'Anayasada, hukuk mantığına uymayan mutlak değişmezlik olmamalı'

İstanbul Üniversitesi, dünyanın 70 ülkesinden 500'e yakın katılımcıdan görüş alınarak hazırlanan yeni anayasa raporunu açıkladı.

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 13 Haziran 2012 17:02, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Raporda, yeni anayasada devletin şekli, nitelikleri ve sembollerinin korunması gerektiği ancak bu korumanın hukuk mantığına uymayan mutlak bir değişmezlik yasağı şeklinde olmaması gerektiği ifade edildi.

13 Haziran tarihinde açıklanan çalışma için, ?Akademisyenlerin, öğrencilerin, sivil toplum örgütlerinin, kısacası toplumun farklı kesimlerinin ve sesini duyuramayanların düşüncelerini içeren bir çalışmadır.? ifadeleri kullanıldı. Raporda, anadilde eğitim, vatandaşlık tanımı, anayasadaki değiştirilemez maddeler, kadın ve çocuk hakları gibi birçok konuda geniş açıklamalar yapıldı ve sonuç önerileri verildi.

Yeni anayasanın, Türk demokrasisinin ?olgunluk sınavı' olarak değerlendirildiği ifade edilen raporda, sürecin başarı ile tamamlanmasının bu sorumluluğu üstlenenler bakımından tarihi bir fırsat niteliğini taşıdığı vurgulandı. ?Her şeyden önce sürecin şeffaf ve açıklığı, yeni anayasanın ön şartı kabul edilmektedir.? denilen çalışmada, Katılım ve müzakerenin demokratik meşruiyet açısından önemli olduğunun altı çizildi.

Raporda, anayasa yapım sürecinin toplumsal taleplere dayalı bir uzlaşma metni olarak ortaya konulması gerektiği ancak bugüne kadar kabul edilen 5 anayasada, toplumun sürece ya hiç dahil edilmediği ya da sadece bir onay makamı olarak görüldüğü söylendi. Ayrıca, anayasa tüm partilerin uzlaşması ile hazırlanmış olsa bile, halkın verdiği desteğin açıkça görülmesi amacıyla, halk oylamasına sunulması gerektiği belirtildi.

?YENİ ANAYASADA VATANDAŞLIK TANIMI OLMAMALI'

Raporun anadilde eğitim ile ilgili önerisi, ?Türkçe resmi dil olması öngörülmeli, Türkçe dışındaki anadillerin öğrenilmesi ve öğretilmesi anayasal güvenceye kavuşturulmalıdır.? şeklinde oldu.

Anayasada vatandaşlık tanımının yer almaması gerektiği belirtilen raporda, ?Yapılacak düzenlemede, vatandaşlık hakkı ile bu hakkın kazanılması ve kaybedilmesinin temel esasları öngörülmelidir.? ifadelerine yer verildi.

En çok tartışılan konulardan biri olan anayasanın mevcut değiştirilemez maddeleri için ise raporda, ? Önerimiz Devletin şekli, nitelikleri ve sembollerinin korunması; ancak bu korumanın hukuk mantığına uymayan mutlak bir değişmezlik yasağı şeklinde olmamasıdır.? denildi. Bu konuda uzlaşma sağlanamaması halinde ise ?Her halükarda mevcut anayasadaki gibi ve uygulamada daha da genişletilen ?değişmezlik yasağı' hükümlerine yer verilmemeli, bu alan devletin şekli, İstiklal Marşı ve bayrak gibi çok sınırlı kapsamda öngörülmelidir.? görüşüne yer verildi.

?KADINA ŞİDDETİN YASAKLANMASI YÖNÜNDE AÇIK HÜKÜM OLMALI'

Kadın hakları konusunda ?kadına karşı şiddetin yasaklanması' yönünde anayasada açık bir hükmün bulunması gerektiği ifade edildi. Ayrıca bu konu hakkında başlı başına BM ve Avrupa Konseyi Sözleşmeleri'nin olması, konuya ilişkin özel bir hükmün yer almasını gerekli kıldığı belirtildi.

?ÖĞRETİM ÜYELERİNE, KENDİ REKTÖRÜNÜ SEÇME İMKANI VERİLMELİ'

Raporda, ?Yükseköğretim Kurulu (YÖK)'nun üniversiteleri tahakküm altına alması ve öğretim üyelerinin kendi rektörünü ve dekanını seçme özgürlüğünün tanımaması eleştirilerin başında gelmektedir. Bu kapsamda üniversitelerin tam anlamıyla idari ve mali özerkliğe kavuşturulması ve YÖK'e, sadece yükseköğretimi koordine ve planlama görevi verilmesi önerilmektedir.? ifadelerine yer verildi. Ayrıca, ?Üniversite özerkliğinin anlamı esas itibariyle bilimsel araştırma yapanlara özgür bir ortam ve maddi imkan sağlanmasıdır.? denildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber