Ergün, Bakanlığının bütçesini anlattı

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın bütçesinin görüşülmesine başlandı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 13 Kasım 2013 12:35, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58
Ergün, Bakanlığının bütçesini anlattı

- Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün: (2)

- "2012 yılı verilerine göre, Girişimci Bilgi Sistemi'ndeki yaklaşık 965 bin firmanın 3,2 trilyon liralık net satış yaptığını görüyoruz"

- "Bu net satışların yüzde 50'sini büyük firmalar yapıyor, yüzde 19'unu orta ölçekliler, yüzde 21'ini küçük ölçekliler, yüzde 10'unu ise mikro ölçekteki işletmeler gerçekleştiriyor"

- "2012'de Toplam 108 milyar liralık kar oluşmuş ama bunun 63 milyar lirasını büyük ölçekli işletmeler yapmış. 21 milyar lirasını orta ölçekli, 19 milyar lirasını küçük ölçekli, 5 milyar lirasını ise mikro ölçekli işletmeler gerçekleştirmişler"

- "Önümüzdeki dönemde uzaya daha yüksek çözünürlüklü yer gözlem uyduları göndereceğiz"

- "Bu kapsamda Göktürk 3 milli gözlem uydusu ile ilgili çalışmalara da başladık. Aynı zamanda, artık takım uyduları da devreye alarak, bir noktanın görüntüsüne 24 saat aralıksız ulaşabileceğiz"

TBMM (AA) - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Girişimci Bilgi Sistemi'nin ilk sonuçlarını açıkladı. Ergün, 2012 yılı verilerine göre, Girişimci Bilgi Sistemi'ndeki yaklaşık 965 bin firmanın 3,2 trilyon liralık net satış yaptığını, bunun da yüzde 50'sini büyük firmalar, yüzde 19'unu orta ölçekliler, yüzde 21'ini küçük ölçekliler, yüzde 10'unu ise mikro ölçekteki işletmelerin gerçekleştirdiğini bildirdi.

Ergün, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, bakanlığının 2014 yılı bütçesinin sunumunu yaptı.

Teknoparklara ilişkin bilgi veren Ergün, 2002 yılında sadece 2 teknopark varken, bugün 37 tanesi faal olmak üzere 52 teknoparkın bulunduğunu söyledi. Ergün, buralarda 20 binden fazla nitelikli elemanın istihdam edildiğini, 2 bin 250 firmanın araştırma yaptığını ve 1 milyar dolara yakın ihracatın gerçekleştirildiğini ifade etti.

Bundan sonra nicelikten çok niteliğe odaklanacakları için teknoparklarda ve Ar-Ge merkezlerinde performans kriterlerleri oluşturduklarını aktaran Ergün, rekabet kuralları gereğince Ar-Ge merkezleriyle ilgili sonuçları kamuoyu ile değil, firma yetkilileriyle paylaştıklarını kaydetti.

Buna ilaveten, üniversiteleri yenilikçilik ve rekabetçilik kültürünü geliştirmek için Yenilikçi ve Girişimci Üniversite Endeksi'ne göre sıralamaya başladıklarını anlatan Ergün, şöyle konuştu:

"Özellikle ilk 50 üniversiteyi sıralıyoruz. 2012'de ilk 50'ye giremeyen bir çok üniversitenin buraya girmek için yarıştığını ve bunlardan bir kısmının ilk 50'ye girdiğini gördük. Üst sıralarda yer alan üniversitelerin kendi aralarında daha nitelikli bir yarışa girdiğini gördük, üst sıralarda da yer değişikliği oldu ama en önemli değişiklikler alt ve orta sıralarda gerçekleşti. Buralardaki üniversiteler arasında, girişimciliğe ve yenilikçiliğe öyle bir odaklanma oldu ki geçen sıralamada 45. olan bu sıralamada 30. sıraya yükselebildi. Zaten amacımız da buydu. Bazı eleştiriler aldık. Zannedildi ki bu endeks, en iyi eğitim veren üniversite endeksidir. Hayır, biz öyle bir endeks oluşturmadık. Girişimciliği ve yenilikçiliği ölçen kriterler oluşturduk."

- "Uzayda gücü olmayanın yeryüzündeki gücü de sınırlı olmaktadır"

Bakanlığın yürüttüğü San-Tez, teknogirişim sermayesi desteği gibi programlar ve yine TÜBİTAK programlarıyla ülkede çok önemli teknolojik işlere imza atıldığına işaret eden Ergün, bu programlar sayesinde, dikey iniş ve kalkış yapabilen insansız hava araçları, kanser teşhis ve tedavisinde kullanılan enzimler, yangın sistemleri için insansız hava araçları, beyin dalgalarını kullanarak insanların duygusal durumlarını tespit eden yazılımlar, Türkiye'nin ilk kızıl ötesi kamerası, yeni nesil zırhlı araçlar ve yerli navigasyon gibi projeler üzerinde çalışıldığını ve ürünlerin geliştirildiğini bildirdi.

"Yeryüzünde güçlü olmak için, uzayda da güçlü olmak gerektiğini biliyor ve uydu çalışmalarımıza da hızla devam ediyoruz" diyen Ergün, şöyle devam etti:

"Rasat ve Göktürk 2'yi devreye aldığımız gibi yeni haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A için de destek programı açıldı. Önümüzdeki dönemde uzaya daha yüksek çözünürlüklü yer gözlem uyduları göndereceğiz. Bu kapsamda Göktürk 3 milli gözlem uydusu ile ilgili çalışmalara da başladık. Aynı zamanda, artık takım uyduları da devreye alarak, bir noktanın görüntüsüne 24 saat aralıksız ulaşabileceğiz. Önümüzdeki 10 yıl, Türkiye'nin kendi uydu fırlatma sistemlerini de inşa edeceğiz bir 10 yıl olacaktır. Gerçekten uzayda gücü olmayanın yeryüzündeki gücü de sınırlı olmaktadır. Bütün bunlar, hiç şüphesiz bu ülkenin bütün mensuplarını gururlandırması, sevindirmesi gereken çalışmalardır."

- "Girişimci Bilgi Sistemi'ni tamamladık"

Uzun bir süredir üzerinde çalıştıkları Girişimci Bilgi Sistemi'ni tamamladıklarını belirten Ergün, yıl sonuna kadar da bunun sonuçlarını kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.

Bakan Ergün, Girişimci Bilgi Sistemi Projesi ile 7 farklı kamu kurumunun idari kayıtlarındaki işletmelere ait ekonomik faaliyet verilerini, ortak standartlar çerçevesinde bir veri tabanında topladıklarını ve bu verileri birbiriyle konuşur hale getirerek entegre ettiklerini bildirdi.

Sistem üzerinde uzun bir çalışmanın gerçekleştirildiğini aktaran Ergün, şunları kaydetti:

"Sonuçta bu verileri birbiriyle konuşan, politika üretmeye uygun veriler haline getirmiş olduk, hem devlet, hem girişimciler için. Girişimci Bilgi Sistemi ile ülkemizde yerleşik en küçük işletmelerden holdinglere kadar bütün girişimlerin ekonomik faaliyetlerini sektörler ve il düzeyinde görebiliyoruz. Böylece Girişimci Bilgi Sistemi ile hangi sektörde ya da hangi bölgede ya da ölçekte olursa olsun işletmelerin karlılık durumları, borçluluk durumları, ciroları, istihdam ve üretim bilgileri gibi yüzlerce kalem bilgiyi aynı anda dönemsel olarak sorgulayabilme ve bunlardan anlamlı sonuçlar, politikalar üretebilme imkanına sahip olabiliyoruz.

2012 yılı verilerine göre, Girişimci Bilgi Sistemi'ndeki yaklaşık 965 bin firmanın 3,2 trilyon liralık net satış yaptığını görüyoruz. Bu net satışların yüzde 50'sini büyük firmalar yapıyor, yüzde 19'unu orta ölçekliler, yüzde 21'ini küçük ölçekliler, yüzde 10'unu ise mikro ölçekteki işletmeler gerçekleştiriyor. 2012'de toplam 108 milyar liralık kar oluşmuş ama bunun 63 milyar lirasını büyük ölçekli işletmeler yapmış. 21 milyar lirasını orta ölçekli, 19 milyar lirasını küçük ölçekli, 5 milyar lirasını ise mikro ölçekli işletmeler gerçekleştirmişler. Bunun gibi farklı birçok analiz daha yapma imkanına sahibiz. Bu örneklerden de görülebileceği gibi Girişimci Bilgi Sistemi, reel sektörle ilgili tüm karar alıcılar ve araştırmacılar için çok önemli bir bilgi kaynağı haline gelecektir."

- "Sanayi işletmelerini tek tek sayıyoruz"

Girişimci Bilgi Sistemi Projesi kapsamında ayrıca, ülkede yerleşik tüm sanayi işletmelerinin sanayi sicilinin kaydının yapılabilmesi için 2013 yılı içerisinde arazide bir sayım başlattıklarını açıklayan Ergün, sanayi işletmelerini tek tek saydıklarını ve yıl sonuna kadar bütün illerdeki sayım işlemlerinin tamamlanacağını ifade etti.

Bakan Nihat Ergün, böylece alana inilerek yapılan sayımlar sonucunda idari kayıtlardaki işletmelerin faaliyet durumlarının, yerinde net olarak tespit edileceğini bildirdi.

Şu an Sanayi Stratejisiyle birlikte, KOBİ Stratejisini, otomotiv, makine, demir-çelik, seramik, kimya, elektrik-elektronik sektörleri için hazırlanan sektörel strateji belgelerini uyguladıklarını belirten Ergün, kısa zaman içinde ilaç sektörü strateji belgesini de uygulamaya başlayacaklarını söyledi.

- "10 bin girişimcimize yaklaşık 139 milyon lira destek sağladık"

KOSGEB'in çalışmaları hakkında da bilgi veren Ergün, özellikle ekonomik ve sosyal sorunların çözümü için en doğru anahtar olarak gördükleri girişimcilik konusuna ayrı bir önem verdiklerini kaydetti.

Ergün, KOSGEB vasıtasıyla 2010 yılına kadar ülkede girişimcilik eğitimlerinden yararlananların sayısı 6 bin iken, son 3,5 yılda yaklaşık 200 bin kişinin bu eğitimlerden yararlandığını bildirdi. Bu eğitimlerden yararlanarak sertifika alanların, iş planlarını hazırlayarak KOSGEB'in girişimcilik destekleriyle kendi işlerini kurduğunu anlatan Ergün, "Girişimci adaylarına kendi işlerini kurmaları için 30 bin liraya kadar geri ödemesiz, 70 bin lira geri ödemeli olmak üzere 100 bin liraya kadar destek sağlıyoruz. Son 3,5 yıl içinde kendi işini kuran yaklaşık 10 bin girişimcimize yaklaşık 139 milyon lira destek sağladık" diye konuştu. Bakan Ergün, 2014-2016 yıllarını kapsayan Girişimcilik Stratejisi ve Eylem Planı'nı da hazırladıklarını ifade etti.

Bakanlık ve TÜBİTAK aracılığıyla da teknoloji odaklı girişimcilik projelerini desteklemeyi sürdürdüklerini ve Organize Sanayi Bölgeleri'ne (OSB) büyük önem verdiklerini dile getiren Ergün, Türkiye'de şu an kamu kaynaklarıyla altyapısı tamamlanan 153 OSB'nin bulunduğunu, bunların da 88'inin altyapısının son 10 yılda tamamlandığını ifade etti.

Ergün, OSB'lere ve sanayi sitelerine kullandırılan kredilerin faiz oranlarını da indirdiklerini kaydetti.

- TPE ve TSE'nin faaliyetleri

Türk Patent Enstitüsü'nün faaliyetlerine de değinen Ergün, Türkiye'nin 2011 ve 2012 yıllarında Avrupa'da en çok marka başvurusu yapılan ülke olduğunu bildirdi.

Yeni Sınai Mülkiyet Hakları Kanunu ile üniversiteleri de kurumsal olarak patent sahibi olabilecek imkana kavuşturacaklarını anlatan Ergün, "Daha nitelikli bir sınai mülkiyet üretim yapısına geçilecek, yöresel ürün ve değerlerimizin coğrafi işaret olarak tescil edilmesi kolaylaşacak, patent, tasarım ve coğrafi işaret ihlalleriyle daha etkin bir mücadele dönemi de başlayacak" dedi.

Türk Standardları Enstitüsü'nün (TSE) de bugün 23 farklı ülkede 35 çözüm ortaklığı ofisi ile belgelendirme ve laboratuvar faaliyetlerini sürdürdüğünü belirten Ergün, TSE'nin, aralarında Otomotiv Test Merkezi, Yüksek Gerilim Güç Laboratuvarı, Biyogenetik ve Gıda Laboratuvarı, Yangın Laboratuvarı, Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı ve kimyasal temizleme istasyonlarının da bulunduğu yeni yatırımlar için 400 milyon lira kaynak ayırdı bilgisini verdi.

- "Bakanlığın 2014 bütçesi, bağlı kuruluşlarla beraber 5,5 milyar lira"

Türkiye'nin ekonomik ve sosyal hedeflerine ulaşmasında, Bakanlığının yapacağı çalışmaların ne kadar önemli bir rol oynadığının ve oynayacağının farkında olduklarını dile getiren Ergün, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bakanlığımızın 2014 yılı bütçesi 2 milyar 789 milyon lira olarak belirlenmiştir. Bu rakama, bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarımızın bütçelerini de ilave ettiğimizde toplam bütçemiz 5,5 milyar lirayı aşmaktadır. Bu bütçe ödeneğinin, milletimizin emaneti olduğunu unutmayacak, ülkemizin sınırlı kaynaklarını en etkin şekilde kullanarak, bilimi, sanayiyi ve teknolojiyi geliştirmeye devam edeceğiz. Biz şunun farkındayız, kaynaklarımız kıt, ihtiyaçlarımız çok. Dolayısıyla bizim boşa harcayacak bir kuruşumuz bile yok. Attığımızı 12'den vurmak, her işimizi isabetli bir şekilde yapmak mecburiyetindeyiz. Bu kıt kaynaklarla bu kadar çok işi görecek bir yaklaşımı benimsediğimizi ifade etmek isterim."

- Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün: (1)

- "Gelecek 10 yıl içinde Türkiye'de enerji sektöründe 100 milyar doların üstünde bir yatırım gerçekleşmesi bekleniyor. İşte bu gerçekleşecek yatırımlarda yerli teknoloji kullanılması ülkemiz açısından büyük önem taşıyor. Biz de TÜBİTAK'ı da devreye sokarak ülkemizde bu teknolojileri geliştirmek için çalışmalarımızı yoğun şekilde sürdürüyoruz"

- "Aralık ayında Konya, Şubat ayında ise Kocaeli'nde bilim merkezlerinin açılışını yapacağız. Önümüzdeki birkaç yıl içinde tüm büyükşehirlerimizde, yine 10 yıl içinde tüm şehirlerimizde bilim merkezleri kurmayı hedefliyoruz"

TBMM (AA) - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün,"Gelecek 10 yıl içinde Türkiye'de enerji sektöründe 100 milyar doların üstünde bir yatırım gerçekleşmesi bekleniyor. İşte bu gerçekleşecek yatırımlarda yerli teknoloji kullanılması ülkemiz açısından büyük önem taşıyor. Biz de TÜBİTAK'ı da devreye sokarak ülkemizde bu teknolojileri geliştirmek için çalışmalarımızı yoğun şekilde sürdürüyoruz" dedi.

Ergün, Bakanlığının 2014 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda sunum yaptı.

AK Parti iktidarı olarak 5 gün sonra 11 başarılı yılı geride bırakacaklarını dile getiren Ergün, 11 yıl içinde Türkiye'nin çehresini ama daha da önemlisi ufkunu ve vizyonunu değiştiren icraatları hayata geçirdiklerini, Türkiye'nin ekonomide ve siyasette güven ve istikrara kavuşmuş olmasının bu 11 yıl içinde kazanılan ve korunması gereken en büyük değer olduğunu vurguladı. Dünyada bugün etkileri hala devam eden küresel krize karşı en iyi direnç gösteren, krizi fırsata dönüştüren ülkelerden biri olmayı Türkiye'nin başardığına işaret eden Ergün, Türkiye ekonomisinin artık dünyada ters rüzgarlar dahi estiği halde kendisini koruyan bir kimlik kazandığını söyledi.

Reel sektör ve sanayicilerin güven ve istikrar ortamından aldığı güçle Türkiye'nin milli gelirini, ihracatını, istihdamını artırdığını belirten Ergün, Orta Vadeli Programda ekim ayında yapılan son revizyonda 2013 yılı için yüzde 3,6 oranında bir büyüme öngörüldüğünü anımsattı. Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdiye kadar elde ettiğimiz veriler, bu büyüme rakamının çok rahatlıkla yakalanacağını gösteriyor. Dünyanın ve özellikle en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa ülkelerinin durumunu düşündüğümüz zaman biz yine bulunduğumuz coğrafyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden birisi olmaya devam edeceğiz. Şuraya dikkatinizi çekmek istiyorum: Ekonomik gelişmeler, son birkaç yılda Avrupa ülkelerinin önemli bir kısmında mevcut hükümetlerin değişmesine yol açtı. İşsizlik oranının tarihi seviyelerde olduğu Avrupa'da, İspanya ve İtalya gibi önemli ülkeler dahi 7 çeyrektir resesyondan çıkamadılar.

İşte bugün Türkiye'nin büyüme iradesini istikrarlı bir şekilde korumasını, bu gelişmeler eşliğinde değerlendirdiğimiz zaman Türkiye'deki başarı hikayesinin daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum. Tabii ki yüzde 8-9'luk büyümeleri gerçekleştirdiğimiz dönemlerle kıyasladığımızda yüzde 4'lük büyüme bizi tatmin etmiyor olabilir. Ama etrafımızdaki gelişmelerle birlikte Türkiye'nin başarıları değerlendirildiğinde çok daha anlamlı olmaktadır. Türkiye, her ne kadar bu 11 yılda önemli bir aşama kaydetmiş olsa da, henüz bu ülkeye ve milletimize yakışan bir seviyede değiliz. 11 yılda ekonomide, demokraside, hayatın birçok alanında düşük standartlara sahip bir ülke konumundan orta standartlara sahip bir ülke konumuna yükseldik."

- "2023 yılında 60 milyar dolarlık Ar-Ge hedefi"

Bakan Ergün, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşması açısından en önemli alanların "bilim ve teknoloji" olduğunu belirterek, bu alanlarda bir basamak ilerlemenin diğer alanlara 10 basamak etki edeceğini vurguladı.

Türkiye'nin zengin petrol ve doğalgaz kaynakları olmasa da özellikle de gençlerin zekasına, bilgisine ve aklına sahip olduğunu ve bunun en büyük zenginlik olduğunu dile getiren Ergün, Bakanlığının yeni isim ve yapısıyla Türkiye'nin ve reel sektörün rekabet gücünün Ar-Ge, inovasyon, markalaşma, tasarım ve kalite gibi alanlarda olduğunu söyledi.

Türkiye'nin mevcut ürünlerini daha fazla pazarlara satarak 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşamayacağını vurgulayan Ergün, "Mevcut ürünlerin yelpazesini, niteliğini değiştirmek, içine bilgi katmak zorundayız ki katma değerli ürünler oluşturabilelim" diye konuştu.

Son teşvik sisteminde de olduğu gibi yatırımları artırmaktan ziyade nitelikli yatırımları artıracak hamleleri gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Ergün, KOBİ destek modellerinde olduğu gibi nitelikli proje üreten KOBİ'leri daha nitelikli desteklerle buluşturduklarını bildirdi. Ergün, şunları kaydetti:

"10 yıl önce Türkiye'nin 230 milyar dolarlık milli geliri vardı ve Ar-Ge'ye bunun yüzde 0,5'i kadar kaynak ayırıyordu. Şimdi bu rakam yüzde 1'e yaklaştı ama milli gelirimiz de yaklaşık 800 milyar dolar oldu. 7-8 katlık bir Ar-Ge harcaması kamu ve özel sektör olarak gerçekleştirilmiş oldu. Bunun üçte ikisini kamu, üçte birini özel sektör yapıyor. Hedefimiz 2023 yılında Ar-Ge harcamalarının payınının milli gelir içindeki payını yüzde 3'lere çekmek, 2023 yılında ise 2 trilyon dolarlık milli gelir hedefliyoruz. Yaklaşık 60 milyar dolarlık Ar-Ge harcaması yapmak; bunun da üçte ikisini özel sektörün, üçte birini kamunun yapmasını hedefliyoruz."

- "Ofset uygulamalarla teknoloji kapasitemizi artırmış olacağız"

Bakan Ergün, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun (BTYK) yılda iki kere Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandığını ve alınan kararları birer birer hayata geçirdiklerini söyledi.

Son toplantıda enerji sektörüyle ilgili çok önemli kararlar aldıklarını belirten Ergün, Türkiye'nin, her geçen gün büyüyen ekonomisine paralel bir şekilde enerji ihtiyacı da artan ve bu ihtiyacı büyük oranda ithalat yoluyla karşılayan bir ülke olduğuna işaret etti. Ergün, "Gelecek 10 yıl içinde Türkiye'de enerji sektöründe 100 milyar doların üstünde bir yatırım gerçekleşmesi bekleniyor. İşte bu gerçekleşecek yatırımlarda yerli teknoloji kullanılması ülkemiz açısından büyük önem taşıyor. Biz de TÜBİTAK'ı da devreye sokarak ülkemizde bu teknolojileri geliştirmek için çalışmalarımızı yoğun şekilde sürdürüyoruz" diye konuştu.

Bugüne kadar kamunun büyük alım gücünü, ilaç sektöründe olduğu gibi fiyatları indirmek için kullandıklarını belirten Ergün, bu gücü, ulaştırma, enerji, sağlık, bilgi teknolojileri ve haberleşme gibi kritik sektörlerde yatırım ve teknoloji transferi amacıyla kullanacaklarını kaydetti. Ergün, şöyle devam etti:

"Bu sektörlerde önümüzdeki 10 yılda yapılacak toplam yatırımın 600 milyar doları bulacağını düşünürsek, bu adımların önemi daha iyi anlaşılacaktır. Savunma sanayinde başarıyla uyguladığımız ofset uygulamalarını, işte bu sektörlere de yansıtarak, teknoloji kapasitemizi artırmış olacağız. Mesela şu anda Türkiye'de hızlı tren projelerinde, Ankara metrosunda, 3G çalışmalarında, nükleer santral çalışmalarında ofset uygulamaları gerçekleştirildi ve bunların genişletilmesine çalışılmaktadır."

- Bilim merkezleri

Bakan Ergün, Devlet Demiryolları, Karabük Üniversitesi ve KARDEMİR arasında işbirliği kararı alındığını belirterek, bu kapsamda üniversite bünyesinde Türkiye'de ilk defa raylı sistemler mühendisliği bölümü açıldığını da söyledi.

Yine BTYK kararları doğrultusunda Türkiye'nin 81 ilinde öğrencilerin bilime olan ilgilerini artırmak açısından çok önemli olan Bilim Merkezleri kurmak için çalışmalarını başlattıklarını bildiren Ergün, "İnşallah Aralık ayında Konya, Şubat ayında ise Kocaeli'nde Bilim Merkezlerinin açılışını yapacağız. Önümüzdeki birkaç yıl içinde tüm büyükşehirlerimizde, yine 10 yıl içinde tüm şehirlerimizde bilim merkezleri kurmayı hedefliyoruz" diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber