'Ya erkek ol erkek, görevinizi yapın' sözü hakaret midir?

Yargıtay Dördüncü Ceza Dairesi, katılanın telefonuna "Benim bir elemanıma bir şey olursa tek muhatabım sensin, ya erkek ol erkek, görevinizi yapın." Diye atılan mesajlar ile bir internet sitesi üzerinden yapılan "....bey, makamın hakkını veremiyorsan yapacak yürekli birine bırak, yürekli olun." Şeklinde yapılan paylaşımların hakaret olmadığına karar verdi.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 11 Temmuz 2024 00:10, Son Güncelleme : 09 Temmuz 2024 12:57
'Ya erkek ol erkek, görevinizi yapın' sözü hakaret midir?

Hakaret fiili oluşabilmesi için:
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.

Olayda ise;
Katılanın, . Büyükşehir Belediyesi'nde zabıta amiri olarak görev yaptığı, olay tarihinde katılanın telefonuna "Benim bir elemanıma bir şey olursa tek muhatabım sensin, ya erkek ol erkek, görevinizi yapın." diye mesaj attığı, ayrıca kendi ... isimli internet sitesi hesabından, "....bey, makamın hakkını veremiyorsan yapacak yürekli birine bırak, yürekli olun." şeklinde paylaşımlarda bulunarak hakaret ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın, katılana hitaben söylediği kabul olunan sözlerin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığı anlaşılmıştır.


T.C.
YARGITAY
DÖRDÜNCÜ CEZA DAİRESİ

Esas : 2021/25385
Karar : 2024/4032
Tarih : 27.03.2024

SUÇ: Hakaret
HÜKÜM: Mahkümiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun'un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
Yukarıda esas ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararıyla, sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ile 53 üncü maddesi uyarınca, 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri içermeyen süre tutum dilekçesiyle, sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün bozulmasını talep ettiği belirlenmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR
Katılanın, Mersin Büyükşehir Belediyesi'nde zabıta amiri olarak görev yaptığı, olay tarihinde katılanın telefonuna "Benim bir elemanıma bir şey olursa tek muhatabım sensin, ya erkek ol erkek, görevinizi yapın." diye mesaj attığı, ayrıca kendi ... isimli internet sitesi hesabından, "....bey, makamın hakkını veremiyorsan yapacak yürekli birine bırak, yürekli olun." şeklinde paylaşımlarda bulunarak hakaret ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında, Yerel Mahkemece, sanığın üzerine atılı kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunu işlediği kabul olunarak mahkumiyeti yönünde hüküm kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre yapılan incelemede, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanmamış ise de aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamış ve başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak;
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.

Yargılamaya konu somut olayda; sanığın, katılana hitaben söylediği kabul olunan sözlerin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkümiyetine karar verilmesi nedeniyle hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun'un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

03.2024 tarihinde karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber