İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

HDP'nin grup önerisi kabul edilmedi

HDP'nin, 2 Mart 1994'da bazı DEP milletvekillerinin gözaltına alınması ve dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda Meclis Araştırması açılmasına ilişkin grup önerisi kabul edilmedi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 03 Mart 2015 19:19, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58
HDP'nin grup önerisi kabul edilmedi

HDP, TBMM Danışma Kurulu'nda uzlaşma sağlanamaması üzerine, "2 Mart darbesi" olarak tanımladığı olayın araştırılması konusunda grup önerisini Genel Kurul'a taşıdı. Öneri üzerinde konuşan HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, "2 Mart'ta yapılan darbenin kaynağı aranmadığında 28 Şubat darbesinin de çözülmesinin mümkün olmadığını" ifade etti. Aralarında Orhan Doğan, Ahmet Türk, Leyla Zana'nın da olduğu bazı milletvekillerinin dokunulmazlığı kaldırılmadan Meclis'ten götürüldüğünü belirten Kaplan, millet iradesinin yok sayıldığını kaydetti. Kaplan, "Bugün yine aynı Anayasa, aynı seçim barajı, aynı zorba yasalar var. Bu Meclis'te yakın zamanda yine partimiz kapatıldı, iki vekilin üyeliği düşürüldü" dedi.

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, öneri aleyhinde yaptığı konuşmada, "O dönemde yaşanan antidemokratik olayları tasvip etmemiz mümkün değildir. Onu bu çatı altında savunacak hiç kimse yoktur. 90'lı yıllar her açıdan zor yıllar olmuştur. Siyasi, ekonomik krizler, terör olayları, faili meçhul cinayetler, koalisyon ve istikrarsız yönetimler hafızamıza kazınmıştır. O dönemde sadece HEP, DEP değil, kılık kıyafet özgürlüğünü savunan partiler de kapatılmıştır. 2002'den beri bir yandan demokratikleşme hamleleri yapılmış, diğer taraftan ülke ekonomide büyümüş, dev projelere imza atarak dünyanın dikkatini çekmiştir" diye konuştu.

Tunç, İç Güvenli Paketi'nin, "özgürlüklerin korunması ve güvenliğin sağlanması paketi" olduğunu belirterek, parti kapatmanın, BDP destek vermediği için anayasa paketinden düştüğünü söyledi.

HDP'li Kaplan, sataşma gerekçesiyle söz alarak, "2009 yılında sizin döneminizde partimiz kapatıldı. Türkiye'yi partiler mezarlığına çevirdiniz, Guinnes rekorlar kitabına girdiniz. Anayasa değişikliğinin birinci turunda 5 milletvekilimiz oy verdi. İkinci turda sizin içinizdeki çürük sayısı 12'ye çıktı, onun için geçmedi. Kendi içinizden vuruldunuz. Şimdi 90'lardan beter paketini özgürlükler paketi diye yutturursanız size de muzu, sosis diye yuttururlar" diye konuştu.

CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de sataşma gerekçesiyle söz alarak, "Siz 12 Eylül çocuğusunuz. Siz 12 Eylül'ün bugün iktidardaki muktedir çocuklarısınız. 12 Eylül'ün kurumlarından medet umuyor, onlardan besleniyorsunuz. Demokrasi ve özgürlükleri kullanarak iktidara geldiniz ama onları kendi yandaşlarınız için yaptınız. İktidarınızda darbecilerin tanımı değişti. Recep Tayyip Erdoğan'ı desteklemeyenler darbeci ilan edildi. Demokrasi ve özgürlük mücadelesi sizin fıtratınızda yok. Demokrasi kim, siz kimsiniz" dedi.

-57. Hükümet tartışması

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal da sataşma gerekçesiyle söz alarak, "57. Hükümet döneminde yatak odalarında 7 tane kasa barındıran bakan çocuğu yoktur. 57. Hükümet döneminde rüşvet olarak bavulla milyon dolar gönderilen bakan yoktur. 57. Hükümet döneminde sırt çantalarıyla taksi bagajlarında milyon dolarların taşındığı bir ahlaksızlık, ferasetsizlik yoktur. 57. Hükümet döneminde elbise kutularında, ayakkabı kutularında, çikolata kutularında bakanlar rüşvet kabul etmemiştir, sizinkiler ayan beyan ortadadır. Siz polis devleti ve tek adam diktasını kurmaya çalışıyorsunuz" görüşünü savundu.

AK Parti'li Tunç, 57. Hükümet döneminde 21 bankanın içinin boşaltıldığını, küçülme rekoru kırıldığını savunarak, "12 Eylül'ün izlerini silen AK Parti'nin 12 Eylül'ün mağduru olduğunu" belirtti. Tunç, "12 Eylül'ü yapanların yargılanmasına evet mi dediniz, yargılanmasın dediniz. Çıkıp burada hangi yüzle konuşuyorsunuz?" diye sordu.

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, kendisine laf atan bazı AK Parti milletvekillerine "Kes sesini dinle" diye bağırdı. AK Parti'lilerin tepki göstermesi üzerine konuşmasını sürdüren Bal, "Siz hırsızlığın daniskasını yapan Hükümetsiniz. Yatacak yeri kalmamış Hükümetsiniz. 7 Haziran'da bunların hesabı teker teker sizden sorulacak" ifadelerini kullandı.

CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, iktidarın darbecilerin yargılanması yönündeki CHP önergesini reddettiğini belirtti. Çıray, İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın, "Millet egemenliğini devletin anayasal kurumlarının eliyle kullanır mı zannediyorsunuz? Bırakın Allah aşkına, millet bu egemenliğini milletin eliyle kullanır" dediğini belirterek, "Milli irade tabii ki milletin verdiği yetkilerle kullanılabilir, milli iradeyle kullanabilirsiniz. Ancak milli irade AKP'nin ortak iradesi değildir, Meclis'in tümünün iradesidir. Bu Meclis'te milli irade demek, milletin ortak arzularının, tercih ve eğilimlerinin burada yansıtılması demektir. Kuvvetin kaynağı bizatihi milletin kendisidir, kuvvetin kaynağı sizin emir aldığınız Cumhurbaşkanı değildir" diye konuştu.

Ala'nın konuşmasıyla "Anayasa'yı ihlal ettiğini, yeminini inkar ettiğini" ileri süren Çıray, "Aslında Cumhurbaşkanı tutum ve davranışlarıyla bu Anayasa'yı askıya almıştır. Siz Anayasa'yı tağyir, tebdil ve ilgaya teşebbüs ediyorsunuz. Millet iradesini tabii ki kurumlar aracılığıyla kullanır. Bunlardan bir tanesi TBMM'dir, diğeri yargıdır, diğeri hükümettir. Eğer 'Bunlar doğru değil' diyorsa bu Bakan, Hükümet gayrimeşrudur; millet iradesini kullanamaz. Sayın Erdoğan, Kenan Evren'in sağlığı döneminde, kendisi Belediye Başkanı iken bir kokteylde yanına giderek, 'eğer sizin olduğunuz dönemde ben belediye başkanı olsaydım çok daha büyük işler yapardım' dediğini ve onunla arka kapıdan girerek gizli görüştüğünü de size arz ediyorum değerli sahte demokratlar" ifadelerini kullandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, "2001'de bu ülke büyük kriz yaşadı. Millet de bu krizin müsebbiplerini tarihin çöp sepetine attı. Milletin iradesine saygı, 2002'deki karara da saygının gereğidir. Elbette buradaki herkes milletin iradesini temsil ediyor. Ancak demokrasi hep beraber hükümeti yürütmek değildir. Çoğunluğu sağlayan yürütme görevini üstlenir, yaptıklarının da hesabını verir. Oyunun kuralları açıktır. 13 yıldır halk AK Parti'ye destek veriyorsa, bundan en çok ders alması gerekenler de 13 yıldır muhalefet olanlardır" diye konuştu.

CHP'li Çıray sataşma gerekçesiyle tekrar söz alarak, "AKP, millet iradesini rejimi değiştirme hakkı zannediyor; bunda yanılacaksınız, buna izin vermeyiz. Bir ülkede seçimi haber alma özgürlüklerini kısıtlayarak yapabilirsiniz, bu seçim kanuni olabilir ama yaptığınız seçimler haber alma özgürlüğünü engellediğiniz için siyaseten gayrimeşrudur" görüşünü ileri sürdü.

AK Parti milletvekilleri, birleşimi yöneten Başkanvekili Güldal Mumcu'ya, sataşma gerekçesiyle söz vermesi üzerine "yanlış yapıyorsunuz, TBMM'yi çalıştır" diye tepki gösterdi. Mumcu, "O zaman sataşmayın, laf atmayın, hak doğuyor. Meclis'i çalıştırmayan ben değil, siz oluyorsunuz" karşılığını verdi.

Konuşmaların ardından HDP'nin grup önerisi kabul edilmedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber