Danıştay: Başmüfettişe, Teftiş Kurulu Başkanıyla ilgili iddiları inceleme görevi verilemez

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 20 Mayıs 2011 09:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

T.C DANIŞTAY
Beşinci Daire

Esas No : 2008/2840
Karar No : 2009/4575

Özeti : Teftiş Kurulu Başkanı olan davacı hakkında, maiyetinde görevli başmüfettiş ve müfettişler tarafından inceleme yapılmasında mevzuata uyarlık bulunmadığı hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) s ...

Karşı Taraf : Bayındırlık ve Iskan Bakanlığı

İsteğin Özeti : Ankara 9. İdare Mahkemesi'nce verilen 4.12.2007 günlü, E:2006/1791, K:2007/2143 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti : Davacının temyiz isteminin reddi ile, Mahkeme kararının onanması gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : Hüseyin Mısır

Düşüncesi s Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Yasanın 137 ve 138. maddeleri uyarınca bu görevinden uzaklaştırılmasına ilişkin dava konusu işleme dayanak alınan ön incelemenin usul hükümlerine uyulmadan yürütülüp sonuçlandırdığı dava dosyasının incelenmesinden anlaşılmış olup, dava konusu işlemin bu nedenle iptali gerekirken, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı : Saadet Ünal

Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:

Dava; Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev yapan davacının, hakkında yürütülecek ön inceleme ve disiplin soruşturmaları gerekçe gösterilerek, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 137 ve 138. maddeleri uyarınca görevinden uzaklaştırılmasına ilişkin 11.7.2006 günlü, 01/1162 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Ankara 9. İdare Mahkemesi'nin 4.12.2007 günlü, E:2006/1791, K:2007/2143 sayılı kararıyla; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 137 ve 138. maddelerinde yer alan hükümlerden bahisle; dosyada mevcut belge ve bilgilerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, Teftiş Kurulu Başkanlığı görevinde bulunan davacı hakkında düzenlenen (6) adet ön inceleme raporu neticesinde cezaî ve disiplin soruşturması yapılmasına karar verildiği, soruşturmaya neden olan olay ve kamu hizmetinin gerekleri açısından, Teftiş Kurulu Başkanı olan davacının görevi başında kalmasının yaratacağı sakıncalar gözönünde bulundurularak görevden uzaklaştırılmasına ilişkin işlemde, hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.

Davacı, dava konusu işlemde, hukuka ve usul hükümlerine uyarlık bulunmadığını ileri sürerek, İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

4483 sayılı Kanunun 5 inci maddesinde; "Ön incelemenin, izin vermeye yetkili mercii tarafından bizzat yapılabileceği gibi, görevlendireceği bir veya birkaç denetim elemanı veya hakkında inceleme yapılanın üstü konumundaki memur ve kamu görevlilerinden biri veya bir kaçı eliyle de yaptırılabileceği, inceleme yapacakların, izin vermeye yetkili merciin bulunduğu kamu kurum veya kuruluşunun içerisinden belirlenmesinin esas olduğu, işin özelliğine göre bu merciin, anılan incelemenin başka bir kamu kurum veya kuruluşunun elemanlarıyla yaptırılmasını da ilgili kuruluştan isteyebileceği, bu isteğin yerine getirilmesinin ilgili kuruluşun takdirine bağlı olduğu" hükme bağlanmıştır.

Dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının yürütmekte olduğu göreviyle ilgili iş ve işlemlere yönelik olarak, ihbar mektubunda yer alan hususların incelenmesi amacıyla, Bakanlık Makamının 31.5.2006 günlü 868 sayılı emirleriyle, Bakanlık Teftiş Kurulu bünyesinde görev yapan iki Başmüfettiş ve bir müfettişten oluşan heyetin görevlendirildiği, bu heyet tarafından hazırlanarak Makama sunulan 4.7.2006 tarihli ve 50/06-06 sayılı rapor uyarınca yine Bakanlık Makamı tarafından 6.7.2006 tarihli emirle davacı hakkında 4483 sayılı Yasa uyarınca ön inceleme başlatıldığı, bu süreçten sonra, 31.5.2006 günlü 868 sayılı emir sonrasında hazırlanan raporun bizzat Bakan tarafından değerlendirilmesi üzerine; söz konusu iddiaların ciddi bulunduğu ve davacı hakkında yeni bir ön inceleme ve disiplin soruşturması yapılmasına karar verildiği ve 10 gün içerisinde başlatılacak bu soruşturmaların da, herhangi bir etki olmadan ve selametle yürütülmesi gerektiği gerekçesiyle, dava konusu işlemle davacının görevinden uzaklaştırılması üzerine temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

5.4.1991 gün ve 20836 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğünün 4 üncü maddesi uyarınca, Bakan'a doğrudan bağlı Bakan adına inceleme ve soruşturma yapmak ve anılan Tüzüğün 7 nci maddesi uyarınca da Teftiş Kurulunu yönetmekle görevli olan Teftiş Kurulu Başkanı hakkındaki incelemenin, 4483 sayılı kanunun 5 ncı maddesi hükmüne aykırı biçimde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı olan davacının maiyetinde ve emri altında görev yapan hiyerarşik astı konumundaki Müfettiş ve Başmüfettişler tarafından yapıldığı görülmüştür.

Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri ile dava konusu olay birlikte değerlendirildiğinde; görevden uzaklaştırma işleminin dayanağı olan 31.5.2006 tarihli 868 sayılı inceleme emrinin; Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev yapan davacının maiyetindeki Müfettiş ve Başmüfettişler tarafından yerine getirilmiş olması mevzuata aykırı bulunduğundan, bu heyet tarafından yürütülüp sonuçlandırılan incelemenin ve sonucunda hazırlanan raporun hukuka uygun nitelik taşıdığından söz edilmesi olanaklı değildir. Bu nedenle de raporun dava konusu işleme dayanak alınması ve işlemin hukuki nedenini oluşturması isabetli görülmemiştir.

Yetkili merci tarafından bizzat ya da 4483 sayılı Kanun'un 5. maddesine uygun biçimde görevlendirilecek denetim elemanı ve/veya elemanları vasıtasıyla inceleme yapılmaksızın, getirilen teklife istinaden, davacının görevinden uzaklaştırılmasında hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığından, davanın reddi yönündeki Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 9. İdare Mahkemesi'nce verilen 4.12.2007 günlü, E:2006/1791, K:2007/2143 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin l/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 14.7.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber