TBMM Üyeliği Kanun Teklifi Komisyon'dan geçti

TBMM Plan ve Büte Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan, milletvekillerinin 2 yıl çalıştıktan sonra emekli olamadığını belirterek, devlet memurlarına uygulanan sistem ve yaşın milletvekilleri için de geçerli olduğunu söyledi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, AK Parti, CHP, MHP ve BDP grup başkanvekillerinin verdiği ''TBMM Üyeliği Kanunu Teklifi''nin geneli üzerinde söz alan milletvekilleri, düzenlemeye karşı kamuoyunda oluşan tepkileri eleştirirken, kendileriyle ilgili konuların olduğundan farklı yansıtıldığını dile getirdi.

CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, milletvekilliğinin itibar mesleği olduğunu belirterek, ''Bizim itibarımızın alacağımız ücretten, sosyal ve ekonomik haklardan çok daha önde olması gerekir. Aldığımız ücret sıfırlansa bile yaptığımız görevin şerefli ve itibarlı olduğunu bilerek hareket ederiz. Her parlamentoda olduğu gibi bizim ücret zammı ile ekonomik ve sosyal haklarından yararlanmamız gerekir. Ama bu, devletin memuruna, vatandaşına ödediği imkanlardan farklı olmamalı'' dedi.

Milletvekillerinin statüsü olması gerektiğini ancak medya ve toplumun baskısı nedeniyle bunun başarılamadığın anlatan Kuşoğlu, düzenlemeyle milletvekillerine çok büyük ayrıcalıklar getirildiğinin ifade edilmesinin çok büyük yanlış olduğunu kaydetti. ''Öyle olursa buna en başta biz, arkadaşlarımız karşı çıkar'' diyen Kuşoğlu'na, AK Parti Gümüşhane Milletvekili Feramuz Üstün, ''Sen öyle dersen medya da öyle yazar. Milletvekilliği maaşla anılmayacak kadar şereflidir'' karşılığını verdi.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, farklı kanunlardaki düzenlemelerin bir çatı altında toplandığını belirterek, ''Ödenek ve yolluk maddesi mevcut uygulamanın aynen taşınmasıdır. Beş kuruş artış yok. Emeklilik, ölüm yardımı, tedavi de kanunla aynı ve yeni getirilen bir husus yok. Burada 'her türlü gider' ifadesi var, o da önergeyle çıkarılacak. Diplomatik pasaport ile ilgili yeni husus var. TBMM üyeleri zaten var kanunda, sadece eski vekiller dahil ediliyor. Kanunda kimlerin yararlanacağına bakılınca bunda çok da yadırganacak bir durum yok. Silah bulundurma ve taşımada da yeni bir şey ok. Koparılan fırtınayla hiçbir ilgisi yok'' diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ı, teklifle ilgili sözlerinden dolayı kınadığını ifade eden Kalaycı, ''Konuyu getirip anayasa ve çözüm sürecine dayandırmasını kınıyorum. Ne alakası var? Siyasi partiler ilk kez bir konuda bir araya gelmiyorlar'' dedi.

''Meclis ve milletvekilleri itibarsızlaştırılmak isteniyor''

AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, ''Türkiye'deki yasaları yapıyorsunuz ama kendi kanununuz yok. Teklifle yeni getirilen bir şey yok, mevcut hükümler bir araya getiriliyor ama bir bardak suda fırtınalar koparılıyor. Meclis ve milletvekilleri itibarsızlaştırılmak isteniyor. Kimsenin gücü buna yetmez'' şeklinde konuştu.

Bilgiç, sağlık harcamalarında ''her türlü gider'' ibaresini metinden çıkaracaklarını belirterek, kadın milletvekillerine doğum izni verilmesine ilişkin önerge hazırladıklarını ve tüm grupların imzaladığını söyledi.

Türkiye'de seçilenler illerin gittiklerinde protokolde yerleri olmadığını belirten Bilgiç, ancak yapılan düzenlemede ilçelerde uygulanacak protokolle ilgili eksikliğin giderilmesi gerektiğini savundu.

Trafik ile ilgili düzenlemeye işaret eden Bilgiç, ''Benim gibi 150-160 bin kilometre yol yapan vekiller var. Milletvekillerinin şoförleri yok. Biz kendimiz direksiyona geçiyoruz. Bir programa gidince, bakıyorum protokolde benden önce geçmiş oluyorlar. Ben de gidiyorum bir yere park ediyorum, bakıyorum camda ceza. Bu nedenle Plaka ve şoför tahsisi olmalı. Bunları seslendirmekten milletvekillerinin çekinmemesi gerekir'' dedi.

Tüzel'e tepki

İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel, vatandaşların milletvekilleri hakkındaki yorumlarının sorgulanması gerektiğini ifade ederek, düzenleme hakkında ''yeni bir şey yok'' denildiğini söyledi. Milletvekillerinin kendisini en yüksek devlet memuru ile karşılaştırmasının sorun yarattığını anlatan Tüzel, ''Toplumun yüzde 70'i asgari ücret olan 800 liranın atında geçinmek zorunda. Milletvekillerine yönelik yasal düzenlemeler ele alındığında toplumda, 'hep kendileri için bir şey yapan, kendi durumlarını gözeten' algısı oluşuyor. Bizimki meslek olmamalı. Kamusal niteliği olan ömür billah imtiyaz teşkil edecek şekilde haklar bahşedilmemeli'' diye konuştu.

Milletvekillerinin emekliliğinin sorgulama yarattığını kaydeden Tüzel'in ''2 yıl görev yapanın emeklilik hakkı kazanması, emekli aylıklarının ortalamanın çok üstünde olması nedensiz olmayan tartışmalara yol açtı'' demesine, AK Parti'li milletvekilleri itiraz ederek, ''yok böyle bir şey'' karşılığını verdi.

Komisyon Başkanı Lütfi Elvan, tepki üzerine, ''2 yıl çalışan milletvekili özlük haklarına kavuşuyor. 2 yıl vekil olan emekli olamıyor, devlet memurlarına uygulanan sistem ve yaş neyse milletvekiline uygulanan da odur'' dedi.

Sözlerini sürdüren Tüzel, tepki duyulan düzenlemeleri gidermek gerektiğini savunarak, yıllardır oluşan durum nedeniyle halkın tepkilerini milletvekillerine yönelttiğini söyledi. Tüzel, ''Asıl uğraşmamız gereken toplumsal eşitsizlikleri ve adaletsizlikleri gidermek olmalı'' dedi.

Elvan, ''Milletvekilinin güçlü olduğu toplumlarda demokrasi de çok güçlüdür. Milletvekili ile demokrasi olgusunu birlikte değerlendirmeliyiz'' görüşünü ifade etti.

CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, teklifle ilgili kamuoyunda oluşan tepkilere işaret ederek, ''Var olan düzenlemeleri bir araya getirmenin yarattığı tepkiyi bile düşünmeliyiz. Hak edilenden çok fazla tepki gösteriliyorsa, milletvekil olarak ülke sorunlarında ortak hareket edemeyişimiz, iktidarın çoğunluğuna dayalı yasa çıkarması ve buna karşı muhalefetin tepkisi buna yol açıyor. Tepkiler başka kaynaklara yönelirken, özlük hakları üzerinde bir araya gelme elbette kuşku yaratır'' dedi.

Teklifte eksiklik olduğunu belirten Çetin, ''Milletvekili özgür olmalı; yasa yapılırken özgürce hareket edebiliyor olsak, parti yöneticilerinin gözüne bakmadan tavır alsak kamuoyu bu kadar tepki göstermez. Milletvekillerinin genel başkanlarına karşı bile özgür olabilecekleri ortam yaratılmalı. Acemi şoförün, yeni ehliyet almış birinin trafikteki akışını etkiliyorsam bunun cezasını ben çekmeliyim. Milletvekili değil, Cumhurbaşkanı da olsa o cezayı ödemeli. Trafik ile ilgili düzenlemeye ne gerek vardı?'' görüşünü savundu.

''Karizmam uçaktan ininceye kadar...''

AK Parti Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu, teklife imza atan grup başkanvekillerine teşekkür ederek, daha önceki dönemlerde çıkmasını istediklerini ama bunun yapılamadığını söyledi. Baştopçu, ''Kıyak emeklilik diye bir şey yok. Her şey gönlünüzce olsun. Milletimize armağan olsun'' dedi.

MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, herkesin milletvekilliği düşmanlığında birleştiğini savunarak, protokolün sıkıntı yarattığını söyledi. ''Protokol ve statü meraklısı da değiliz. Milletvekilinin nerede nasıl duracağı valiye, kaymakama, askere terk edilemez'' diyen Akçay, milletvekillerinin düzenlemeyi kendi seçim bölgelerinde anlatmasını istedi.

CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Gümüş, çalışan ile çalışmayan milletvekillerinin aynı şekilde değerlendirilemeyeceğini, Meclis Başkanlık Divanı'nın bunu ayırt etmesi gerektiğini söyledi. 3 ayda 30 bin kilometre yol katettiğini anlatan Gümüş, danışman istihdamı konusunda kendilerinin serbest bırakılmasını istedi.

AK Parti Gümüşhane Milletvekili Feramuz Üstün, teklifle ilgili değerlendirmelere işaret ederek, ''Hiç bir şey yok; 3 gündür boşu boşuna dayak yedik. Keşke dağınık kalsaydı, bu kadar sıkıntı çıkarmanın anlamı var mıydı? Ben protokolü bilmem bana nerede duracağımı vali bey söyler. Ulusal gazetelerin ve televizyonların Ankara temsilcilerine verilen özlük hakları milletvekillerine verilsin yeter. Uçaktan ininceye kadar müthiş karizmam var ama indikten sonra yerle bir oluyor. Yağmurda arabamı arıyorum. 2 yılda emekli olamadığımızı karıma bile anlatamıyorum. 75 milyonun güzünün olduğu paradan hayır gelmez. Milletvekilini emekli kahvesine döndürmenin anlamı yok. Milletvekili ne kadar güçlü olursa ülke o kadar ileride olur'' diye konuştu.