacı-borçlu M. D. hakkındaki takibin iptaline, davacı-borçlunun Kocaeli 1. İcra Müdürlüğünün 2010/4867 esas sayılı dosyasına maaşından yapılan kesintilerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- 18,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3- Davacının yapmış olduğu 50,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair davacının yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda tebliğden itibaren 15 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup üsülen anlatıldı.16/02/2011

Katip 103227 Hakim 41402

Esas No : 2010/422
Karar No : 2011/57 KESİNLEŞME ŞERHİ

Mahkememizden verilen işbu 16/02/2011 tarihli hüküm taraflara tebliğ olunmuş temyiz edilmemesi üzerine Kesinleşme hükmün 31/03/2011 tarihinde kesinleştiği tasdik olunur.05/04/2011

Yazı İşleri Müdürü Hakim 41402
85509

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber