Bakan Twitter'a şart koştu

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Twitter'da kişilik haklarına, özel yaşamın ihlaline ve mahkemelerin verdiği kararların uygulanmasına yönelik Twitter'ın Türkiye'de herhangi bir muhatabı olmadığını belirterek, "Eğer bir noktada mutabık kalınırsa Türkiye'de bir muhatap oluşturulursa hemen erişime açılacak" dedi.

Bakan Işık, Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 40. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Twitter'ın yasaklanmasıyla ilgili sorulan bir soruya Işık, bunun tamamen hukuki bir durum olduğunu belirterek, şu cevabı verdi:

"Twitter'da kişilik haklarına, özel yaşamın ihlaline yönelik mahkemelerin verdiği kararların uygulanmasına yönelik Twitter'ın Türkiye'de herhangi bir muhatabı yok. Dolayısıyla Twitter'dan ısrarla istenen, buraya bir hukuki muhatap koyun ve herhangi bir Türk mahkemelerinin verdiği bir kararı uygulayacak bir muhatap bulalım. Bu muhatap bulunsaydı ve mahkemelerin bireysel olarak verdiği erişimi engelleme kararını Twitter sadece o kişinin twitter hesabını engellemeye yönelik yapmış olsaydı, böyle bir genel engellemeye gitmeyecekti.

Bizim Twitter'dan beklediğimiz Türk hukuk sistemine saygıdır. Bunun dışında bir amaç yok. Esas olan özgürlüktür. Şu anda da bildiğim kadarıyla Twitter yetkilileriyle görüşmeler devam ediyor. Eğer bir noktada mutabık kalınırsa Türkiye'de bir muhatap oluşturulursa hemen erişime açılacak. Biz bunu daha önce Youtube'da yaşadık. Atatürk'e hakaret içerikli videoların yayınlanmasını mahkeme kararıyla durdurulması istendi, Youtube durdurmadığı için erişim engellenmişti. Şimdi benzer bir durumla karşı karşıyayız ama zannediyorum sorun çözülüyor. Twitter, Türkiye'de bir hukuk bürosuyla veya bir temsilciyle mahkemelerin verdiği kararları uygulamayı taahhüt ettiği anda sorun ortadan kalkacak. Bizim amacımız özgürlüklerin kısıtlanması değil, hukukun işlemesinin sağlanması."

Işık, Twitter avukatlarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) yetkilileriyle görüşmesine ilişkin kendisinin bir bilgisinin olup olmadığı şeklindeki bir soruyu, "Ben çıkacağına inanıyorum. Çünkü bu çok basit bir prosedür. Yani Twitter şunu yapmış olsaydı, 'Burada benim bir temsilcim var. Mahkeme kararı bu temsilcime ulaştığında ben o kişinin Twitter hesabını engellerim, mahkeme kararı gereği' demiş olsaydı böyle bir sorunla hiç karşılaşmayacaktık. İnşallah bu sorun bugün çözülür ve Twitter'a erişim engellemesi ortadan kalkar" şeklinde yanıtladı.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın bugün yaptığı açıklamaya ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Işık, "O biraz hukuki bir konu, benim alanımda değil. Önemli olan Twitter'ın Türkiye'de hukuka saygı göstermesidir. Bunu yaptığı ölçüde hiç bir sorun olmaz. Bizim arzumuz Twitter Türkiye'ye saygı duysun, Türkiye hukuk sistemine saygı duysun, kişilik haklarının ihlali nasıl gerçek alemde suçsa sanal alemde de suçtur. Eğer bir suç işlendiyse o suçu işleyenin kişisel hesabına erişim engellenirse sorun biter. Bu da tabi mahkeme kararıyla oluyor" diye konuştu.

- "Hafif ticari araçta yerli üretimi artıralım istiyoruz"

Işık, cari açığı azaltmaya yönelik aldıkları tedbirlerden dolayı iç tüketimde bir talep daralması olduğunu dile getirerek, bunun, ihracatla aşmaya çalıştıkları ve otomobilde de büyük oranda ihracatla aştıkları bir durum olduğunu söyledi.

Türkiye'nin güçlü olduğu hafif ticari araç üretimini artıran ve iç talepte de bir olumsuzluk noktasında kendilerine sıkıntı getirmeyecek bir düzenlemeyi hayata geçirmeyi istediklerini belirten Işık, şunları kaydetti:

"Hafif ticari araçta yerli üretimi artıralım istiyoruz çünkü hafif ticari araçlar yerli üretimimiz için güçlü bir alanımız. Bununla ilgili bir çalışmayı başlattık. İnşallah o çalışmanın da sonuçlarını sizinle paylaşacağız. Vergisel değil, farklı bir çalışma... Bu çalışmayı ümit ediyorum kısa sürede paylaşırız. Çalışmayı bakan arkadaşlarımızla değerlendirdik. Arzumuz şu, cari açığı düşürelim, yerli üretimi artıralım, iç talebi canlandıralım. İç talebi canlandırırken cari açığı tetiklemeyelim ama sektörümüzü de destekleyelim. Bunu sağlayacak bir formül üzerinde yoğunlaştık. İnşallah bunu da kısa süre içinde sizlerle paylaşırız."

- "En fazla pazar payına sahip şirketlerin Türkiye'de üretim yapmamasına üzülüyoruz"

En fazla pazar payına sahip şirketlerin Türkiye'de üretim yapmamasına yönelik soru üzerine Işık, bu şirketlerin Türkiye'de üretim yapmıyor olmasının kendilerini üzdüğünü, bu noktada onlara sürekli 'Türkiye'ye gelin, üretim yapın' şeklinde davetlerinin olduğunu kaydetti.

Işık, bu şirketlerin global ölçekli şirketler olduğu için karar alma süreçlerinin uzayabildiğini ifade ederek, "Bazen ekonomik gerekçelerin yanında siyasi gerekçeler de olabiliyor. O noktada farklı değerlendirmeler de yaptıklarını biliyoruz. Bizim arzumuz en fazla pazar payına sahip şirketlerin burada üretim yapmasıdır. Bu noktada tabii ki bu şirketlerin bireysel kararlarıdır. Biz burada üretim yapan şirketlerin desteklenmesinin daha doğru olacağını düşünüyoruz. Tüketicimiz de karar verirken her şeyi dikkate alarak karar verebilir."

Elektrikli araç üretimine ilişkin soru üzerine Bakan Işık, elektrikli araç üretimiyle ilgili son değerlendirmelerin yapıldığını anlatarak, "Şu anda tam bir seçim hengamesi içerisindeyiz. Seçimden sonra o yapılan çalışmaların sonucunu açıklarız ve elektrikli araç ile ilgili süreci başlatırız" dedi.

İç pazarın daralmasına yönelik soruya da Işık, "Şu anda Türkiye'de otomobilde yüzde 20 ihracat artışımız var. Sektörün biraz daha ihracat bazlı büyümesini arzu ediyoruz. Otomotivde bir daralma var ama otomobilde büyüme var. Otomobilde ihracat pazarımız şu anda Avrupa, artan bir pazar haline geldi. Fabrikalarımız çalışıyor, iç tüketime değil de ihracata çalışıyor. Bizim açımızdan arzu edilen bir durum" yanıtını verdi.

Güçlü olunan hafif ticari araçlarda iç piyasayı canlandıracak tedbir alıp üretimi artırmak istediklerini anlatan Işık, "Yoksa her şey kontrol altında. İthalat da şu anda yüzde 20 azalmış, bu da Türkiye için iyi bir haber" ifadelerini kullandı.

- Yerli akıllı telefon çalışmaları

Yerli telefon teşviğine yönelik soruya da Işık, "TÜBİTAK yerli akıllı telefonla ilgili Ar-Ge projesi başlattı, duyuruya çıktı. Arzumuz bu noktada yerlilik oranını mümkün olduğunca artırmak ve Türkiye'nin inovasyon yapmasını sağlamak. Süreç kolay değil, bir anda 'ben bu telefonu yüzde 100 imkanlarla yerli yapacağım' demek hayalcilik olabilir. Bu noktada ayağımızın yere bastığı bir anlayışla Türkiye'nin bu alanda yerli üretim yapmasını istiyoruz" değerlendirmesini de yaptı.