Yerel seçimler büyük olasılıkla 6 ay kadar öne alınacak

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 21 Mayıs 2012 07:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

İsmail Küçükaya

Önümüzdeki 2 yıl içinde 4 kez sandığa gideceğiz.

Türk siyasal yaşamının önemli aktörleriyle ilgili çok ciddi değişiklikler kapıda.

Her bir seçim de hem sonrakileri hem de hepsini birden etkileyecek sonuçlar üretmeye gebe.

Yerel seçimler büyük olasılıkla 6 ay kadar öne alınacak. Bu belli oldu gibi. Belediyelerin büyük bölümü AKP'nin elinde ve ağır kış koşullarının hemen arkasından gelecek mart ayı seçim için avantajlı bulunmuyor.

Başbakan'a bu görüş aktarıldı, çalışmalar sürüyor, büyük olasılıkla 2013 sonbaharında belediye başkanlıkları için seçim yapacağız. Elbette İstanbul, Ankara ve İzmir'deki yarış ve çıkacak genel tablo merkezi hükümet seçimleri için en önemli göstergelerden birisi olacak.

Ana muhalefet partisi en büyük hazırlığını İstanbul'u almak üzere yapacak. Bu sürpriz değil. 'Yeter ki kazanalım' mantığıyla hangi isimler gündeme gelecek, şu anda bile kavgası veriliyor. Mustafa Sarıgül listenin başında. Şansı da var dezavantajı da... 19 Mayıs'ta büyük gövde gösterisi yaptı, popülerliğini zirveye taşıdı.

İktidar şanslı. Bunu korumak isteyecek. Kadir Topbaş, AKP tabanından olmayanın da sempatisini kazanan bir isim olarak kuşkusuz AKP adaylarının ilk sırasında. Ama belki de Başbakan kendisi için daha farklı, daha büyük ve önemli bir görevlendirme düşünüyordur, kim bilir...

Şu anki bakanlardan bir İstanbul belediye başkan adaylığı üzerinde de zihin egzersizleri yapılıyor, siyasetle ilgilenen herkesin kulağına çalınıyor bugünlerde.

Sonra cumhurbaşkanlığı seçimi var. 2014 yazında. Halk seçecek. İki turlu olacak. Başbakan Erdoğan aday. Acaba ilk turda yüzde 50'yi bulabilir mi? CHP burada da 'merkez sağdan bir isim' arayışında. Amaç, AKP karşıtlarının oylarını tek cephede toplamak. CHP ve MHP başta bütün muhalefet çevrelerinden oy alabilecek ve yüzde 50 bandını zorlayabilecek bir merkezden isim aklınıza geliyor mu?

Sonraki yıl yeni hükümet ve yeni Meclis için sandık başına gideceğiz. Başbakanlığı bırakmış, genel başkanlığı devretmiş bir Erdoğan...Yeni bir AKP... Üstelik 3 dönem şartı nedeniyle neredeyse bütün önemli aktörleri bu kez milletvekili olamamış bir parti.

YARI BAŞKANLIĞA HALK KARAR VERECEK

Ve dördüncü kez yine sandık başına gidiyoruz. Takvimi, bu saydığım 3 seçim döneminin yani 2013-2015 aralığının herhangi bir yerine denk gelecek. Alınacak sonuçlara göre. Yeni anayasa için. TBMM Başkanı AKŞAM'a açıklamıştı, 'Bütün partiler uzlaşsa bile yine de referanduma gideceğiz.'

Uzlaşma olmayacak. Ama AKP yeni anayasadan vazgeçmeyecek. Biz halk oyuyla yeni anayasa için karar vereceğiz. İşte bu noktada bütün partiler arasında kıyasıya bir strateji savaşı yaşanıyor. Şu anda olanca heyecanıyla çekişmeler sahnede.

Başbakan'ın tavrı ve kurmaylarına verdiği talimat belli: '12 Eylül referandumunda kabul edilen maddelere dokunmayın, dokundurtmayın. Onun dışında bütün değişiklikler için uzlaşmaya çalışın. Hep masada kalın. Kalkarsa muhalefet kalksın. Yarı başkanlık ve başkanlığı da tartışın ama en son noktada referandum kartını elinizde tutun.' Erdoğan'ın çerçevesi böyle.

CHP ve MHP de bu aralar 'müzakerelere devam mı tamam mı' çizgisini tartışıyor. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, danışmanlarıyla ve kurmay milletvekilleriyle sürekli bunu konuşuyor. Nabız yokluyorlar. Komisyonlardan çekilmenin zarar vereceğini ve siyasal intihar anlamına geleceğini görüyorlar. Ama diğer yandan hassas alanlarda AKP'nin ısrarlı olacağı düzenlemelerin de riskini üstlenmekten yana değiller. Başkanlık veya yarı başkanlık topuna hiçbir şekilde girmek istemiyorlar. Masadan kalkarlarsa bile bunu halka anlatmak zorunda kalacaklarının farkındalar. Üstelik AKP tek başına kalırsa, bir şekilde referandum şartını yerini getirip halka gidebilir kaygısı taşıyorlar. O zaman sonuç belli...

BDP, Kürt sorununun çözümü konusunda yeni anayasaya umut bağlamış durumda. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesine öncelik veriyorlar. Vatandaşlık tanımını önemsiyorlar. En son dakikaya kadar komisyonda kalma eğilimindeler.

Tablo kabaca böyle...

Önümüzde 2.5 siyaset yılı var.

4 seçim kapıda. Stratejisini kuran, kadrosunu oluşturan, adaylarını

iyi seçen ve çok çalışan parti veya partiler kazanacak. Yeni bir Türkiye şekillenecek. Kaybedenin mazereti olamaz. Taktikler savaşı başladı bile.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber