Bahçeli: PKK ile örtülü ve dolaylı müzakere yürütülüyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 05 Mayıs 2009 13:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Halen adı konmamış olsa bile, AKP hükümetinin Barzani üzerinden yürüttüğü görüşme ve ilişki trafiğinin adı; PKK terör örgütü ile örtülü veya dolaylı müzakeredir. Buna başka bir tanım getirmek mümkün değildir" dedi.

Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Mardin'de 44 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıdan ülkenin büyük üzüntü duyduğunu belirterek, suçluların yakalanarak adalete teslim edilmesini istedi.

Devlet Bahçeli, yıllardan beri millet adına bölücü terörle mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve emniyet teşkilatının kendilerinden beklenen fedakarlıkları sayısız şehit ve gazi vererek yerine getirmelerinin iftihar vesilesi olduğunu ifade etti. Bahçeli, şöyle konuştu:

"Ancak, yaklaşık 25 yıldır süren bölücü terörle mücadeleye son vermenin zamanı çoktan geçmiştir. Bölücübaşının İmralı'ya getirilmesiyle başlayan küçülme ve zayıflama süreci, maalesef AKP hükümetlerinin yanlış değerlendirmesiyle tersine dönmüş ve yeniden azan terör saldırılarıyla büyüyen kanlı terör örgütü, bugün hükümeti Iraklı aşiret reisleriyle müzakereye itecek kadar stratejik bir vasıta haline gelmiştir. Bu konuda özellikle iktidar zihniyetinin gafletiyle ardı arkası gelmeyen yol ve yöntem arayışları artık bir son bulmalı, kararsızlık, çaresizlik, geri adım olarak algılanacak yanlışlardan uzak kalınarak, sorun milletimizin gündeminden mutlaka çıkartılmalıdır."

MHP Lideri Bahçeli, AK Parti Hükümeti karşısına, Irak'ın kuzeyinde yuvalanmış PKK terör örgütüyle ilgili ileri sürülen denklemi açıkladıktan sonra, şöyle konuştu:

"Oysa bize göre, terör örgütünün ya tam bir imhası gerekmektedir ya da tam bir teslimiyet haliyle silahsızlandırılmış mensuplarının adaletimize intikali şarttır. Aksi halde, yönetici kadrosunu kaybetmemiş bir örgütün yeniden başka vasıtalar ve zemin kullanarak ortaya çıkmayacağının güvencesi olmayacaktır. Ancak, gelişmeler, Türkiye'nin, Irak'ta yuvalanmış terörü önleme adına Iraklı aşiret reisleriyle müzakere ve yakınlaşmaya doğru itildiğini ve Türkiye'nin sözde Kürdistan'ı tanıma ile PKK terör örgütünün eylemlerine katlanma gibi iki kötüden birini tercih noktasına doğru gittiğini ortaya çıkarmaktadır."

"Örtülü ve dolaylı müzakere"

"Mevsim itibariyle eylem yapamayan terör örgütünün inlerine çekilmesiyle ortaya çıkan nispi sukunetin önümüzdeki günlerde son bulacağı, kış uykusuna yatmış hükümetin de bomba ve mermi sesleriyle uyanarak konuya kaldığı yerden devam edeceği anlaşılmaktadır" diyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Halen adı konmamış olsa bile, AKP hükümetinin Barzani üzerinden yürüttüğü görüşme ve ilişki trafiğinin adı; PKK terör örgütü ile örtülü veya dolaylı müzakeredir. Buna başka bir tanım getirmek mümkün değildir. Bu müzakere sürecinin, Türkiye ayağını ise hükümetin zafiyetini keşfederek eylemlerini tırmandıran siyasal bölücü unsurların faaliyetleri oluşturmaktadır. Gerek Irak'la olan ilişkilerin gidiş istikameti gerekse Türkiye'deki siyasallaşmış bölücülüğün eylemlerini toplumsallaştırma çabaları, İmralı canisinin affına kadar gidecek bir takvimi seçeneksizlik içine sıkışmış hükümetin önüne koymuştur.

Yıllardır milletimizin esenliğine ve birliğine musallat olan bölücü teröre mutlaka bir son verilmelidir. Ancak, teröre son verirken, bölücü terörü bitiren iradenin merkezi mutlaka Türkiye'nin gücü, kararlılığı ve inisiyatifi olmalıdır. Teröristin dağdan inmesi adına, Türkiye başka pazarlıkların içine çekilerek, yine yıllarca başımıza bela olacak yeni ve stratejik sorunların oluşmasına da asla fırsat verilmemelidir. Türkiye'deki kanlı terörün önlenmesinin karşılığı, Irak Bölgesel Yönetimi'nin Cumhurbaşkanlığı düzeyinde telaffuz edilmeye başlandığı gibi sözde 'Kürdistan' olarak tanımak ve Kerkük ile Türkmenleri gözden çıkartmak olmamalıdır. Türkiye ve Türk milleti bunlara katlanmadan terörü önleyecek güç ve inançtadır."

Bakanlar Kurulu'ndaki değişiklik

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Bakanlar Kurulunda yapılan değişikliği de anımsatarak, "Mevcut değişiklikler, bu kabinenin bir seçim hükümeti olduğu yönünde emareler vermektedir" dedi.

Anayasa değişikliği konusu

"MHP 22 Temmuz 2007 seçimleri sonrası dönemde Anayasa değişikliği konusundaki görüşlerini çeşitli vesilelerle etraflı ve açık biçimde ortaya koymuştur" diyen Bahçeli, partisinin Anayasa değişikliği sürecine yaklaşımını belirleyen temel düşünceleri şöyle sıraladı:

"MHP, AB'nin ve ABD'nin Türkiye'nin milli birliğini sarsacak konulardaki dayatmalarına teslimiyetçi bir anlayışla boyun eğilmesine ve TBMM'nin dış mihrakların yönlendirdiği süreçlerde bir noter haline getirilmesine karşıdır. MHP, iç huzur ve güvenliği tehlikeye düşürecek, etnik bölücülüğün önünü açacak, ayrılıkçı terörün siyasi gündemine ve amaçlarına hizmet edecek düzenlemelere sonuna kadar karşı çıkacak, bu teşebbüslere meşru zeminlerde kararlı biçimde direnecektir.

Cumhurbaşkanı'nın görev süresi

Konuşmasında, milletvekili seçim süresinin 5 yıldan 4 yıla indirildiğini, Cumhurbaşkanı'nın görev süresinin de 5 yıl olarak belirlendiğini ve halk tarafından seçilmesinin hükme bağlandığını anımsatarak, şöyle devam etti:

"Bu durumda, milletvekili seçimlerinin 2011 yılında, 12. Cumhurbaşkanı seçiminin de 2012 yılında yapılması gerekecektir. Bu Anayasal hükmün değiştirilerek görev sürelerinin uzatılması ancak Anayasa değişikliği yoluyla mümkün olacaktır.

MHP'nin böyle bir zorlamanın içinde ve yanında yer almayacağını, bunu düşünenlerin bunun meşru ve makul gerekçelerini Türk milletine anlatmak zorunda kalacaklarını bu vesileyle herkese duyurmak isterim."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber