Başbakanlık Teftiş Kurulu, Kamu Yönetimi Temel Kanunu tasarında teftiş kurullarına ilişkin düzenlemelere karşı çıktı.
Başbakanlık Teftiş Kurulu da, Kamu Yönetimi Temel Kanunu tasarında teftiş kurullarına ilişkin düzenlemelere karşı çıktı.
Yolsuzlukları, usulsüzlükleri soruşturan teftiş kurullarının Kamu Yönetimi Temel Kanunu tasarısıyla ortadan kaldırılacak olması tepki yarattı. Başbakanlık Teftiş Kurulu, Başbakan Erdoğan'a ültimatom gibi bir yazı yazdı. Müfettişler, ??İktidar değişikliğinde hiçbir iz bırakılmaması mı amaçlanıyor?'' diye sordular.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in açıkladığı Kamu Yönetimi Temel Kanunu tasarısı ile kamudaki yolsuzlukları, usulsüzlükleri ve soygunları soruşturan teftiş kurullarının ortadan kaldırılacak olması deprem yarattı. Hükümetin tasarısında, ?ihtiyaç kalmadığı' açıkça belirtilen, 130 yıllık tarihe sahip Maliye Teftiş Kurulu, Başbakanlık Teftiş Kurulu, Yüksek Denetleme Kurulu başta olmak üzere, devletin temel unsurlarından birisi olan teftiş kurullarından tepkiler yağıyor.
Tasarı hazırlanırken, Maliye Teftiş Kurulu ile Mülkiye müfettişlerinin eleştirilerini gözardı eden hükümet, Kamu Yönetimi Reform tasarısı ile teftiş kurullarını kaldırarak, yerine ?kamu yöneticisinin atayacağı' iç denetçi ile Sayıştay'ı görevli kılan dış denetçi sistemini getiriyor. Tasarı teftiş kurullarını kaldırırken, Türk Silahlı Kuvvetleri, MİT ve Devlet Denetleme Kurulu'nu istisna olarak kapsam dışında tuttu.
ÜLTİMATOM GİBİ YAZI
Bugüne kadar pek çok bankacılık soygununda soruşturma yapıp rapor düzenleyen Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun, tasarıda ?teftiş kurullarına ihtiyaç kalmadığı' ifadesi nedeniyle, Başbakan Tayyip Erdoğan'a 3 sayfalık bir yazı gönderdi. Yazıda, ?bu koşullarda görev yapmanın çok güçleştiği' belirtildi.
PLANLI KALKIŞMA GİBİ
Başta vergi kaçakçılığı, hayali ihracat olmak üzere devleti dolandıranları soruşturan temel kurul olan ve bugüne kadar milyarlarca dolarlık soygunu belgeleyen Maliye Teftiş Kurulu ise bu tasarıyı, ??Cumhuriyetin ve devletin temel yapısına planlı bir kalkışma' olarak niteledi.
HESAP SORULAMAYACAK
Müfettişler, teftiş kurullarının ortadan kaldırılmasıyla, devletin hafızasının yok edileceğini, hesap sormanın imkansız hale geleceğini belirterek, ??Siyasi iktidar değişikliğinde geri hiçbir iz bırakılmaması mı amaçlanıyor?'' diye sordu. Tepkilerini dile getirmek amacıyla önümüzdeki günlerde, Anıtkabir'e yürüyerek Atatürk'ün manevi huzuruna çıkmayı planlayan Maliye Teftiş Kurulu, tasarıya yönelik eleştiri ve uyarılarını Hürriyet'e şöyle aktardı:
MALİYE'DEN UYARILAR
Tasarı, teftiş yerine ?denetim' kavramını getiriyor. Teftiş, bir olayı idari, mali, hukuki yönleri ve sonuçlarıyla inceler. Oysa denetim sadece evrak üzerinden kontrol yapar.
Teftiş kurulları yerine getirilen ?iç denetçi' tasarıda ??Kamu kurum ve kuruluşlarının kendi yöneticileri veya ilgili kurmunu üst yöneticisinin görevlendireceği denetim elemanları tarafından yapılır'' diye tanımlanıyor. Üst yönetici, denetim elemanını hangi ölçülere göre seçecek? Bu görevlendirmeyi yapacak, kurumun üst yöneticileri usulsüzlük yaparsa onları kim, nasıl denetleyecek?
Teftiş kurullarının kaldırmaya gerekçe olarak, ??Kamu yönetiminin, mevcut kurumsal denetim sisteminin etkili olamadığı, kamuoyuna yansıyan çok sayıdaki yolsuzluk ve usulsüzlükler nedeniyle açıkça görülmektedir. Şüphesiz bu yolsuzluk ve usulsüzlüklerin birçok sebebi olmakla beraber, önemli bir nedeni de bu konuda görevli teftiş kurullarının yeterince etkili ve tarafsız olamamasıdır'' deniliyor. Yolsuzluk ve usulsüzlüklerin sorumlusu müfettişler mi, siyasiler mi?
Tasarı, performans denetiminden sözediyor. Türkiye'nin önceliği performans
değil, yolsuzluk denetimidir. Türkiye gibi kayıtdışı ekonomisi yüzde 60 düzeyinde
olan ülkelerde performans denetimi hayaldir.
hürriyet