Birsen: Borsa, tapu müdürlüğü mü?

Haber Giriş : 31 Ekim 2005 09:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

İMKB Başkanı Osman Birsen, SPK'nın denetim raporuna, 'Borsayı tipik bir devlet dairesi gibi yönetirsek, bu borsa Avrupa'nın en büyük dördüncü borsası olur mu?' sözleriyle tepki gösterdi

Bu sayfada ilk kez bizim gündeme getirdiğimiz borsa ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) arasında denetimle başlayan gerilim sürüyor. SPK, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) yaptığı 2003 - 2004 dönemini kapsayan denetim raporunda 45 ve 39 Sayılı Başbakanlık Tasarruf Genelgesi'ne uymadığı nedeniyle borsa yönetimine sert uyarılarda bulunmuştu.

İMKB SPK'nın denetim raporuna karşı 10 Kasım'a kadar iletmek zorunda olduğu yanıtlarını hazırlıyor. Yanıtlar SPK'yı tatmin etmez ise SPK, Borsa Başkanı Osman Birsen hakkında soruşturma başlatabilecek. Bizim gördüğümüz kadarıyla Osman Birsen bir yanda borsaya karşı dava açan personeli, diğer yanda 'tasarruf genelgesini uygula' diyen SPK arasında sıkışmış durumda.

'Ben kurmadım'
Son gelişmeler üzerine beni telefonla arayan Osman Birsen'e kısıtlı zamanda en temel soruyu sordum; 'Siz bir kamu kurumu musunuz, değil misiniz, bunu netleştirmekte yarar yok mu?' Osman Bey'in cevabı: "Kamu kurumuyuz ama aynı zamanda özel statülü bir kurumuz. Özerk bir kurumuz. Buradaki personelin hakları SPK'nın da onayladığı özel yönetmeliklerle belirlenmiş. Sözleşmeler İş Kanunu'na göre düzenlenmiş. Borsa kendi bütçesini kendisi yapan, genel kurulu, yönetim kurulu, yönetmelikleri olan bir kurum. Bu benden önceki başkanlar döneminde de böyleydi. Borsayı ben kurmadım, bu kuralları da ben koymadım. Benden önceki borsa ve SPK başkanları borsayı böyle düzenlemiş."

Birsen, "Borsayı tipik bir devlet dairesi gibi yönetirsek o zaman bu borsa Avrupa'nın dördüncü en büyük borsası, Türkiye'nin markası olur mu" diye soruyor.
Birsen'in ana argümanı şu: "İMKB, devlet dairesi değil. Borsa nüfus müdürlüğü, tapu kadastro müdürlüğü gibi yönetilemez. Buna rağmen tasarruf genelgesine uymaya çalıştık. Türkiye'de 1990'lardan beri tasarruf genelgeleri vardı. Şimdi neden borsa tasarruf tedbirlerinin içine çekilmek isteniyor anlamıyorum. Bu bizden çok SPK'nın karşı çıkması gereken bir konu."

Canlı yayın çağrısı
Birsen, 'Peki bunu neden çözemiyorsunuz' sorumu ise şöyle yanıtlıyor: "Hiçbir tasarruf genelgesinin kapsam maddesinde İMKB'nin adı geçmiyor. Söylenen 45 ve 39 Sayılı genelgelerin kapsamına girdiğimiz. Oysa bundan önceki genelgelerin kapsam maddeleriyle 45 ve 39 sayılı genelgelerin kapsam maddeleri aynı içerikte. Onlarda yoksak bu son iki tasarruf genelgesinde niçin varız. Yanıtlarımızı hazırlıyoruz. 8 - 9 - 10 Kasım tarihlerinden herhangi birinde borsayla ilgili yorum yapan bütün köşe yazarlarını, eski borsa, SPK başkanlarını davet ediyorum. Herhangi bir kanalda, canlı yayında her türlü soruya yanıt vermeye hazırım. İsterlerse SPK Başkanı Sayın Doğan Cansızlar'ı da davet ediyorum."

Borsa idari yargıya gidebilir
631 Sayılı Ücretleri Düzenleyen Bakanlar Kurulu Kararnamesi'nin borsaya uygulanması nedeniyle üç yıldır zam alamayan borsa personelinden 234 çalışan İMKB yönetimi aleyhine geçen yıl dava açmıştı.

Duyduğumuza göre İMKB SPK'nın denetim raporuna karşı hazırladığı yanıtlarıyla kurumu ikna edemez ve kavga büyürse idari yargıda dava açmayı düşünüyormuş. Buna göre İMKB, SPK'nın istediği tasarruf genelgesine uyumu sağlayacak. Ancak borsa denetim sonuçlarını bildiren kurul kararının iptali için dava açmayı da tartışıyor. Görünen o ki birbirini tamamlayan sermaye piyasasının iki dev kurumu mahkemelik olacak.

İMKB özel statülü bir kurum
Borsa, SPK kanuna göre tüzel kişiliği haiz bir kamu kurumu. Ancak borsa aynı zamanda özel statülü bir kurum. Bildiğimiz anlamda bir devlet kuruluşu değil. Kendi sektörünün serbest iradesiyle yönetimini oluşturan bir kuruluş. Kendi bütçesini oluşturuyor.

Yaptığı hizmetlerin karşılığında aldığı bedelleri kendisi belirliyor. Personelini özel yönetmelikler kapsamında yönetiyor. Mesela borsa çalışanları borsanın kuruluşundan bu yana sağlık yardımı alıyor. SPK tasarruf genelgesi kapsamında bunların kaldırılmasını, müdürlere cep telefonu verilmemesini, şehir içi görüşmelerin üç dakika ile sınırlandırılmasını, gazete alınmamasını istiyor.

milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber