'Neşter 2', iki hakimi mahkemelik etti

Haber Giriş : 13 Ocak 2006 15:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Yargıyı etkileme iddialarını içeren "Neşter-2" soruşturmasındaki telefon dinleme tutanakları, iki hakimi mahkemelik etti.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Ankara 7. Ticaret Mahkemesi Başkanı Uğur Sayın'ın avukatı tarafından Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davanın dilekçesinde, Sayın'ın telefon görüşme tutanaklarında adının geçtiğini öğrenmesi üzerine, "Neşter-2" davasının görüldüğü Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurarak, tutanakları aldığı anlatıldı.
Emekli Ankara Ticaret Mahkemesi Başkanı Rasim Agiç'in, görevde olduğu dönemde Neşter-2 davasının sanıklarından Haldun Erdavran ile yaptığı telefon görüşmesinin tutanaklarında,

Agiç'in, Sayın'ı küçük düşürücü ve hakaret niteliği taşıyan sözler sarf ettiği anlatılan dilekçede, şöyle denildi:
"Bir yargı mensubunun, aynı seviyedeki meslektaşının hukuk bilgisine, saygınlığına ve temsil ettiği makama karşı haksız ve mesnetsiz biçimde sarf ettiği kelimeler, kabul edilebilir ve tepkisiz kalınacak boyutların üzerindedir. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nce yapılan soruşturma sonunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, aralarında Agiç'in de bulunduğu bir kısım hakim hakkında kınama cezası vermiştir. Telefon görüşmesi tutanaklarının, adliyede görevli ilgili hakimlere de verilmesi ve kamuoyuna yansıması, Sayın'ı sonsuz üzüntü içinde bırakmıştır." Dilekçede, yargılama sonunda Agiç'in 50 bin YTL manevi tazminat ödemesine karar verilmesi talep edildi.

İLK KARAR VE BOZMA
Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi, Agiç'in ve onu temsil eden bir avukatın duruşmalara katılmadığı ve 15 Haziran 2005 tarihinde sonuçlandırdığı davada, Sayın'ın avukatının özel yetkili vekaletnamesi bulunmadığından, davanın açılmamış sayılmasına karar verdi.

Sayın'ın temyiz başvurusunu görüşen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, davanın hakimlerin görevleriyle ve yargısal kararlarla ilgili olmadığına, bu durumda avukat için özel yetkili vekaletname gerekmediğine hükmetti. Daire, davanın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun genel hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını 3 Ekim 2005 tarihinde bozdu.
Yargıtay'ın bozma kararı üzerine dosyanın geri döndüğü Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi, 8 Mart 2006 tarihini duruşma günü olarak belirledi. Mahkeme, Yargıtay'ın bozma kararına uyabileceği gibi ilk kararında da direnebilecek.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber