Demirtaş'ı Brüksel'e götüren 3 etken
Brüksel'e alelacele giden HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın örgütün etkili isimleri Remzi Kartal ve Zübeyir Aydar'la görüşerek, seçim öncesi terör saldırılarının durdurulması için Kandil üzerinde baskı oluşturmayı hedeflediği belirtildi.

Mustafa Kartoğlu
Ankara'da dünün sorusu; HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş neden acil olarak Brüksel'e gitti? HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile dün sabah gazete ve televizyonların Ankara temsilcileri olarak kahvaltı yapacaktık. Ancak sabah gelen bir telefon, Demirtaş'ın 'program değişikliği'ni gerekçe göstererek buluşmanın ertelendiğini söyledi. Biletin Brüksel'e alındığını öğrenince, programın eski DEP milletvekilleri olan Kongra-Gel Eşbaşkanı Remzi Kartal ve KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar'la buluşma olduğu anlaşıldı.
Asıl muhatap Zübeyir Aydar
Demirtaş, işareti iki gün önce DW'deki mülakatında vermiş, "PKK silahlı eylemlerini sona erdirsin, askeri operasyonlara da son verilsin" mesajını KCK'nın aldığını belirterek, "Remzi Kartal masaya dönmeye, ateşkese hazır olduklarını ifade etti" demişti.
Ancak asıl muhatap Zübeyir Aydar. PKK'ya silah bıraktırma hedefli Oslo görüşmelerine de katılan Aydar sadece KCK'nın Avrupa temsilcisi değil; aynı zamanda örgütte ağırlığı olan ve sözü etkili bir isim olarak tanınıyor.
'Kandil'i durdurun mesajı
Demirtaş'ın Brüksel ziyaretinin amacı "Kandil'in durdurulması" için destek aramak.
Zaten o yüzden "PKK'nın elini tetikten çekmesi"ne ilişkin mesajının Kandil'den değil Brüksel'den alındığını söylemişti. Şimdi o desteği Kandil üzerinde baskı oluşturmak için kullanmak istiyor.
Bu bir yönüyle 'barışçı' bir çaba; ancak bu kadar gecikmenin, bu çağrıyı ve ziyareti onlarca şehit ve ölümden sonraya bırakmanın izahı zor...
Diğer taraftan, PKK'nın bu
aşamada terör saldırılarını durdurmasıyla hem 'terör örgütü' algısına 'pozitif etki' yapacak; hem Türkiye'nin PKK'ya yönelik operasyonları durdurması beklentisi yaratacak; hem de Demirtaş ve HDP siyaseti 'barışı sağlayan' olarak puan kazanacak düşüncesi var.
'Acil durum'u sağlayan 3 etken
Kandil'i durdurmak neden bugün 'aciliyet' kazandı.
Demirtaş'ı Brüksel'e götüren üç önemli neden var:
- Türkiye ve ABD'nin İncirlik anlaşması; özellikle ABD'den üst üste gelen "Saldırıyı PKK başlattı, PKK bir terör örgütüdür, Türkiye teröre karşı kendini savunma hakkını kullanıyor" açıklamaları. AB'nin PKK adını anmasa ve Türkiye'den 'orantılı müdahale' beklese de "Türkiye'nin teröre karşı kendini savunma hakkı var" açıklaması.
- Kuzey Irak'ta Kandil başta olmak üzere PKK kamplarına yönelik operasyonların yüzde yüz başarıyla vurulması. Örgüte, silah, mühimmat, yönetim, eylem ve iletişim imkanlarını 'en az 4-5 yıl geriye götürecek kadar' zayiat verilmesi.
- Erken seçim ihtimalinin giderek güçlenmesi.
Terörle seçime gidemeyiz
Zira HDP, PKK'nın terör saldırıları yaptığı bir ortamda seçime gitmek istemiyor. Bu amaçla önce Demirtaş, ardından Remzi Kartal Türk medyasına 'çatışma karşıtı' iki planlı röportaj verdi. Bu aynı zamanda PKK'ya net tavır koyan ve Türkiye'nin terörle mücadelesini destekleyen ABD'ye AB'ye mesaj verme amaçlıydı.
CHP ile seçim işbirliği
Öte yandan, Demirtaş'ın önceki gün CHP'ye yaptığı ziyaretin de benzer bir amaç taşıdığı konuşuluyor. 7 Haziran'dan sonra "AK Parti'yi birlikte iyi salladık" ifadesiyle netleşen CHP'den HDP'ye yönelik desteğin, olası bir erken seçimde 'bir formülle' işbirliğine dönüşmesi ihtimali zayıf değil. PKK'nın terörü durdurmasıyla bu ihtimalin 'değerlendirilebilir' olacağı düşünülebilir. Ancak bu şimdilik bir 'kulis'...